Yazamıyorum.  Boğazım düğüm düğüm. Tıkanıyorum. Her bir acı beni ayrı ayrı kahrediyor.  Size garip gelecek belki, ama sıcağı sıcağına y

Yazamıyorum. 
Boğazım düğüm düğüm. Tıkanıyorum.
Her bir acı beni ayrı ayrı kahrediyor. 
Size garip gelecek belki, ama sıcağı sıcağına yazılan acıları ticarete döküyor muşum gibi geliyor bana. Ve bunu hiç etik bulmuyorum. Bu benim şahsi düşüncem.
Günlerdir bu yazıya nasıl başlasam diye düşünüyordum. Ahh bir başlasam o kadar çok söylenecek söz, gözyaşıyla ıslanacak kelimeler vardı ki. En sonunda edebi cümleleri, resmi sözleri bir yana bırakıp tüm samimiyetimle yazmaya karar verdim.
Ankaranın kalbinde bir intihar eylemi. Çoğu askeri personel olan 28 canımız hayata gözlerini yumarken 61 canımız da yaralandı.
Kan içinde yeryüzü.
Kanıyor Türkiye"m ve biz kanıyoruz hem de durduk yere. 
Askerler, siviller daha az evvel burada değilmiydiler? 
Şu Gülşen"in çantası değil mi? uzun yıllar kullanırım umuduyla aldığı?
Bak sapasağlam, ama kan karışmış her yanına.
Beni yalnız bırakma diyor acılı bir eş. Türk bayrağa sarılı şehit eşinin tabutuna sarılarak. Beni yalnız bırakma!
Ciğerinin parçasınn kaderine ağlıyor, yüreği paramparça olmuş şehit anası.
Kurulmuştu akşam sofraları bir çoğunun, çoluk cocuk huzurla oturacaklardı masa başına. Çocuklar, analar, babalar, kurulan sofralar masalar sahipsiz kaldı.
Dönmediler işte. Dönemediler.  Mehmetler, Aliler, Feyyazlar, Ayşegüller, Gülşenler.
Çok üzgünüm insan olarak!
Barış derken savaşan tek canlıyız.
Seviyorum derken döven, koruyorum derken sevdiğinin hayatını cehenneme çeviren. Her ülke de böyle sevmez insanlar birbirlerini, bizim ülkemizde böyle maalesef.
Bu gece uzun uzun bunu düşündüm. 
Evet millet olarak ciddi anlamda birbirimizden nefret ediyoruz. Gözle görülür bu gerçeği kimse inkar edemez. 
Daha kötüsü ne biliyor musunuz? Biz ülkemizide sevmiyoruz! 
İnsanların birbirine karşı olan nefretini mantığım kabul etmesede, bir şekilde anlaya bilirim, ama insanların, kendi vatanını, ülkesini hiçe saymasını anlayamam.
Bir ülke düşünün ki; dış düşmanlarından çok iç düşmanları olsun.
Binlerce ırkçıyı, kalleşi, vatan hainini, hırsızı, ülkeyi parçalara bölmek isteyen bölücüleri kendi bünyesinde barındıran koca bir ülkenin, doğru düzgün tek bir seveni bile yok.
Gerçekten merak ettiğim için soruyorum. Ne istiyorsunuz? ülkemizi el birliği ile bitirmek mi?
Gerçekte amacınız ne? Almanya, İsrail, ABD hatta İran vatandaşı olup o ülkelerin kimliğini taşımak mı? Buysa şayet tüm gayeniz, defolun gidin ülkemden, milyonların ahını almadan. 
Herkes aklını başına toplasın artık!
Hala anlamıyor musunuz? Türk"ün Türk"ten başka dostu yok. 
Vatanını terk etmek zorunda kalıp çelme takılıp, oğlumuzla kızımızla yere kapaklanmak, başka ülkelere sığınmacı olmak istemiyorsak; ocağımızın dumanı tütüyorsa, evimize gelip çoluk çocuk aynı sofraya oturuyorsak; başımızın üstünde bir çatı, başımızı koyabileceğimiz bir yastık varsa aynı evde sevdiklerimizle;
Çoğu zaman ağlasak, üzülsek, kızsakta bir şekilde huzuru yakalayabiliyorken kenarından köşesinden;
Bugün hala bir  Vatanımız Bayrağımız Toprağımız, Namusumuz, Arımız varken, yarın geç olmadan elimizde olanların farkına varıp şer odakların her türlü oyununu bozmak adına elimizden geleni ardımıza koymayalım. 
Ve bir zamanlar bizimde vatanımız vardı dememek için hep bir elden ülkemizi koruyalım.
Bırakalım artık ölümlü insanlara ağam çok yaşa, paşam çok yaşa, başkan her biji gibi kelimelerle tezahürat yapmayı. Yaşaması gereken tek şey ülkem. Bunu söyleyemeyen dillere inat, göğsümü gere gere söylüyorum.
Çok yaşa Ülkem.