Temsilcimiz Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi 4. maçında evinde Tottenham’ı ağırladı. Avrupa Ligi’nin favorilerinden gösterilen iki ekip, RAMS Park’ta kozlarını paylaştı. Belli başlı sakatları bulunan Tottenham’da teknik direktör Postecoglou rotasyon kararı almıştı ancak kadroya baktığımız zaman genç 2 isim dışında çoğu ya 11 oyuncusuydu ya da dönüşümlü oynayan isimler. Karşılaşmaya Galatasaray öyle bir başladı ki Tottenham sahaya sanki PAF takımıyla çıkmıştı. Ben son dönemde bu kadar ezici üstünlük sağlanılan bir oyun daha hatırlamıyorum Galatasaray’dan. Karşılarında çoluk çocuk var gibi oradan oraya peşlerinde gezdirdiler Tottenham’lıları, ama bir yandan da uyarıydı bu. Çünkü bu tip Premier Lig temposuna girdiyseniz belli bir dakikadan sonra kesilirsiniz, o yüzden bulduğunuzu atacaksınız. İlk yarı 3-1’lik skorla bitti ancak ekranda 8-1 yazsa kimse şaşırmazdı, neler kaçtı neler. Benim maçta en çok düşündüğüm olay değişiklik konusuydu, çünkü bu tip takımlar oyundan düşmez eğer gerekli zamanda gerekli değişiklikleri yapmazsanız bir anda oyun döner. Tottenham’ın bir de kırmızı kart yemesi Galatasaray’ın iyice iştahını kabarttı, ancak oyun anlamında en başından beri düşük olan oyuncuların çıkmaması Galatasaray’ı geriye atmaya başladı. Dakika 69’da Tottenham durumu 3-2’ye getirdi ve tüm hava bir anda değişti. İşte orada herkes “Ya dönerse” kafasına girmeye başladı, Tottenham 10 kişi kalsa da oyundan düşmüyordu çünkü. Icardi, Barış ve Mertens’in oyundan çıkması gerekiyordu, Mertens 73’te çıktı ama daha erken çıkabilirdi. Yunus’un sakatlanması ve Osimhen’in de çıkması istemesi üzerine Barış ile Icardi oyunda kalınca başka değişiklikler yapılsa da tam etki yaratamadı. Son dönemde fizik-kondisyon anlamında eksilerde olan Mauro Icardi böyle yüksek tempo bir maçta oyundan çıkmayıp bir de son dakikalarda prese kalkışınca korkulan oldu; çapraz bağı koparttı ve neredeyse sezonu kapattı. Icardi’ye geçmiş olsun dileklerimizi iletelim, galibiyet sevindirse de sevinci fazla uzun sürmedi maalesef. Ne diyelim artık yapılacak tek şey var, o da bu maçtan gerekli dersleri çıkarmak ve Avrupa Ligi’nde ileri doğru tam gaz devam etmek…