Bu turnuvada seyirci rekoru kırılması bekleniyor. FIFA’nın yeni düzenlemesine göre Dünya Kupası’na artık otuz iki yerine kırk sekiz ülke milli takımı katılacak. Bu durum, seyirci sayısını da artıracak. 2022 Dünya Kupası’nda yaklaşık 1,4 milyon kişi Katar’ı ziyaret etmişti. Yeni formatla 2026’da beş milyona yakın ziyaretçi bekleniyor. Bu durum turnuva ekonomisini olumlu etkilerken, bazı zorlukları da beraberinde getiriyor. Daha fazla otel kapasitesi, altyapı yatırımı, sosyal tesis ve güvenlik önlemi gerekiyor.
Açılış maçına bir yıldan az bir süre kala, ev sahibi ülkelerde hazırlıklar tüm hızıyla devam ediyor. Amerika Birleşik Devletleri, on bir şehirde turnuvaya ev sahipliği yapacak. Ülkeler ve şehirler, en iyi organizasyonu düzenlemek için yoğun bir rekabet içinde.
ABD’deki şehirler arasında Atlanta, diğerlerine göre bir adım önde. ABD Futbol Milli Takımı kamp alanı için büyük bir yatırım yapıldı ve inşaat çalışmaları sürüyor. Bu merkez, Atlanta’yı ABD’nin futbol başkenti olma yolunda ilerletiyor.
Şehir merkezinde yaklaşık 1,6 milyar dolarlık yatırımla inşa edilen Mercedes-Benz Stadyumu, dünyanın en modern stadyumlarından biri olarak turnuvada yer alacak. Açılır kapanır çatısı, yedi yüz yirmi tonluk sekiz parçadan oluşan bir tasarıma sahip ve sekiz dakikada açılıp kapanabiliyor. Bu özellik, stadyumu hem görsel hem de işlevsel açıdan öne çıkarıyor. 2026 Dünya Kupası’nda beş stadyum açılır kapanır sistemli veya tam kapalı çatılı olacak: Dallas, Atlanta, Houston, Los Angeles ve Vancouver.
Mercedes-Benz Stadyumu’nun içinde yaklaşık üç yüz otuz metre uzunluğunda, üç yüz altmış derecelik dev bir LED ekran bulunuyor. Bu ekran, tribündeki seyircilere maçın her anını ev konforunda izleme imkânı sunuyor. Stadyumun altında 2,5 milyon litrelik bir su deposu, yani yeraltı sarnıcı, yağmur suyu toplayarak yetmiş beş bin kişinin su ihtiyacını karşılıyor. Düşük akışlı armatürler ve akıllı sulama sistemleriyle su tasarrufu sağlanıyor.
Ayrıca, yaklaşık dokuz bin ev klimasına eşdeğer soğutma sistemi, tribünlerin altına gizlenmiş. Bu sayede yaz aylarında oynanacak maçlarda seyirciler sıcaktan olumsuz etkilenmeden keyifle izleyebilecek.
Mercedes-Benz Stadyumu, aynı anda iki farklı spor dalına ev sahipliği yapıyor. NFL’de Atlanta Falcons ve MLS’de Atlanta United, bu stadyumu kullanıyor. Her iki spor dalı için saha, yaklaşık on saatlik bir çalışmayla dönüştürülüyor. Bu, stadyumun daha sık açık kalmasını ve ekonomik getirisini artırmasını sağlıyor. Gelecekte, farklı spor dallarındaki kulüplerin aynı tesisi paylaşabileceği yapılar daha yaygın olacak. Mercedes-Benz Stadyumu, bu alanda profesyonel tesis yöneticilerinin örnek alması gereken bir model.
Saha zeminine bakarsak, ABD’de genellikle yapay veya hibrit çim tercih ediliyor. Ancak FIFA kuralları gereği Dünya Kupası’nda doğal çim zorunlu. Bu yüzden ABD’deki sekiz stadyumda çimler değiştirildi ve doğal ya da hibrit çim kullanıldı.
Ev sahibi ülkeler, sadece stadyumları değil, konuk milli takımlar için antrenman sahalarını da hazırlıyor. Yeni tesisler, takımların rahatça antrenman yapabilmesi ve taraftarların onları yakından izleyebilmesi için tribünlerle donatılıyor. Medya çalışanları için de özel stüdyolar inşa ediliyor.
Atlanta, 1996 Yaz Olimpiyatları’na ev sahipliği yaparak büyük organizasyon deneyimi kazanmıştı. Bu etkinlik, şehrin dinamiklerini değiştirmişti. Otuz yıl sonra, 2026 Dünya Kupası ile Atlanta yine büyük bir organizasyona hazırlanıyor ve bu, şehrin geleceğini şekillendiriyor. Şehir merkezinde milyarlarca dolarlık yatırımlarla oteller, iş merkezleri, restoranlar, alışveriş merkezleri ve teknolojik yapılar yükseliyor.
Atlanta, bu dev spor organizasyonuyla tarihine yeni bir yön vermeye hazır. Türkiye’nin de gelecekte böyle büyük bir organizasyona ev sahipliği yapması, hem sportif hem de ekonomik açıdan çok önemli. 2026 Dünya Kupası’nı yakından takip ederek, sahadaki sonuçlarla Milli Takımımızın finale ulaşmasını umuyoruz. Saha dışında yapılanlar icin ise; yatırımları örnek alarak, ülkemizde daha büyük ve güzel organizasyonlar hep birlikte gerçekleştirelim.
