Büyük ATATÜRK’ün 106 yıl önce bugün 19 Mayıs 1919 Pazartesi sabahı Samsun’a ayak basarak attığı ilk adımla, Milletimizin kendi Devleti Türkiye Cumhuriyeti’nin çatısı altında sonsuza kadar bağımsız ve egemen olarak yaşamasını sağlayacak yolu açmıştır.
Yayımlanan Amasya Tamimi’nde “Vatanın bütünlüğünün, Millet’in istiklâlinin tehlikede olduğu” ilân edilmiştir.
“Milletin bağımsızlığını yine milletin azim ve kararının kurtaracağına” olan inanç dile getirilmiştir.
“Millî bir kongrenin süratle toplanması” için Milletimize çağrıda bulunulmuştur.
Bu çağrı üzerine toplanan Erzurum Kongresi’nde “millî sınırlar içinde Vatanımızın parçalanamaz bir bütün olduğu” açıklanmıştır.
Sivas Kongresi’nde "millî sınırlar içinde Vatan’ın bölünmez bir bütün teşkil ettiği" teyit edilmiştir.
"Vatan’ın bütünlüğünün sağlanması için millî güçlerin etkinliğinin ve millî egemenliğin üstün kılınmasın şart olduğu" vurgulanmıştır.
"Her türlü işgal ve müdahaleye karşı, Millet’in birlik olarak kendisini müdafaa ve mukavemet edeceği" beyan olunmuştur.
ATATÜRK ATATÜRK “ya istiklâl ya ölüm” sözünü dile getirerek dünyaya istiklâl savaşımızın işaretini vermiştir.
23 Nisan 1920’de açılan Türkiye Büyük Millet Meclisi İstiklâl mücadelemizi yürüten en üst Millî İradeyi Temsil etmiştir.
ATATÜRK "Millet" anlayışını kendi el yazısıyla hiçbir ayrıştırma ve ayırma düşüncesine yer vermeden “Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir" ifadesiyle ortaya koymuştur.
Türkiye Cumhuriyeti’nin “üniter” ve “lâik” yapısı, Devletimizin sonsuza dek var olacağının kilit taşlarını teşkil etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin vatandaşı olma şerefli ayrıcalığına 19 Mayıs 1919’da Samsun’da atılan ilk adım sayesinde kavuştuğumun bilinci içinde bu tarihî adımı atan Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemâl ATATÜRK’ü ve O’nun bütün dava ve silâh arkadaşlarını rahmet, sevgi, saygı ve minnetle anıyorum.
ÖS 9:21 · 19 May 2025