Gazi Öğretmen emekli olduktan sonra TRT’ nin açtığı ‘’ Radyo Tiyatrosu Yarışması’’na Anamur Halk Oyunlarından ‘’ ANAMUR YOLLARI ‘’ ve ‘’GERALİ HAMÇÖKELEK ‘’ oyunlarını ‘’ RADYO TİYATROSU na uyarlayarak katılmış…
Yarışma şartları şöyleymiş:
‘’ TRT, radyo oyun yazarlığını teşvik etmek amacıyla “Radyo Oyunu Yarışması” düzenliyor.
Yarışmaya katılacakların, oyunlarını 31 Ekim Salı gününe kadar teslim etmeleri gerekiyor.
Birincilik ödülleri 25 bin YTL olarak belirlendi. Yarışma, “Radyo Tiyatrosu”, “Arkası Yarın” ve “Çocuk Bahçesi” dallarında olacak. Başvurmak isteyenler, TRT Radyo Dairesi Başkanlığı, Ankara Radyosu Müdürlüğü ve TRT bölge radyo müdürlüklerinden, şartnameleri 5 YTL karşılığında alabilecek.
Şartnameler, banka dekontu ibraz etmek suretiyle belirtilen adreslerden posta yoluyla talep edilebilecek.
Oyunlar, 31 Ekim günü saat 17.00′ye kadar TRT Ankara Radyosu Müdürlüğü Atatürk Bulvarı No:39 06100 Sıhhiye/Ankara adresine iadeli taahhütlü posta ile veya elden makbuz karşılığı teslim edilecek.
”Arkası Yarın” ve “Çocuk Bahçesi” dallarında birinci gelenlere 25 bin YTL, “Radyo Tiyatrosu” dalında birinci gelene 20 bin YTL,”Arkası Yarın” ve “Çocuk Bahçesi” dallarında ikinci gelenlere 20 bin YTL, “Radyo Tiyatrosu” dalında ikinci gelene 15 bin YTL,”Arkası Yarın” ve “Çocuk Bahçesi” dallarında üçüncü gelenlere 15 bin YTL, “Radyo Tiyatrosu” dalında üçüncü gelene 10 bin YTL ödül verilecek. ‘’
Gazi Öğretmen; ‘’ ANAMUR YOLLARI ‘’ radyo tiyatrosu yarışmasına ‘’YÖRÜK ‘’ rumuzu ile katılmış…
Gazi Öğretmenin TRT’nin açtığı yarışmaya katıldığı ANAMUR YOLLARI Radyo Tiyatrosunun bir bölümü şöyleymiş :
EFEKT—————————— : GİRİŞ MÜZİĞİ
DERE KIYISINDA ÇAMAŞIR YIKAYAN DUDU – TOKUCAK SESLERİ
DUDU : Kız Şaziye, az kaldı, bekle beraber gidelim köye… .Anlaşıldı bacım, kocan aksi, git bari …
EFEKT ________________ : EŞEK – AYAK SESLERİ
DUDU : Ah! Bu sancı da neyin nesi? Ebenine doğumuna daha var demişti. Hava da karardı, akşam olmadan köye varabilsem, kaynanam merak eder sonra…
EFEKT ________________: EŞEK ANIRMASI - HUYSUZLANAN…
DUDU : Ah! Belimden kasıklarıma yayıldı… Nadire, ” Sancın geldiği zaman haberimiz olsun! ” demişti. Dağ başı bir Allah bir de benim… Ah!…Merkebin yanına kadar varabilsem…İşte oldu. Şu palanı sıkıştırdım mı tamam… Allahım canım çekiliyor sanki…Şu heybeyi de attım mı tamam. Haydi bakalım, kara kaçan…
EFEKT ________________ : KISA MÜZİK FONDA
DURDANE ANA : Salih. Acıktın mı oğlum.
SALİH : Hııı
DURDANE ANA : Gel, şu gompillerden ye…Bak ayran da getirdim.
EFEKT ______________ : DIŞARIDAN GELEN – AYAK SESİ
DURDANE ANA : Dışarda bir ses var… Gelin geldi
herhalde…
DUDU : ( ACILI ) Ah!… İyi ki geldin ana…
DURDANE ANA : Yoksa, sancılandın mı kızım? Dur şu heybeyi indirelim.
DUDU : ( AĞLAR GİBİ ) Daha günüm vardı. Ben de bilmiyorum!
DURDANE ANA : ( TELAŞLI ) Dur, şu kilimi sereyim de üstüne yat… Oldu işte…
DUDU : Eline sağlık ana…!
