ANKARA

Maliye Bakanı Naci Ağbal, Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'nda soruları yanıtlıyor ve gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Bütçeden savunma ve güvenlik harcamalarına ayrılan paya ilişkin bir soru üzerine, 2016 yılı bütçesinin AK Parti hükümetlerinin 14'üncü bütçesi olduğunu anımsatan Ağbal, bunun "hizmet bütçesi" olduğunun altını çizdi.

Bütçeden en büyük payı eğitime ayırdıklarına değinen Ağbal, 2015'e göre 2016 bütçesinde eğitime ayırdıkları kaynağı dörtte bir artırdıklarına vurgu yaptı. Konunun TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda da gündeme geldiğini belirten Ağbal, şöyle konuştu:

"Bütçeden savunma ve güvenliğe ne kadar pay ayırıyorsunuz? Diğer konulara ne kadar pay ayırıyorsunuz? Bu olaylar neticesinde savunma güvenliğe ayrılan kaynakları mı artıracaksınız' dendi. Söyledikleri ifadeler 'Savaş bütçesi mi yapıyorsunuz?' Bizim bu zamana kadar savaş bütçesi yapma düşüncemiz olmadı. Kardeşlik, hizmet ve yatırım genelinde bütçemizi yapmaya çalıştık. Burada söylememiz gereken şey şu; Plan Bütçe Komisyonunda HDP’lilerin yaptığı değerlendirmelerin hiçbir karşılığı yok. AK Parti dönemlerinde bütçenin kaynaklarını artırdık, artırdığımız kaynakları vatandaşa hizmet olarak gönderecek işlerin içine girdik. Eğitim, sağlık ve sosyal yardımlara en büyük kaynağı aktardık. 2002 yılında sosyal yardımlara devlet bütçesinden verilen kaynak 1,5 milyar liraydı, şimdi 43 milyar lira. Nereden geliyor bu para? Eğer AK Parti'nin savunma, güvenlikçi bir politikası, anlayışı olsa o zaman neden askeri ve güvenlik harcamaları sadece 12 milyar liradan 56 milyar liraya gelirken, yok mertebesinde olan sosyal güvenlik harcamaları 43 milyar liraya çıksın? Gün be gün vatandaşın hizmetine olacak her şey için daha fazla kaynak ayırmaya devam ediyoruz, devam edeceğiz."

"Güvenlik söz konusu olduğunda kaynağın sözü olmaz"

Bakan Ağbal, gerek güvenlik, gerek askeri birimlerin ihtiyacını bölgede yürütülen operasyonlar bağlamında karşılayacak güçte olduklarını ifade ederek, "HDP'li milletvekilleri komisyonda 'Acaba para mı yok, kaynak mı yok, bu konuda bir sıkıntı mı var' gibi sorular yöneltiyor. Güvenliğin söz konusu olduğu yerde Allah'a şükürler olsun kaynağın sözü olmaz" değerlendirmesinde bulundu.

Şu anda bölgede yürütülen operasyonlarla ilgili İçişleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı ile istişare halinde olduklarını, bölgede güvenliğin tesisi noktasında her türlü kaynağı kendilerine sunmaya devam ettiklerini dile getiren Ağbal, "Bu bölgede özellikle operasyonlar sonrasında sosyal ve ekonomik anlamda ortaya çıkan ihtiyaçların giderilmesi ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor. Başbakan Yardımcımız Numan Kurtulmuş'un başkanlığında bir araya geliyoruz ve bu anlamda ne ihtiyaç varsa karşılıyoruz" diye konuştu.

"Milli Piyango'nun özelleştirilmesinde kararlıyız"

İptal edilen Mili Piyango ihalesiyle ilgili son durum ile özelleştirmelerde bundan sonra dolar yerine TL’nin baz alınması veya sabit kur uygulamasının gündeme gelip gelemeyeceğine yönelik sorular üzerine Ağbal, özelleştirmenin sadece bir gelir kalemi olmadığını, AK Parti hükümetleri döneminde önceki dönemlerle mukayese edilemeyecek ölçüde çok özelleştirme yaptıklarını söyledi.

Milli Piyango ihalesi konusunda kararlı olduklarını vurgulayan Ağbal, “Milli Piyango'nun özelleştirilmesi konusunda kararlıyız. Arkadaşlara o zaman talimatı verdim. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı mevcut şartnameyi şu anda gözden geçiriyor. Yatırımcılarla arkadaşlarımız bire bir görüşüyorlar. Yeni ihale hazırlıkları bu anlamda son sürat devam ediyor” diye konuştu.

Önceki ihaleye ilişkin bazı sorunların ortaya çıktığını, Danıştayın ihalenin “bir imtiyaz olmadığını" belirlediğini anlatan Ağbal, “Bu çerçevede yeni ihalenin başarılı bir şekilde sürdürülmesi için yatırımcılarla görüşüyoruz. Şartnameyi hızlı bir şekilde gözden geçiriyoruz. Danışman firmamızı görevlendirdik. Danışman firmamız bu anlamda çalışmasını bitiriyor. Bir an önce Milli Piyango ile ilgili özelleştirmeyi 2016 yılı içinde yapmak istiyoruz” ifadelerini kullandı.

Taşeron işçilere kadro konusu

Ağbal, "Taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda verilecek bir müjde var mı?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:

"Asıl iş dediğimiz işlerde çalışıyorsanız, o zaman yapacağımız yasal düzenlemede bu kişileri kamuda istihdam etmeye başlayacağız. Bu konunun iki boyutu var. Asıl iş ve yardımcı işin belirlenmesi lazım. Geçen sene yapmış olduğumuz yasal düzenlemede bu konuyu Bakanlar Kurulu kararı ile belirleyeceğimizi söyledik. Bakanlık olarak bu çalışmayı biz koordine ediyoruz. Çalışmalar, belirli bir seviyeye geldi. Çalışma Bakanlığımızla en son üzerinden geçerek, bir değerlendirme yapacağız. Daha sonra kanun çerçevesinde sendikalarla bu konuda görüşmeler yapmamız lazım. Bu çalışmaları yapacağız. Tahmin ediyorum, 21 Mart'tan önce bu konuyla ilgili yasal düzenlemeyi mutlaka Meclis'e sevk etmiş oluruz. Bu konuda Bakanlar Kurulu kararını çıkarmış olacağız. Çünkü bizim orada taahhüdümüz var. Bakanlar Kurulu ile ilgili çalışmanın son aşamasına geldiğini biliyorum. Çünkü önceden de bu konuda epey bir çalışmamız olmuştu."

Bu konuyu süratle önce Ekonomi Koordinasyon Kuruluna, ardından da Bakanlar Kuruluna götüreceklerini vurgulayan Ağbal, "İnşallah 21 Mart'tan önce bu düzenlemeyle ilgili tüm belirsiz kalan konuları çözüp, kamuoyuna açıklama yaparız" ifadesini kullandı.
Editör: TE Bilisim