HABER: DİNÇER KARACALAR
 

Pandemiyle, dünyamız yeni normalini arıyor. Yeni normalin en önemli metaforu “dijitalleşme” olacak. Uzmanların araştırmalarına göre, 2020'den 2023'e kadar geçen 3 yılda, dijital dönüşüme global çapta 7 trilyon doların üzerinde yatırım öngörülüyor. Türkiye'ye ilişkin araştırmalar da, dijital yatırımların hız kesmeyeceğini gösteriyor ve ülkemizdeki CFO’ların  yaklaşık %90’ı dijital dönüşüm yatırımlarına devam etmeyi planlıyor.

Ülkemizin gelecek 5 yıl içinde lojistikte önemli bir konuma gelebileceğini kaydeden TTT Global Group Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları söyledi:

“Türkiye, önümüzdeki 5 yılı iyi değerlendirirse, bölgesel üstünlükleri, üretim gücü, nitelikli işgücü gibi kriterlerle önemli lojistik inisiyatifler alabilir. Üretim ve lojistik gücünü katlayarak arttırabilir. Salgın riskinin azalmasıyla ve uygun şartların sağlanmasıyla, yabancı sermaye yönünü 2006-2012 yıllarında olduğu gibi yeniden Türkiye’ye çevirebilir. Dünyada sermayenin yatırım için aradığı güvenli limanlardan birisi Türkiye olabilir. 2021 yılı, tüm fırsatlara iyi bir başlangıç yapmak için önemli bir çıkış noktası olabilir” dedi.

Lojistik sektöründeki dijitalleşme çalışmaları birkaç yıl ileriye taşındı

Teknolojiyi takip edenlerin daima önde olarak rekabet avantajı sağladığının altını çizen TTT Global Group Başkanı Dr. Akın Arslan, konuşmasına şöyle devam etti:

“Her zaman olduğu gibi yeni teknolojileri en hızlı şekilde adapte ederek yaygınlaştıran ve iş gücünü bu teknolojiye uyum sağlayacak şekilde geliştirenler, sektörde rekabet avantajına sahip olmaktadır. Covid-19’un lojistik alanındaki güncel inovasyon, uçtan uca operasyon yönetimi, gerçek zamanlı ve konum tabanlı nakliye raporlaması vb dönüşümlerin daha hızlı gerçekleşmesini sağladığını ve sektördeki dijitalleşme çalışmalarını birkaç yıl ileri taşıdığını söyleyebiliriz. Nitekim uluslararası pazar araştırma sonuçlarına göre, global lojistik pazarının büyüklüğü 2019 yılında 4,96 trilyon dolar olarak gerçekleştirken, bu rakam 2020’de yaşanan salgının etkisiyle 4,6 trilyon dolar seviyesine gerilemiştir. Bu yıl ve devam eden yıllarda lojistik sektörünün yeniden yükselişe geçmesi ve 2025 yılında lojistik sektörünün 7 trilyon doları aşması bekleniyor ve sektörün büyümesinde de dijital dönüşüm anahtar rolü oynuyor” diye konuştu.

Tırport, 2020’de lojistik sektöründe dijital dönüşümü başlattı

Türk lojistik sektörünün Tırport ile uçtan uca dijitalleştiğini ifade eden  TTT Global Group Başkanı Dr. Akın Arslan, şunları anlattı:

“Türkiye’nin lojistik sektöründeki lider dijital platformu haline gelen Tırport, bölgesel ve global ihtiyaçlar dikkate alınarak, en ileri yazılım teknolojileri kullanılarak yaklaşık 2.5 yıllık bir geliştirme döneminden sonra, 2018 Ocak ayından itibaren sektörün dijital dönüşümüne rehberlik etmeye başladı. Arttırılmış zeka ile güçlendirilmiş teknolojik altyapısıyla, kamyoncuya ve lojistik firmalarına değer yaratacak, verimliliği artıracak ve taşımada güvenliği ön planda tutacak çok sayıda ileri teknolojili dijital ürünü geliştirdik. 2018-2019 yıllarında ülkemizin önde gelen birçok lojistik firması ve büyük yük verenler Tırport’a yoğun ilgi gösterdi. 2020’den itibaren pazarda, lojistik firmalarına, fabrikalara, yük sahibi üreticilere,  ithalatçılara ve kamyoncu kooperatiflerine yoğun hizmet vermeyi sürdürüyoruz. Nitekim pandemiye rağmen, Tırport olarak geçtiğimiz yıl iş hacmimizi %400’ün üzerinde büyüterek, günlük 3 bin kamyon FTL taşımayı platformumuz üzerinden yönetmeye başladık. 2020 yılında Tırport üzerinden yaklaşık 700 bin taşıma yapıldı ve 2021 yılında da büyüyerek yolumuza devam edeceğiz” şeklinde konuştu.