Dünya dönüyor ama bu ara hızlı dönmeye başladı sanki. Işık hızıyla değişen bir dünyada olmanın verdiği acelecilikle de yaşıyoruz sanki. Hızlı yaşamak zorundaymış gibi mi hissediyoruz? Biraz sanki…
Hem ne derler “Hızlı yaşa!”, gerisini söylemesek daha iyi. Hızlı yaşayalım derken kaçırdıklarımız bizden gidiyor ama olsun, ayak uydurmak gerekli devre.
Öyle bir dünya ki her an başka bir olayla çalkalanıyor. Bu kadar çalkalanmasından sonra dibini görmemiz de yakındır.
Hızlı yaşamak zamandan mı tasarruf yoksa daha mı çok yıpratıyoruz kendimizi, diye sormak geliyor içimden.
Diğer yandan da yeni felaket güncellemelerine karşı direnç de kazanıyor olabiliriz. Bu güncellemelerle de duyarsızlığımız artıyor sanki. Artık dünyada yaşadığımızı iyice idrak ederek bir yerden sonra şaşırmıyoruz çünkü ne olursa olsun.
Bir yerden sonra hayal mi gerçek mi karışabilir de demedi demeyin. O kadar çok akla hayale gelmeyen olay duyduktan sonra gerçeklik algısının da yitirileceği yönünde bir tez sunmak mümkün.
Hızlı yaşamın artılarını bilemeyiz ama zararlı olduğu kesin. Algımızla oynadığı gibi adaptasyon süresinin kısalması da bir tezat olabilir. Artık bünyesel olarak da bir istikrarımız yoktur ve her duruma karşı bir uyum içerisinde olmak da iyi değil.
Dünya döndükçe aklından fikrinden dönen popülasyonlar da tehlike arz eder. En önemlisi de belli bir inanca sahipken bunun tam tersi yönde düşünmeye zorlanmak için hızlı değişimlerin de bu kadar etkili olmaması gerekli.
Değişim şart tabi ki ama insanların kendi benliğine zarar vermeyecek ve geliştirici olanlar için geçerli bu. Aksi takdirde belli bir inanca da belli bir gruba da dahil olmanız mümkün olmaz. Her yerde olanlar genelde hiçliktedir diyebiliriz.
Başka bir konu da bu değişimlerin ne kadar daha olacağı ve ne kadar süreceği dahası hızının ne kadar artacağı da korkutucu bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. İnsani tüm özelliklerimizin alınıyor olması hissine kapılmamak mümkün değil bu durumda da.
Hız her zaman agresifliğe ve felaket sürükler. Bir kere yanlış yapma yüzdemiz yükselir.
O yüzden de sadece güzel şeyleri hızlı yaşa ama gerisinde bir durup düşünmek gerekli.