Beşiktaş Kulübü Başkan Adayı Serdal Adalı, Olağanüstü Seçimli Genel Kurul Toplantısı öncesinde siyah-beyazlı camiaya hedeflerini ve projelerini açıkladı. 

Cumhuriyetimizin 100. Yılında, büyük sevdamız Beşiktaş’ın zirve yürüyüşünü başlatmak üzere, başkentimiz Ankara’da bulunmaktan büyük mutluluk duyuyorum" diyerek sözlerine başlayan Adalı,  ‘Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele’ gününü kutlayarak, "Bugünün ‘Dünya Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele’ günü olduğunu sizlere hatırlatmak isterim. Ülkemizin en büyük sorunlardan olan bu konunun, bir an önce sona ermesini can-ı gönülden temenni ediyorum." dedi.

Serdar Adalı'nın konuşmasından öne çıkan satırbaşları şu şekilde:

Değerli Beşiktaşlılar,

Ulu önder Atatürk’ün işaret ettiği zeki, çevik ve ahlaklı sporcularla başarıları yakalayabilmek, Onursal Başkanımız Seba’nın açtığı yoldan devam edebilmek sizlere verebileceğimiz en kıymetli sözümüzdür.

"Futbol takımımız tahmin etmediğiniz kadar çabuk ayağa kalkacak"

Bana gelen mesajlar, istekler Beşiktaş için elimizi taşın altına koymamızı gerektirdi. Bugün burada bu sebeple ve bu inançla bulunuyoruz. İçinde bulunduğumuz bu zor günlerde, hayal satmadan, gerçekçi hedeflerle ilerlemek zorundayız. Unutmayın ki bugün gündemde seçim varsa, ilk nedeni futbol takımımızın durumudur! Size cok net olarak söylemek isterim ki, futbol takımımız hiç tahmin etmediğiniz kadar çabuk ayağa kalkacak.

Merak etmeyin, bu takım toparlanacak!

"Rıza Çalımbay’la bir toplantı gerçekleştirdik"

Sportif direktörümüz Mehmet Özdilek ve Rıza hocamız futbolun başında olacaklar. Önemle belirtmek isterim ki, futbol takımımızın kaybedecek 1 saniyesi daha yok.

Rıza hocamızla yaptığımız toplantı için bizi eleştirmişler. Evet adaylığımı açıkladıktan hemen sonra Mehmet hocamızla beraber Rıza Çalımbay’la bir toplantı gerçekleştirdik. İhtiyacı olan, sıkıntılı gördüğü bölgelerin sohbetini yaptık. Samsunspor maçından sonra tekrar bir araya gelmek üzere de anlaştık.

"Takımın eksiklerini tamamlayacağız"

Belki sayın Arat, konunun ciddiyetinin farkında değil, ama şu anda 85-86 milyon euro maliyeti olan bir takımımız var. Eğer bu sezonu iyi şekilde bitiremezsek, Şampiyonlar Ligi'ne gidemezsek, Avrupa kupalarına katılamazsak yaşayacağımız zorlukları bir düşünün. Bu görüntüdeki bir takımdan ne bir futbolcu satabilirsiniz, ne de hedefi olan futbolcular bu kulübe gelmek isterler.

Keşke kendisi de; sırf bir selfie yapmak icin Katar’a kadar gidip harcadığı zamanı, Rıza hocamızla oturup takımımızın hem mevcut durumunu hem de geleceğini konuşarak geçirmiş olsaydı. Merak etmeyin! Biz bu takımın eksiklerini tamamlayacağız. Gerekli transferleri de yapacağız. Sayın Arat, ara transferin başlama tarihini bilmiyor olabilir!

Ama 11 0cak tarihine bu transferleri yetiştirmek mecburiyetindeyiz. Yine haberi olmayabilir. Ama 13 ocakta baslayacak olan Afrika Kupası'na gitme ihtimali olan 8 futbolcumuz var.

