Hangimiz ne kadar akıllı, hangimiz ne kadar deliyiz. Sorunlara, sorunlarımıza çare üretmek, çare bulmak için dönem dönem, akıllıca olan bildiklerimi

Hangimiz ne kadar akıllı, hangimiz ne kadar deliyiz. Sorunlara, sorunlarımıza çare üretmek, çare bulmak için dönem dönem, akıllıca olan bildiklerimizden de uzak kalarak düşünmek gerek. Akıl dışı olmak, tavsiye edebileceğim bir davranış olmasa da, bazen sorunların tek çözümü.

İnsan varoluşundan bu yana daha rahat, mutlu, huzurlu yaşayabilmek adına, yaşamsal deneyimlerinden dersler çıkartmışlardır. Bu dersleri elemelerden geçirip, fayda görülsün diye sonraki kuşaklara dilden dile ya da yazılı olarak aktarmışlardır. Dinlediğim ve okuduklarımın bir çoğundan kendime hisseler çıkarma mutluluğundayım. Her dinlediğiniz ve okuduğunuzu olduğu gibi almak yerine çağınıza uygun güncelleme haliyle algılamanız ise benim önerim olsun.

Günlük yaşam akışımız içinde karşılaştığımız sorunlara çareler ararken, çözümü her yaş kuşağından, her birikimden, her bakış açısından dinlemek gerekli. Hayat bazen çözümleri kendi içinde saklı sorunlar ile önümüze çıkar. Gözlüğünü burnunun üzerine indirip, gözlüğü aramak, çevresindekilerden sorgulamak gibi. Hayatımızın içinden yaşanmış bir anı ile, mizahi tarafını da görerek, gülerek aktarmak istedim.

“Adamın birisinin, arabasının lastiği tam tımarhanenin önünde patlar.
Adam arabayı kenara zor yanaştırır.
Sonraki işlem malum. . .
Kriko, stepne, bijon anahtarı ve tekeri söker.
Ama söktüğü 4 adet bijon, yuvarlanıp yağmur mazgalına düşer.
Mazgal açılır gibi değil, bijonlar görünmüyor bile.
Adam bir sağına bakar, bir soluna bakar, çaresiz kaldırıma çöker.
Olayı en başından beri tımarhanenin demir parmaklıklı penceresinden izleyen bir deli, seslenir;
- Ula salak! Sen ne yapıyorsun orda öyle?
- Sorma birader, lastik patladı ve değiştirirken bijonları mazgala düşürdüm.
- Düşündüğün şeye bak! Diğer lastiklerden birer tane bijon çıkar. Hepsi 3 bijonlu olsun. Seni, lastikçiye kadar idare eder.
Adam hemen denileni yapar.
Ve akıl hastanesindeki deliye seslenir:
- Senin ne işin var tımarhanede?
Cevap müthiştir....
- Biz burada delilikten yatıyoruz kardeşim, salaklıktan değil!..”
Hepimiz akıllıyız, biraz deli, biraz salak olduğumuz kadar...