“14 yaşında bir kıza kafasına taşla vurup bayıltarak tecavüz eden bir adamın mahkemede gösterdiği saygın duruştan ötürü aldığı indirim” ga

“14 yaşında bir kıza kafasına taşla vurup bayıltarak tecavüz eden bir adamın mahkemede gösterdiği saygın duruştan ötürü aldığı indirim” garabetine şahit olmanın üzüntüsü içindeyim. Bugüne kadar örneklerine sıkça rastladığımız “tahrik indirimi” kavramına yeni bir yorum eklenmesi, herhalde dünya hukuk literatüründe de “saygın bir anlam” kazanacaktır.
14 yaşındaki bir kızın kafasına taşla vurup bayılttıktan sonra tecavüz edip hamile bırakan sapık mahkemede ceketini ilikleyip sakalını kestiği için “saygın duruş” nedeniyle hakim tarafından cezasında indirim yapılmış. Yetmezmiş gibi mağdurenin ruh sağlığı bozulmadığı için de ayrıca indirim verilmiş. Bu nasıl bir vicdandır, nasıl bir hukuktur anlamak mümkün değil.
Gerek güvenlik güçlerinin gerekse adaletin uygulamalarıyla sade vatandaşlar üzerinde yarattığı etkileri, sorunları ve haksızlıkları yeterince göremiyoruz. Bugün adına “paralel yapı” denilen Fethullah cemaatine bağlı hakim, savcı ve polislerin yakın geçmişte yarattığı hukuk katliamları zaten vicdanlarda derin bir yara açmıştı. Bir de hergün değişik örneklerine rastladığımız gencecik bir kıza, onun hayallerine, geleceğine, umutlarına tecavüz eden adi bir pisliğin mahkemede gösterdiği duruşa “saygın duruş” diyerek indirim vermelerinin mantığını anlayamıyorum. Cenneti anaların ayağı altında gören aile yapımıza rağmen kadınlara karşı bu canavarlığa indirim yapmak hangi inanca, hangi kültüre, hangi vicdana sığar. Tayt ve mini etek giyene tecavüz edip, şiddet uygulayan ve hatta canavarca öldürene de “tahrik indirimi” yapmışlardı.
Sevildiği için, aşkına karşılık vermediği için, yemeği iyi yapmadığı için, çocuk ağladığı için, eve geç geldiği için vs.vs. şiddet gören ve öldürülenler var. Onların dramı da yürekler acısıdır.
Türbanlı kadına kelepçe takılmasına dahi “Toplumda olumlu imajla algılanan başörtülü bayanlara bu yapılanlar üzüntü verici” diyebilirken, tecavüz mağdurlarını kahreden “tahrik veya saygın duruş” indirimleri gelişmişlik düzeyimizin hangi seviyede olduğunu göstermeye yetiyor. Valimiz bile kanunların uygulanmasında “başı örtülü-başı açık” ayrımcılığı yapabiliyorsa, kılık kıyafetlerine göre bazılarına itibar kazandırıyorsa varın gerisini siz düşünün. Zaman zaman televizyonlarda gördüğümüz yerlerde sürüklenen, tekmelenen, yumruklanan, yüzüne gaz sıkılan kadınlara yapılanlar başları açık olduğu için müstehak mı görülüyor? Nerede yaşıyoruz, Taliban-IŞİD zihniyetine kapı aralamazmı bu bakış sayın yetkililer???
Erkek egemen bir toplumda kadınlara karşı tutum konusunda aileden itibaren yanlış yetiştirilen insanımızın geldiği nokta budur. Kadına bakışımızı restore etmek süratle ele alınmazsa, aile, okul, askerlik, kuran kursları ve camiler dahil eğitim seferberliği yapılmazsa, kadına pozitif ayrımcılık yapılmazsa daha çok kadının hayatı kararır.
Kadına şiddet ve tecavüzde, iyi hal indirimi suçu teşvik etmekten başka bir işe yaramamaktadır. Bence indirim yerine arttırım yapmak daha olumlu sonuç verir.