İNGİLTERE - İngiltere Çevre Ajansı’nın 12 Ağustos’ta yaptığı açıklamada, şiddetli yağışlara rağmen son 50 yılın en kurak yazının yaşandığı belirtildi. Buna kapsamda, İngiltere’deki 14 bölgeden 8’inde hali hazırda kuraklık yaşandığı resmi olarak ilan edildi. Cambridge Üniversitesi’nden 6 bilim insanı ise aşırı sıcak ve kuraklığın ekonomi ile çevre üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekti.

Avrupa ve İngiltere’de görülen yüksek sıcaklıklar, kuraklığı da beraberinde getirdi. İngiltere hükümetine bağlı Çevre Ajansı’ndan yapılan açıklamada, ülkede 14 bölgeden 8’inde kuraklık yaşandığı doğrulandı. Cambridge Üniversitesi’nden 6 bilim insanı ise kuraklığın sebep ve sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. İngiltere’nin elektrik ihracatı konusunda Norveç’e bağımlı olduğunu belirten çevre ekonomisti Dr. Matthew Agarwala , “Düşük su seviyeleri, Norveç hükümeti yerli tüketicilere öncelik verdiği için elektrik ihracatını tehdit ediyor. Ren Nehri'ndeki su seviyeleri o kadar düşük ki yük gemileri yüzemiyor, yani kömür ve petrol gibi kritik hammaddeler sevk edilemiyor. Bu da enerji krizini daha da şiddetlendiriyor” dedi. 

Dr. Agarwala yüksek sıcaklıkları ani ve şiddetli yağışın izlediğini belirterek “Daha sıcak, daha kuru bir iklime uyum sağlayabiliriz. Daha nemli bir iklime de uyum sağlayabiliriz. İkisine birden uyum sağlamak zor” ifadelerini kullandı.

“İNSANOĞLU 2 BİN YILDIR KÜRESEL ISINMAYI ETKİLİYOR”

Atmosfer dinamiklerinde uzman Cambridge Üniversitesi öğretim üyesi Dr. Alison Ming, aşırı sıcaklarla bağlantılı orman yangınlarına uzun vadede çözümün, karbon dioksit emisyonlarını düşürmek olduğunu söyledi. İnsanoğlunun 2 bin yıldır dünyanın ısınmasına neden olduğunu vurgulayan Ming, endüstrileşmeyle birlikte bu etkinin 1950’den itibaren hızlandığını ve arttığını ifade etti. Ming, İngiltere’de bu yaz devlet kurumlarının resmi olarak kuraklık ilan ettiğini ve bunun önemli bir gösterge olduğunu belirtti.

Ekonomist Dr. Kamiar Mohaddes, müdahale olmazsa ekstrem hava olaylarının, maliyetleri yükselterek dünya ekonomisinde gelir kayıplarının 2100 yılına kadar yaklaşık iki katına çıkacağını söyledi. Mohaddes “Bu hızda devam ederse, küresel GSYİH'nin yüzde 7'si 2100 yılına kadar yok olacak” dedi.

ARILAR DA TEHLİKEDE

Cambridge Üniversitesi Zooloji Fakültesi’nden Dr. Lynn Dicks, aşırı sıcaklar sebebiyle doğadaki böcek faunasının azaldığını ifade ederek; özellikle arıların en fazla 44 derece sıcaklığa dayanabildiklerini ve bu kapsamda arıcılık sektörünün de tehlikede olduğunu söyledi.

“KURAKLIĞIN AĞAÇLARDAKİ ETKİSİ 1 YIL SONRA GÖRÜLÜR”

Bitki Bilimleri Fakültesi’nden Prof. Howard Griffiths, kuraklığın kısa ve uzun vade sonuçlarına odaklanmak gerektiğini ifade ederek olgun ağaçların günde 200 ila 400 litre su ihtiyacı olduğunu belirtti. Özellikle kayın gibi kısa köklü ağaçların kuruma tehlikesinde olduğunu ifade eden Griffiths, kuraklığın etkilerinin ağaçlarda bir yıl sonra ortaya çıkacağına dikkat çekti.

GECE GÜNDÜZ SULAMA İHTİYACI

Üniversiteye ait botanik bahçesinin direktörü Prof. Beverley Glover, kuraklığın dünya bitki çeşitliliğini de tehdit ettiğini ve özellikle akıllı sulama yöntemlerinin tercih edilmesi gerektiğini vurguladı. Glover, buharlaşma yoluyla kaybedilen su miktarını en aza indirmek için mümkün olduğunca gece sulama yapıldığını, ancak aşırı sıcaklar sebebiyle gündüzleri de sulama yapılmaya başlandığını ifade etti.