DURDANE ANA : Ebe olsa, iş kolaydı, kızına gitmiş, köyde yok. İş başa düştü. Sancın var mı hala…
DUDU : ( GÜLÜMSER ) Biraz hafifler gibi oldu…
DURDANE ANA : Sancın gelince haber ver…
DUDU : Hakkını nasıl ödeyeceğim ana! Başka kaynanalara hiç benzemiyorsun… Öz anam gibi seviyorum seni…
DUDU : (ACIYLA KIVRANIR ) Ah! Yine başladı…
DURDANE ANA : O kadar acıya tahammül edeceksin kızım. Candan can çekiliyor. Kolay mı? Üç çocuk doğurdum, doğururken yanımda kimse yoktu. İlkin Gülsüm’üm oldu, sonra Şaziye ve sonra Salih’im oldu.
DUDU : ( ACIYLA KIVRANIR ) Ah! Dayanılır gibi değil ana, ellerim kopacak sanki…
DURDANE ANA : Dur, su koyayım ocağa, bu sancılar doğum sancısına benziyor.
DUDU : Ana yanımdan ayrılma.
DURDANE ANA Geldim…! Geldim…
DUDU : Sancılar sıklaşmaya başladı.
DURDANE ANA : Sık dişini… az kaldı… ıkın… ha gayret…
DUDU : Off…Ana bittim…
EFEKT_________ : BEBEK AĞLAMASI
DURDANE ANA : Haydi geçmiş olsun, bir oğlun oldu, sen uyu artık, ben de etrafı toplayayım.
EFEKT _________ : RÜYADA GİBİ BİR MÜZİK
DUDU: : Musa !… Bir oğlun oldu…Görme, tıpkı sen…. Burnu, ağzı, bakışı… : Rahmetli babamın adı Ahmet’ti. Ahmet koyalım.
DUDU : Olur erkeğim…
DURDANE ANA : Dudu, kızım uyan, şerbet getirdim iç.
DUDU : ( UYANIR ) Rüyamda Musa’yı gördüm…
DURDANE ANA : Hayırdır…Nasıl gördün anlat…
DUDU : Sırtında misafirliğe giderken giydiği elbise varmış, bir oğlumuz olduğunu söyledim çok sevindi…
EFEKT _________ : GEÇİŞ MÜZİĞİ
MUSA : Ahmet…!
AHMET : Bu amca kim anne?
DUDU : (DUYGULU) Baban oğlum…
AHMET : Babam mı? Babam….Daha önce neredeydi?
DUDU : Sen daha dünyaya gelmemiştin o zaman, Anamur'a çalışmaya gitmişti.
MUSA : ( GÜLÜMSER ) Ben görmeyeli kocaman bir delikanlı olmuş… Gel koçum, sarılayım sana…! Dudu…
DUDU : Ne var Musa?
MUSA : Ahmet’i de yanımda götürmek istiyorum. Çok değil iki yıl birlikte çalışsak Sadıkların evi gibi bir ev yaptırırız, sen de kira evlerinden kurtulursun.
DUDU : ( AĞLAR ) Sen gitmek istiyorsan yalnız git… Oğlumu götürme…
MUSA : (SIKINTILI ) Götürmeye kararlıyım Dudu… Çamaşırlarını, neyi varsa bir valize koy, sabah yola çıkalım…
EFEKT _________ : KISA MÜZİK FONDA -HOROZ SESLERİ
MUSA : Dudu, Ahmet’i kaldır, sıcak düşmeden yola çıkalım…
DUDU : Aç acına yola çıkılır mı?… Kahvaltı yapsaydınız ?…
MUSA : Yolumuz uzun, akşama ancak Bozyazı’da oluruz.
DUDU : Valize götüreceğiniz her şeyi yerleştirdim. Ahmet’i uyandırayım.
EFEKT—————— : KAPININ HAFİFÇE AÇILMASI
DUDU : Ahmet ! Uyan oğlum !
AHMET : Uykum var !
DUDU : Babanı kızdırmayalım, kalk üstünü giy !
AHMET : Ben Anamura gitmek istemiyorum.
DUDU : ( AĞLAR GİBİ ) Ah güzel oğlum ! Ben de istemiyorum gitmeni, ama baban inatçı bir adam, Nuh der Peygamber demez…
AHMET : Yıllarca gelmemiş, yüzünü görmemişim… Bey efendi şimdi gelmiş, oğlum diyor… Kadın başına, yalnız bırakıp gitsin seni, elin fıstık tarlalarında çalış, yıllar sonra çıkıp gel…
MUSA : ( SESİ ) Ahmet, kalk oğlum…
AHMET : ( GÖNÜLSÜZ ) “- Duyduk ! Kalkıyoruz işte…Sen git ben üstümü giyer, odaya gelirim…”
MUSA : Ahmet kalkmadı mı ?
DUDU : Üstünü giyinip gelecek…
MUSA : Yüzünü eğme kadın..!
AHMET : İşte geldim… Ben hazırım baba…
MUSA : Annenin elini öp, sonra yola çıkalım…
DUDU : ( GÜLÜMSER ) Çok yaşa oğlum…Kendine iyi bak…
MUSA : Haydi Allahaısmarladık hanım!
DUDU : Gidin güle güle…
( devam edecek )