70 yıllık SSCB’nin özetini Reşad Aslanov çok iyi özetlemiş. Dünyanın bu gün geldiği durumdan ülkelerin tek kişilik yönetiminden nasıl etkilediğini ortaya koyuyor:
"1924’de Lenin ölür ölmez, partideki ikinci adam yoldaş Troçki’nin hain olduğu ortaya çıktı. Kamenev, Zinovyev, Buharin ve Stalin, Troçki’yi devirerek SSCB’den sürdüler.
1927’de anlaşıldı ki, Kamenev, Zinovyev ve Buharin de düşman ve zararlıymış. Bu yüzden kahraman yoldaş Henrikh Yagoda onları kurşuna dizdi.
1936 yılında bir süre sonra ise Yagoda’nın kendisinin de düşman ajanı olduğu ortaya çıktı ve Yejov onu idam ettirdi. Ama sonra anlaşıldı ki, Yejov da yoldaş değilmiş, sıradan bir halk düşmanı, ajan ve hainmiş. Yejov’u kurşuna dizdiren kişi ise Beria oldu.
1938-1953’de Stalin öldükten sonra herkes birden fark etti ki, meğer Beria da hainmiş! Bunun üzerine Jukov, Beria’yı devirdi ve idam ettirdi. Ama çok geçmeden Hruşçov’a dank etti ki, meğer Jukov da düşman ve haindi. Bu yüzden onu Urallara sürgüne gönderdi.
1956 yılında anlaşıldı ki, Stalin’in kendisi de düşmanmış, zararlı ve hainmiş! Ayrıca onunla birlikte Politbüro’nun büyük bir kısmı da öyleymiş. Bunun üzerine Hruşçov ve partisinin şerefli üyeleri, Stalin’in mezarını Mozole’den çıkarıp, Politbüro üyeleriyle birlikte Şepilov’u da kovup uzak diyarlara sürdüler.
1957-1964’de yeni bir gerçek ortaya çıktı; meğer Hruşçov bir maceraperest, avantürist ve düşmanmış! Yoldaş Brejnev, Hruşçov’a acıdı ve onu emekliye sevk etti.
1982 yılında Brejnev öldükten sonra ise anlaşıldı ki, yaşlılığı nedeniyle aklını yitirmiş, zararlıymış ve ülkenin gelişimini engelliyormuş. Ardından iki yaşlı bunak daha yönetime geçti ama isimlerini kimse aklında tutamadan dünyadan göçtüler.
1982-1985 yılında ise genç ve enerjik Gorbaçov iktidara geldi. Ortaya çıktı ki, bütün parti zararlılardan ve düşmanlardan ibaretmiş ve o her şeyi düzeltip yoluna koyacaktı.
1991’de SSCB dağıldı, anlaşıldı ki, Gorbaçov da düşman ve hainmiş..."