Bu süreçte bizim tam tamına 6 maçımız olacak. Şimdi ben bu durumu sizlerin ve kamuoyunun takdirine bırakıyorum. Şunu çok açık ifade etmeliyim ki, yaptığımız bu çalışmalarla taraftarımızın başını asla öne eğdirmeyeceğiz.

Futbol takımından sonra ikinci ve en önemli sıkıntımız iletişim. Hızlıca bu iletişim konusu da düzeltmek gerekiyor.

Camia bölündü. Daha da germeye çalışanlar var. Artık bu camia bütünleşecek, bir araya gelecek. Taraftarıyla, üyeleriyle, sporcularıyla, basınıyla kavgasız ve birlik içinde bir Beşiktaş olacak!

Malesef biz içinde bulunduğumuz bu ortamda birbirimizle uğraşmaktan, dışarıdan gelen saldırılara ve saygısızlıklara gerekli cevabı veremiyoruz.

"Beşiktaş’ı bu borç yükünden kurtaracağız"

Tabi ki finansal konulara da acilen el atacağız. Çok kısa vadeli ihtiyaçlar var. Bankalar Birligi anlaşmasının balon ödemeleri var. Bunların hepsine ben hazırlıklıyım. Ekibim de hazırlıklı.

Yukarıda bahsettiklerim acil olarak düzeltilmesi gereken konulardır. Ama tahmin edeceğiniz gibi bunlar yetmez. Kalıcı çözümlere ihtiyacımız var. Beşiktaş’ı bu borç yükünden kurtaracağız. Kurtarmak zorundayız.

Bu arada tekrar belirtmek isterim ki ben sizlerle hicbir zaman ayakları yere basmayan; planı, detayları, bütçesi, sponsoru her şeyiyle hazır hale gelmeyen hicbir projeyi paylaşmam.

Sizleri de bir hayalin peşinden sürüklemem. Buradan müjdelemek isterim ki önümüzdeki hafta hepsini öğreneceksiniz. Basın toplantısıyla anlatacağız. Hayalleri değil somut şeyleri göreceksiniz!!

"Nevzat Demir Tesisleri'nin tapusunu alacağız"

Beşiktaşımızın taşınmazları hakkında dün burada konuşuldu. Duyduk! Beşiktaş’ın malını bizden almaya kimsenin gücü yetmez. Beşiktaş’ın hakkını da kimse yiyemez. Nevzat Demir Tesisleri'nin tapusunun alınmasını imkansız olarak nitelendirmişler. Orası şu anda kulübümüze kiralanmış durumda.

Biz tahsis hakkını geri almayacağız.

Biz tesisimizin tapusunu alacağız.

Kiralık şekle dönmesi de ileride buranın tapusunu almamız için daha uygundur. Eğer Hasan Bey bu süreçlerde detaylara hakim degil ise, bizim ekiplerimizden görüş alabilir. Şan Ökten Tesisleri ile ilgili de bir proje resmi konmuş. Buna gerek yok.

2012 senesinde hazırlanmış, rahmetli Orhan Saka abimle üzerinde çok çalıştığımız hazır bir proje var ve burayla da ilgili benim bir sözüm var. Kulüpten olan alacağımın bu proje icin kullanılmasını Fikret Orman ve Ahmet Nur Çebi  yönetimlerinden rica etmiştim. Fakat onlar bu konuyla ilgilenmediler. Biz bunu yapacağız. Zaten hazır olan, onaylanmış, inşaat ruhsatı aşamasına gelmiş projeyi hemen devreye alacağız.

Galatasaray'ın Senegalli sol beki Jakobs: Hedefimiz şampiyon olmak Galatasaray'ın Senegalli sol beki Jakobs: Hedefimiz şampiyon olmak

Ayrıca bugün mü aklınıza geldi sizin bunlar?

