Araştırmalara göre, her 8 kadından biri meme kanserine yakalanıyor." dedi.  

Ankara Üniversitesi (AÜ) Cebeci Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nde 1-31 Ekim Meme Kanseri Farkındalık Ayı kapsamında "Meme Kanseri Farkındalık Sempozyumu" düzenlendi.

Sempozyumun açılışında konuşan Rektör Prof. Dr. Ünüvar, sağlığın korunmasında farkındalığın büyük önem taşıdığını vurgulayarak, sağlıklı bir toplum ve sağlıklı bir gelecek için en önemli şeyin toplumu oluşturan tüm katmanlarda farkındalık geliştirilmesi olduğunu söyledi.

Meme kanserinin görülme sıklığına ilişkin bilgi veren Ünüvar, "Meme kanseri, ülkemizde ve dünyada kadınlarda en sık görülen kanser türlerinden biridir. Bir kadının yaşam süresi boyunca meme kanserine yakalanma riski yüzde 13 civarındadır. Yani araştırmalara göre her 8 kadından biri meme kanserine yakalanıyor ve bu sayı her yıl artmaya devam ediyor." diye konuştu.

Meme kanseri görülme sıklığının ve bu kansere bağlı ölüm oranlarının Türkiye'de de artış gösterdiğine dikkati çeken Ünüvar, sözlerine şöyle devam etti:

"Yaşam tarzındaki değişiklikler yani geç doğum, hiç doğum yapmama gibi durumlar ile beslenme alışkanlıklarından kaynaklanan hareketsiz yaşam ve obezite gibi sağlıksız koşullar da bu tür rahatsızlıkları arttıran nedenler arasında yer almaktadır. Elbette bunların yanında farkındalığın artmaya başlamasıyla kanser taramaları da artmıştır. Böylece erken evrede kanser teşhisi gerçekleşebilmekte ve tedavisi hızla gerçekleştirilerek, yaşamsal bir sorun olmaktan çıkarılabilmektedir."

 "Erken tanıyla meme kanserine bağlı ölümlerin önüne geçilebilmektedir"

Ünüvar, meme kanserinin sadece yüzde 10'unun kalıtsal ve yüzde 90'ının ise farklı nedenlerle ortaya çıktığını dile getirdi.

Meme kanserine yakalanma riskinin 40 yaşından sonra arttığına ve ortalama meme kanseri görülme yaşının 51 olarak hesaplandığına dikkati çeken Ünüvar, "Sağlık Bakanlığımız tarafından yapılan Ulusal Kanser Taraması sayesinde meme kanserine erken teşhis konulabilmektedir. Erken tanı konulmasıyla meme kanserine bağlı ölümlerin de önüne geçilebilmektedir." dedi.

Endokrin bozucular, düşükten kansere kadar pek çok hastalığa yol açabiliyor Endokrin bozucular, düşükten kansere kadar pek çok hastalığa yol açabiliyor

Konuşmaların ardından sempozyumda, meme kanserinde erken tanı, meme kanseri değerlendirmesinde nükleer tıp yöntemleri, mamografinin önemi, radyoterapi, cerrahi gibi tedavi yöntemleri, meme kanserinin psikolojik yönleri konularında oturumlar yapıldı.

Kaynak: AA