Buna karşılık Filistin Devleti Türkiye’nin Millî Kıbrıs Davası’na 1964’ten beri karşı tutum ve davranışlar gösteriyor.

Filistin Devleti’nin Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) nezdinde Büyükelçiliği var.

Filistin Devlet Başkanı GKRY’ni ziyaret ediyor.

Filistin İslâm İşbirliği Teşkilâtı içinde Kıbrıs konusunda Türk tarafını desteklemek için kabul edilen kararlara on yıllardır karşı çıkıyor; kararlara çekince koyuyor.

Acaba Ankara’daki Filistin Büyükelçiliği’nin hiç Kıbrıs konusunda Türkiye’yi, KKTC’ni memnun edecek bir beyanı olmuş mudur? Acaba Filistin’in Ankara Büyükelçisi uçağa atlayıp hiç özel olarak KKTC’ne gitmiş midir?

Filistin’in GKRY nezdindeki Büyükelçiliğinin Facebook sayfasında 29 Ekim tarihli bir paylaşım var. Google Türkçe çevirisi şöyle:

“Bugün Yunan halkı konuştu... Tarihin doğru tarafında olduğumuza dair net bir mesaj gönderdi. YAŞASIN YUNAN-PALESTİN DOSTLUĞU!”

Aynı Büyükelçiliğin X platformunda da fotoğraflı bir paylaşımı var(30 Ekim): https://x.com/CyprusMFA/status/1719028101034721585?s=20

GKRY Dışişleri Bakan Kombos ile Filistin Dışişleri Bakanı  Al Maliki el sıkışıyor ve heyetler halinde görüşme yapılıyor. Kombos Filistin’e “önemli miktarda insani yardım yapıldığını” duyurmuş. Görüşmede “Kıbrıs'ın Gazze'ye kalıcı bir insani koridor oluşturma önerisi” ele alınmış.

27 Ekim günü BM Âcil Özel Genel Kurulu Filistin konusunda bir karar kabul etti. Kararda, özetle “derhal, kalıcı ve sürdürülebilir bir insani ateşkes" çağrısı yapıldı. “Bölgede mahsur kalan sivillere hayat kurtarma amaçlı malzeme ve hizmetlerin sürekli, yeterli ve engelsiz sağlanması” da talep edildi.

Türkiye bu karara “ortak sunucu” oldu ve “evet” oyu verdi.

GKRY ve Yunanistan bu kararı desteklemediler. Çekimser oy verdiler. Yani “insanî ateşkese” ve “hayat kurtarma amaçlı” yardımlara dahi “evet” diyemediler.

GKRY ve AB bu tutumlarını AB dayanışması olarak izah edemezler. Çünkü AB üyelerinden Fransa, Belçika, İrlanda, Lüksemburg, Malta, Portekiz ve İspanya Karar tasarısının oylanmasında “EVET” oyu kullandılar.

Bir devlet diğerine karşılık beklemeden "insanî yardım" yapar; ama devletler arasındaki ilişkilerde “karşılıklılık” esastır.

Bir devlet diğeri karşısında hatır-gönül işi olarak siyasî tutum almaz ve almamalıdır.

Nitekim Filistin Türkiye'nin hatırı için örneğin Kıbrıs konusunda Türkiye'yi ve KKTC'ni memnun edecek bir tutum almıyor.