Bebekler ve çocuklarda bağışıklık sisteminin yeterince gelişmemiş olmasından dolayı, yetişkinlere göre daha sık ve daha kolay hastalandıkları görülür. Okullar, kreşler, alışveriş merkezleri ve oyun parkları gibi toplu bulunulan ortamlarda, solunum yolu ile virüs ve bakteriler, çocukların hastalanmasında baş rolü oynamaktadır. Öksürük ve hapşırık ile çevreye yayılan damlacıklar bir kişiden diğerine doğrudan geçebileceği gibi, damlacıkların temas ettiği eşyalar aracılığıyla da çocuklarda enfeksiyona neden olabilirler.

Bu Hastalıklardan En Sık Görülenleri:

Grip (Influenza): Grip çocuklarda en sık görülen kış hastalığıdır. Damlacık yoluyla bulaşır. Hafif bir üst solunum yolu enfeksiyonundan, hastane yatışı gerektiren ciddi bir duruma kadar değişiklik gösteren şekillerde karşımıza çıkabilir. Yüksek ve inatçı ateş, burun akıntısı, boğaz ağrısı, öksürük, kas ve eklemlerde ağrı, gözlerde kızarıklık, karın ağrısı, bulantı, kusma ve bazen ishal en sık tespit edilen belirtilerdir. Üzerine binen bakteriyel bir enfeksiyon söz konusu değilse tedavide antibiyotiklerin yeri yoktur. Çocuğun şikayetlerine göre semptomatik olarak ateş düşürücü, bol sıvı ve gerekirse antiviral ilaçlar kullanılabilir. 

Soğuk Algınlığı (Nezle): Bebeklerde ve çocuklarda farklı belirtilerle kendini gösterebilir. Çocuklarda boğaz ağrısı, burun tıkanıklığı, burun akıntısı, öksürük, baş ağrısı, yorgunluk gibi belirtiler gösterirken, bebeklerde, hafif ateş, iştahsızlık, nefes almada güçlük ve beslenme zorluğu gibi belirtiler görülebilir. Okul öncesi çocukların, hatta bebeklerin sezon boyunca 6-8 kez soğuk algınlığı belirtisi göstermesi normal karşılanabilir. Tedavisinde antibiyotiklerin yeri yoktur, serum fizyolojikle çocuğun burnunun açılması sağlanıp, çocuğun istirahat etmesi, bol sıvı alması ve sağlıklı beslenmesi iyileşme için yeterlidir.

Bronşiolit: Çocuklarda genellikle 2 yaş altında görülen, RSV adı verilen virüsün yol açtığı bu durum, akciğerlerin küçük hava yollarının tıkanmasına sebep olan iltihabi bir durumdur. Başlangıçta burun akıntısı ve hafif ateşle seyrederken, hastalık ilerledikçe akciğerlere inerek solunum sıkıntısı, hızlı nefes alma, göğüste çekilmeler ve hışıltılı solunum gibi belirtiler görülür. Bronşiolitten korunmada sigara dumanından uzak durulması, evdeki hijyen koşullarına dikkat edilmesi, soğuk algınlığı olan kişilerin, çocuklardan olabildiğince uzak kalması alınabilecek temel önlemlerdir. Hafif semptomları olan hastalarda beslenmeyi düzenleme, sıvı alımını artırma, burun temizliğinin yoğun yapılması, ateş yükselirse ateş düşürücülerin kullanımı ile evde bakım yapılabilir. Ağır vakalarda hastanede yatarak tedavi gerekebilir. Bronş genişletici buhar tedavileri, beslenme azlığında sıvı tedavileri, ağır vakalarda solunum desteği ve gerektiğinde antibiyotik tedavileri uygulanır.

Pnömoni (Zatürre): Yüksek ateş, öksürük, balgam çıkarma, iştahsızlık, halsizlik, sık ve zor nefes alma, göğüs ağrısı ve karın ağrısı görülür. Direkt akciğerleri tutan önemli bir hastalıktır. Erken tanı ve tedavi ile tamamen iyileştirilebilen zatürre hala dünyada ve ülkemizde özellikle 1-4 yaş arası çocuklarda yüksek oranda can kaybından sorumludur. Bakteriyel pnomönilerin tedavisi uygun antibiyotikler ile yapılır. 

Tanı konulan yaklaşık her 4 kadın kanserinden biri meme kanseri Tanı konulan yaklaşık her 4 kadın kanserinden biri meme kanseri

Otit (Orta Kulak İltihabı): Özelikle grip, soğuk algınlığı ve farenjit gibi üst solunum yolu enfeksiyonları sonrasında bakteriler ile virüsler; boğaz ve kulak arasında uzanan östaki kanalı aracılığıyla orta kulağa geçerek enfeksiyona neden olabiliyor. Hastalık kulak ağrısı, ateş ve işitme azlığı gibi bulgularla seyrediyor. Tedavide antibiyotikler kullanılıyor.

Bu Hastalıklardan Korunmak İçin;

Bebeklerde en büyük faktör, anne sütünün 2 yaşına kadar verilmesidir. Bebek ve çocuklarda A ve C vitamini içeren, antioksidan yönünden zengin sebze ve meyvelerin tüketilmesi faydalıdır. Mümkün olduğunca her gün süt, süt ürünleri, yumurta, et, meyve-sebze, tahıllı gıdalar ve baklagillerin tüketilmesi enfeksiyonlara karşı vücut direncini arttırır. Özellikle yumurta çocukların beslenmesinde değerli bir protein kaynağı olduğundan günlük tüketilmesi çok önem arz etmektedir. Paketli gıda tüketimi kısıtlanmalıdır.

Kapalı ve kalabalık ortamlarda, hapşırma, öksürme ve ortak eşya kullanımı gibi etkenlerin, hastalıkların yayılmasını kolaylaştırdığı bilinmelidir. Hava kirliliğinden ve sigara dumanından uzak durulmalıdır. El yıkama alışkanlığı kazandırılmalı, özellikle tuvaletten sonra ve yemeklerden önce el yıkama konusunda hassas davranılmalıdır. Bulunduğunuz ortamın ısısına uygun giydirilmeli, ortamın çok sıcak olmamasına özen gösterilmelidir. Oyuncak ve kullandığı malzemeler düzenli olarak temizlenmelidir. Risk grubunda olan çocuklara mevsimsel grip aşısı uygulanmalıdır.