Haber: Mert Osman Erman
Xinjiang bölgesindeki güneş paneli üretimi, Uygur Müslümanların sözde sömürülmesiyle ilişkilendirilmiştir.
İngiliz Ordusu, 4 sitesinde toplamda 200 milyon pound yatırım yapmaktadır.
Savunma Bakanlığı, JA Solar, Trina ve Qcells'i güneş paneli tedarikçileri olarak açıkladı.
Temmuz ayındaki bir rapor, üç şirketi Xinjiang'da üretim yapmaya "çok yüksek" maruziyete sahip olarak gösteriyor.
JA Solar ve Qcells, zorla çalıştırmanın tedarik zincirlerinde yer almadığından emin olmak için önlemler aldıklarını söyledi, ancak Trina'nın yorum taleplerine yanıt vermedi.
Bir Savunma Bakanlığı sözcüsü, tedarik zincirinin sürekli gözden geçirildiğini belirterek, "Tedarik zincirimizin tüm yönlerini sürekli olarak kontrol etmemizi sağlayan sağlam prosedürlerimiz bulunmaktadır" dedi.
Ancak Sheffield Hallam Üniversitesi raporunun yazarlarından Alan Crawford, BBC tarafından elde edilen şirket listesini gördüğünü ve bulgularının hala geçerli olduğuna inandığını söyledi.
Kimya mühendisi olarak, büyük güneş enerjisi firmalarının kesin olarak zorla çalıştırılan ürünleri satın almadığını söyledi. Ancak tedarik zincirinde "şeffaflık eksikliği" olduğunu, bu nedenle bazı firmaların "anti-kölelik beyanları"nın arkasına gizlendiğini ekledi.
Başbakan Rishi Sunak, Çin'e karşı daha sert bir tutum alması ve ülkenin güneş üretimine olan bağımlılığına son vermesi için çağrılarla karşı karşıya.
Muhafazakâr Parti'den Alicia Kearns, İngiltere hükümetini "Uygur zorla çalıştırma bağlantılı herhangi bir güneş şirketine yaptırım uygulamaya ve İngiltere'de faaliyet göstermelerini yasaklamaya" çağırıyor.
ABD, Çin hükümetini Xinjiang hapishane kamplarında bir milyon Uygur ve diğer çoğunlukla Müslüman azınlıkları keyfi olarak tutmakla suçladı.
Devlet destekli programlarda, tutukluların güneş panellerinin temel bir bileşeni olan polisilikon dahil ürünleri üretmeye zorlandığı belirtiliyor.
Çin hükümeti Xinjiang'daki tüm insan hakları ihlali iddialarını her zaman şiddetle reddetmiştir.
Kearns, İngiltere Savunma Bakanlığı'nın "güneş yatırımları aracılığıyla maruz kalma durumu, konunun boyutunu gösteriyor ve İngiltere'nin uluslararası ortaklarının gerisinde kalmaya devam ettiği bir sorunu gösteriyor" dedi.
