POSTMODERN FEDA

Kim suçlu?

Ben? Sen? O?

Tribünde istifa diye bağıran taraftar?

Sosyal medyada sabahlara kadar sohbet odası açan Beşiktaşlı?

Ya da…

7 ay önceden sol kanadının sezon sonu gideceği belli olan takıma kanat almayanlar mı?

Sakatım diyerek antrenmanlara çıkmayıp, koşa koşa milli takıma giden oyuncunun yerini dolduramayanlar mı?

Rakipleri daha kampları bitmeden tüm eksik bölgelerine transfer yapanların aksine, kamp bitene kadar bu takıma tek bir transfer yapamayanlar mı?

Gazı, tüpü, uçağı derken, 28.07.2023 itibari ile hala stadyuma sponsor bulamayanlar mı?

Hocasının 1 Temmuz 2023 günü yaptığı basın toplantısında, “1 tane stoper, 1 de orta sahayı kampa yetiştirirseniz, diğer transferlerde aceleci olmaya gerek yok” demesine rağmen, hala transferleri tamamlayamayanlar mı?

“Bizim dönemimizde asla menajerlere para harcatmayacağız! İşte bakın masamda dosyalar var, her projemiz tamam” dedikten sonra, gecen 2.5 seneden sonra tekrar, hem de en çok şikâyet edilen menajerle çalışanlar mı?

Soruyorum size, hakikaten dün akşam sahada olan POSTMODERN FEDA’nın sorumlusu kim?

Sezonun ilk resmi maçında Beşiktaş’ın;

Stoperi Necip Uysal!

Sağ açığı Onur Bulut!

Sağ iç oyuncusu Valentin Rosier!

Sağ beki Amir Hadžiahmetović!

ise bunun adı POSTMODERN FEDA değil de nedir? O zaman deseydiniz ki, biz bu sene 2. FEDA dönemini hayata geçiriyoruz, o zaman bu taraftar da ona göre psikolojik harp yaşamasaydı. Dün, kendinden kat be kat yetersiz olan bir takıma karşı, Avrupa kupası mücadelesinde Şenol Güneş’in etkisiyle ayakta duran bir Beşiktaş izledik. Özellikle “Şenol Güneş 4-2-3-1’den başka taktik bilmez ki! Hoca sadece hazır oyuncularla oynar! Gençleri zaten oynatmaz…” diyenlere inat, sahaya 3’lü ile çıkıp, bakın bu sistem böyle oynanır dedi hoca. Kendi yeri olmamasına rağmen derin oyun kurucu rolünü sağ bek üzerinden hem de Amir ile kuran Şenol Güneş, kontra atak oyununu iyi oynayan rakibine karşı, olmayanı oldurdu adeta. Ancak bu tür skorlar sizi aldatmasın. Beşiktaş ne Avrupa ne de Türkiye’de bu kadro ile ipi göğüsleyemez. 2 ileri, 1 geri ligi bir aşamaya kadar getirebilirsiniz ancak sanıyor musunuz ki, bunca para saçan ve bunu illegal yöntemlerde yapanlar size sezon sonunda bölüm sonu canavarını kullanmayacak? İşte tam da orada sizin çok güçlü olmanız lazım! Futbol sadece mali disiplinle izah edilebilecek idari kabiliyetten fazlasıdır. Eğer tek maksat mali disiplin olsaydı, Rahmetli Cavcav’ın Gençlerbirliği lige ambargo koyar, Altınordu ise şu an satılmak için yer aramazdı.

TAVSİYE

Beşiktaş yönetiminin yerinde olsam, dün protokolde ayağa kalkar, avuçlarım patlayana kadar beni bu girdaptan kurtaran, haftalardır bana adeta kalkan olan hoca adına “ŞENOL GÜNEŞ…ŞENOL GÜNEŞ…ŞENOL GÜNEŞ” diye tempo tutardım. 

Unutmadan, 15/16 sezonunda Mario Gomez’e senelik 6 milyon Euro vermesen şampiyonluğu, Talisca’ya 4 milyon Euro kiralama vermesen 16/17 şampiyonluğu, Avrupa ligi çeyrek finalini, Pepe’ye senelik 5 milyon Euro vermesen Şampiyonlar ligi grup liderliğini göremezdiniz. Büyük takımlar, kaliteli futbolcular ile harmanlanınca başarılı olurlar. Şampiyon takımlar, iyi ve kaliteli oyunculara yatırım yaparsa karşılığını alırlar…