Ankara

 "Yapay Zeka Çağına Doğru" başlıklı dosyasının altıncı haberinde, giyilebilir teknolojilerin küresel pazar büyüklüğü, bu alanda dünyada ve Türkiye'de öne çıkan ürünler, ülkenin bu alandaki üretim potansiyeli ele alındı.

Giyilebilir teknolojilerin küresel pazar büyüklüğünün geçen yıl, bir önceki yıla göre yüzde 20,4 artışla 154,8 milyar dolar olduğu hesaplanıyor. Bu pazarın 2029 yılına kadar 548 milyar dolara ulaşacağı öngörülüyor.

Türkiye'de ise giyilebilir teknolojiler pazarının geçen yıl itibarıyla 2,5 milyar dolar olduğu, bunun da küresel pazarın yüzde 1,6'sını temsil ettiği belirlendi. Türkiye'deki pazarın da 2029 yılına kadar 8,7 milyar dolara ulaşması bekleniyor.

"Artan yatırımlar, pazarın büyümesini hızlandıracak"

AIPA Başkanı Küçükşabanoğlu, yapay zekadaki gelişmeyle birlikte giyilebilir teknolojiler alanının da teknolojinin yeni gözdesi olduğunu belirterek, bu pazarın büyümesinde, akıllı saatler gibi giyilebilir cihazların popülaritesinin, kronik hastalığı olan kişilerin sayısındaki artışın, mobil bağlantı ve veri işleme teknolojilerindeki gelişmelerin, artırılmış ve sanal gerçeklik gibi yeni teknolojilerin entegrasyonunun etkili olduğunu söyledi.

Bu teknolojilerin ilerleyen yıllarda sağlık, fitness, moda, eğlence ve diğer birçok sektörde önemli rol oynayacağını bildiren Küçükşabanoğlu, "Artan yatırımlar, yeni ürün geliştirmeleri ve yenilikçi uygulamalar, pazarın büyümesini daha da hızlandıracak." ifadesini kullandı.

Küçükşabanoğlu, dünyada akıllı saat ve bileklikler, akıllı gözlük, kulaklık ve kıyafetlerin ön plana çıktığını aktardı. Türkiye'de de akıllı saat, bileklik ve kulaklıkların yaygın olarak kullanıldığına işaret eden Küçükşabanoğlu, "Önümüzdeki dönemde hem dünyada hem Türkiye'de akıllı yüzükler, implantlar ve giyilebilir sensörlerin yaygınlaşacağını söyleyebiliriz." diye konuştu.

"En büyük pay akıllı saatlerde"

Giyilebilir teknolojiler pazarında akıllı saatlerin en büyük paya sahip olduğuna dikkati çeken Küçükşabanoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Özellikle gençlerin ilgisi, akıllı saatlerin öncü konuma gelmesinde en büyük etken. Akıllı bileklikler ise ikinci sırada yer alıyor. Akıllı kulaklıklar ve diğer giyilebilir ürünler ise pazarın kalan kısmını oluşturuyor. Sağlık ve zindelik odaklı ürünler, gelişmiş sensörler, daha uzun pil ömrü, daha şık ve modaya uygun tasarımları trendler arasında. Yapay zeka başta olmak üzere teknolojinin bu denli geliştiğini düşündüğümüzde giyilebilir teknolojilerde trendler hızla değişebilme potansiyeline sahip."

Küçükşabanoğlu, Türkiye'nin söz konusu teknolojilerin üretiminde 'gelişmekte olan ülke' konumunda yer aldığını söyledi. Ülkede bazı firmaların yurt dışından ithal edilen bileşenleri kullanarak giyilebilir cihaz ürettiğini belirten Küçükşabanoğlu, yerli üretim bileşenlerinin geliştirilmesi ve kapasitenin artırılması için çalışmaların yapıldığı kaydetti. Küçükşabanoğlu, Türkiye'de, akıllı bilekliklerin en çok üretilen giyilebilir cihazlardan olduğunu aktararak, "Akıllı saat üretimi artan bir trend gösteriyor. Akıllı tekstilde ise bu alandaki çalışmalar başlangıç aşamasında." dedi.

TikTok'tan "TBMM Dijital Mecralar Komisyonundan gelecek davete hazırız" mesajı TikTok'tan "TBMM Dijital Mecralar Komisyonundan gelecek davete hazırız" mesajı

"AR-GE yatırımlarının artırılması gerekiyor"

Üretimi artırmak için atılması gereken adımlara da işaret eden Küçükşabanoğlu, "Öncelikle AR-GE yatırımlarının artırılması gerekiyor. Yetenekli iş gücü yetiştirilerek giyilebilir teknoloji üretimi için gerekli teknik becerilere sahip insan kaynağı oluşturulmalı. Sermaye yatırımları teşvik edilerek, giyilebilir teknoloji üretimini yatırım yapan firmalara üretim için gerekli altyapı ve tesis desteği verilmeli. Türkiye bu adımlarla giyilebilir teknolojiler ekosisteminde öncü ülkeler arasında olabilir." ifadelerini kullandı.

Küçükşabanoğlu, giyilebilir teknolojilerin geleceğine ilişkin olarak da "Daha uzun pil ömrüyle birlikte giyilebilir cihazların pil ömrü önemli ölçüde artacak. Daha şık ve modaya uygun tasarımlarla giyilebilir cihazlar, günlük kıyafetlerin bir parçası haline gelecek." değerlendirmesinde bulundu.

Dünyada giyilebilir teknolojiler sektöründe geçen yıl itibarıyla 1,5 milyondan fazla kişinin çalıştığını, bu sayının 2029'a kadar 3 milyona ulaşmasının beklendiğini bildiren Küçükşabanoğlu, Türkiye'de de geçen yıl itibarıyla yaklaşık 100 bin kişinin sektörde çalıştığını ve bu sayısının 2029'a kadar 300 bine ulaşmasının öngörüldüğünü söyledi.

Küçükşabanoğlu, sektörde en çok yazılım ve donanım mühendisleri ile ürün tasarımcıları ve pazarlama uzmanlarına talep olduğunu belirterek, veri analistleri, yapay zeka uzmanları ve AR/VR (artırılmış ve sanal gerçeklik) geliştiricilerine ihtiyacın da arttığını ifade etti. Küçükşabanoğlu, giyilebilir cihazların kişisel sağlık verileri gibi hassas bilgileri toplayabildiğini, bu nedenle bu alandaki güvenliğin ve gizliliğinin korunması önemli olduğunu da kaydetti.

Kaynak: AA