Ben geçtigimiz 13 - 14 sene icinde Beşiktaş’ın iyi gününde de kötü gününde de hep icinde oldum.. Yönetimde olmadığım zamanlarda dahi her zaman yardımcı olmaya çalıştım. Bunları da populizm uğruna medya yoluyla değil; camiamı yıpratmadan yaptım. Kötü giden şeyleri bazen bizzat arayarak, bazen de yüz yüze gelerek eleştirdim. Çözüm önerilerimi de söyledim. Bu sebeple makam mevki pazarlığı yapmadan, sadece Beşiktaş’ın menfaatlerini ön planda tutarak, karşısına rakip olarak çıktığım bir Başkanın dahi yönetiminde yer aldım. Eleştirerek değil, mücadele ederek durumu değiştirmeye çalıştım.

"Beşiktaş’a ayıracak hiç mi vaktiniz yoktu?"

Dün Ankara’da yapılan toplantıda sayın Hasan Arat özgeçmiş videosuyla bazı başarılarını hatırlattı. Başta olimpiyat komiteleri olmak üzere çalışmalarından ve başarılarından gurur duyduk. Samimiyetle söylemek isterim ki kendisini çok takdir ettim. Ama aynı videoda Beşiktaşla ilgili çalışmaları için kendisinin belirttiği son tarih 1998 yılı. Aradan geçen bu kadar senede bir Beşiktaş paragrafı daha neden yok?

Simdi ben burada Sevgili Hasan Arat’a soruyorum. Geçen bu kadar sene içinde kongrelerde ya da medya üzerinde eleştirmekten başka ne yaptınız? Beşiktaş’a ayıracak hiç mi vaktiniz yoktu?

Hadi diyelim ki çok yoğundunuz ve farklı görevleriniz vardı. Hadi olabilir diyelim! En azından bari bir loca alsaydınız. Destek olsaydınız.

Sevgili Beşiktaş camiası,

Sayın Arat’ın seçim yaklaştıkça yaptığı bazı açıklamaları şaşkınlık içerisinde izliyorum. Her ne kadar cevap vermek istemesem de kendisi dün ‘Rakibim Serdal Adalı mı yoksa Ahmet Nur Çebi mi belli değil' demiş.

Ben de şimdi buradan kendisine  soruyorum. Ben Fikret Orman’a karşı seçime girdiğimde o kimi desteklemiş? Ahmet Nur Çebi ile seçim yarışına girdiğimde o neredeymiş? Kimi desteklemiş? Kendisi malesef o günlerde de yoktu. Hasan Arat’ın kiminle husumetinin olduğu beni hiç ilgilendirmiyor. Her genel kurul üyesi de kime oy vereceği konusunda özgürdür. Kimse kimseyi zan altında bırakmaya calışmasın. Algı operasyonları da yapmasın.

"Kazanan Beşiktaş olacak!"

Değerli Beşiktaşlılar

Son olarak belirtmek isterim ki,

Camiamızın artık en ufak başarısızlığa, zaman kaybına, itibar kaybına tahammülü yoktur!

Daha önce de söyledim! Benden asla “zaman verin, enkaz devraldım” söylemlerini duyamayacaksınız. Göreve geldiğimizde bugun ne söylüyorsak yarın onların hayata geçtiğini göreceksiniz. Beşiktaş’ta yaşanan değişimi ve yükselişi daha ilk günlerden hissedeceksiniz. Siz değerli Ankaralılara konuşmamın sonunda şöyle seslenmek isterim.

Sizlerin teveccühleri ve desteğiyle başkentimize, Cumhuriyetimizin 100. yılında Beşiktaş’ın Başkanı olarak gelme şerefini yaşamak istiyorum.

Umuyorum ki 4 Aralık sabahı bambaşka bir Beşiktaş’a uyanacağız.

Hep beraber AYAĞA KALKACAĞIZ!

Kazanan Beşiktaş olacak!

Hepinize sevgi ve saygılarımı sunuyorum."