6-7 yıl kadar evvel piyasada çok satan “Sır” adlı bir kitapla ilgili internette çok tıklanan bir filmi izledikten sonra bu konuda bir çalışma yapma

6-7 yıl kadar evvel piyasada çok satan “Sır” adlı bir kitapla ilgili internette çok tıklanan bir filmi izledikten sonra bu konuda bir çalışma yapmak bir zaruret olmuştu. Çünkü bu filmde, millî kültürümüze ters olan birtakım adlandırmalar ve yakıştırmalar yapılmış, tercüme edenler de milletin imanını bozacağını düşünmeden alt yazıları olduğu gibi Türkçeleştirmişlerdi.
Öncelikle filmin bendeki kopyasının alt yazılarını millîleştirdim. İnancımıza ters ne varsa kaldırdım veya değiştirdim. Bu film ile yapılan röportajları okuduğumda gördüm ki, kuantum fiziği bulgularına uygun düşünce eğitimi verenler de sapıtmıştı. Milletin imanına saldırıyorlar. Haşa “Sen tanrısın, evrenden iste versin, başınıza gelen iyi veya kötü her şeyi siz yaratıyorsunuz.” gibi ifadelerle imanımızı bozmaya çalışıyorlardı.

Mikro Kozmos (Kuantum Fiziği Dünyası Kuantum Evreni)


İnternette her gün bu filmi izleyen binlerce kişi, eğer itikat bilgileri zayıfsa ne yazık ki imanlarını kaybetme tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlardı.
Konunun daha iyi anlaşılması için, daha sonraki yazılarımda kuantum fiziğinin kuralları hakkında malumat vereceğim. Kültürümüzde yer almış bazı mistik hadiselerden misaller vererek kuantum fiziği düşünce tarzını, bizim kültürümüze uygun olarak açıklayacağım. Allahü Teâlâ’nın ilmi sonsuzdur ve kuantum fizik kanunlarını da o yaratmıştır. Bu ilim dalı, batılı bilim adamlarının metafizik olaylar diye adlandırdıkları ve bizim kültürümüzde de mucize, keramet ve feraset denilen olağanüstü olaylara ilmî açıklık getirmektedir. Başlıkta belirttiğimiz gerçek “SIR”, kuantum fiziği deney ve araştırmaları sonucunda, her yerde olduğu gibi bu ilim dalında da, Allahü Teâlâ’nın varlığının ve aklımızın alamayacağı muhteşem gücünün ortaya çıkmış olmasıdır. Onların SIR adlı kitapta adlandırdığı gibi “çekim yasası” ve “sadece istemek” SIR değil sadece kuantum fiziği çalışmaları ile ortaya çıkan Allahü Teâlâ’nın kim olursa olsun, mümin veya kâfir her isteyene sebeplere yapıştığı sürece istediğini vermiş olması gerçeğidir. Bu çalışmaları yapan bilim adamları, metafizik dedikleri olaylara ilmi açıklık getirdiklerini görerek, Allahü Teâlâ’nın varlığını kabul ederken, bazı inkârcı ateist şaşkınlar da, bu keşfi kendilerine tanrılık izafe ederek kendi sapıklıklarına bir delil olarak görmüşlerdir.


Makro Kozmos (Klasik Fizik Dünyası)


Kuantum fiziği kanunlarının sosyal hayata uyarlaması eğitimini verenler, temelinde kuantum fiziği kanunları bulunan, akupunktur, biyofizik ve Aura, Reiki ve yoga gibi Uzak Doğu uygulamalarına benzer birtakım çalışmalarla, Hint fakirleri gibi, onlar için istidraç olarak adlandıracağımız bazı özellikler kazanabilirler. Fakat kazandıkları bazı özellikler için yaptıkları manevi değerlendirmeler ve adlandırmalar, insanları küfre düşürmektedir. Bizim kültürümüzde ise tasavvuf mütehassıslarının talebeleri, yeterli ruhi gelişmeyi sağladıklarında, keramet adını verdiğimiz, ruhun latif olan yapısı itibari ile atom altı parçacıklar yani kuantların dünyasında bazı olağanüstü olaylara Allahü Teâlâ’nın yaratması ile sebep olmuşlardır. Eğer bu olaylar tasavvuf eğitimi almamış bir Müslüman’dan sadır oluyor ise buna da feraset denmektedir ki isteğimiz dışında, zaman zaman başımıza gelmekte olup insanı hayrete düşürmektedir.
“Sır” filminde geçen, kültürümüze ters olan ve imanımıza zarar verecek sakıncalı fikir ve ifadeleri, parantez içinde yazılı gerekli açıklamaları ile birlikte 25 madde hâlinde veriyorum:
1. Ne isterseniz yapabilir veya sahip olabilirsiniz. (Sebeplere yapışırsanız Allahü Teâlâ yaratır ve o zaman sahip olabilirsiniz.)
2. “Sır”ın nasıl uygulanacağını bilirseniz sahip olabilirsiniz. (Ortada sır falan yok. Düşünce tekrar ve telkinleri ile kuantum kanunlarından istifade var. İnsanoğlunun aldığı tedbir, Allahü Teâlâ’nın takdirine denk düşerse sahip olabilirsiniz.)
3. Hepimiz tek bir sonsuz güçten aldığımız kuvvetle çalışıyoruz. (Enerjiyi kast ediyorlar. Tek ve sonsuz güç Allahü Teâlâ’dır.)
4. Tek bir kanun var: Çekim Yasası. (Allahü Teâlâ’nın takdir ve yaratmasını göz ardı ediyorlar.)
5. Çekim yasası, neyi düşünür ya da odaklanırsan onu alırsın der. (Allahü Teâlâ adildir. Kâfir bile olsa çalışana karşılığını verir. Allahü Teâlâ “İsteyin, vereyim.” buyuruyor. Vermeyecek olsa istek vermezdi. Ama sebeplere yapışmak şartı ile. Çünkü adet-i ilahiyesi sebeplerle yaratmaktır. Sebepler âleminde yaşıyoruz.)
6. Başınıza gelen iyi veya kötü her şeyi siz hayatınıza çekiyorsunuz. Ne düşünürseniz onu kendinize çekersiniz. (İmanın altı şartından birisi de hayır ve şerrin Allahü Teâlâ’dan olduğuna inanmaktır. Ehl-i Sünnet itikadına göre insan irade-i cüziyesi ile bir işi yapmak ister, Allahü Teâlâ dilerse irade-i külliyesi ile yaratır. Ezelde şahsın o işi yapmasını irade etmemiş ise yaratmaz.)
7. Çekim yasasına göre benzerler birbirini çeker. Bu düşünce ortamında olur. Düşünceler resme dönüşür. Her düşüncenin bir frekansı vardır. İstediğiniz şeyi zihninizde netleştirin. Yaşadığınız her olayı bu güçlü çekim yasası ile kendinize çekersiniz. (Kuantum fiziği kanunlarından biridir, ancak bu kuralları da Allahü Teâlâ yaratmıştır. O dilerse yaratır.)