Tarçın, bilimsel olarak Cinnamomum olarak bilinen ağaçların iç kabuğundan yapılan bir baharattır. Kuruduğunda, tarçın çubukları olarak adlandırı

Tarçın, bilimsel olarak Cinnamomum olarak bilinen ağaçların iç kabuğundan yapılan bir baharattır. Kuruduğunda, tarçın çubukları olarak adlandırılan rulo şeklinde kıvrılmış şeritler oluşturur. Bu çubuklar tarçın tozu oluşturmak için öğütülebilir.
Antik Mısır’a kadar uzanan tarçın, tarih boyunca kullanılmıştır. Eskiden nadir, değerli ve krallar için uygun bir hediye olarak kabul edilmiştir.
Tarçının belirgin kokusu ve tadı, sinnamaldehit adlı maddeden zengin olan yağlı kısımdan kaynaklanmaktadır. Bilim adamları, tarçının sağlık ve metabolizma üzerindeki güçlü etkilerinin çoğunun bu maddeden kaynaklandığına inanmaktadır.
Seylan tarçını: “Gerçek” tarçın olarak da bilinir.
Kasia tarçın: Günümüzde daha yaygın olan ve insanların genellikle “tarçın” olarak adlandırdığı çeşit.
Kasia çeşidi, büyük dozlarda zararlı olduğuna inanılan kumarin adlı maddeyi önemli miktarda içerir. Seylan (“gerçek” tarçın) bu konuda çok daha iyidir ve çalışmalar Kasia’ya göre kumarinden çok daha düşük olduğunu göstermektedir.
Tarçın bünyesinde güçlü antioksidanlar bulundurmaktadır. 26 baharatın antioksidan aktivitesini karşılaştıran bir çalışmada tarçın, sarımsak ve kekik gibi “süper yiyeceklerin” dahi önüne geçerek birinci sırada gelmiştir. Tarçın doğal bir gıda koruyucu olarak kullanılabilecek kadar güçlü bir bitkidir.
Tarçın yağının, mantarların neden olduğu solunum yolu enfeksiyonlarını etkili bir şekilde tedavi ettiği gösterilmiştir.
Tarçın, dünyanın en yaygın erken ölüm nedeni olan kalp hastalığı riskinin azalmasıyla bağlantılıdır.
Tip 2 diyabetli kişilerde, günde 1 gram veya yaklaşık yarım çay kaşığı tarçının kan değerleri üzerinde yararlı etkilere sahip olduğu gösterilmiştir. Bu çalışmada tarçın toplam kolesterol, “kötü” LDL kolesterol ve trigliserit seviyelerini azaltırken “iyi” HDL kolesterol sabit kalmıştır.
Daha yakın zamanlarda, büyük bir inceleme çalışmasında, günde sadece 120 mg tarçın dozunun bu etkilere sahip olabileceği sonucuna varıldı. Bu çalışmada, tarçın “iyi” HDL kolesterol seviyelerini de artırdı.
Tarçın, kan şekerini düşürücü özellikleriyle bilinmektedir. Tarçın, insülin direnci üzerindeki yararlı etkilerinin yanı sıra, kan şekerini diğer birkaç mekanizma ile düşürebilmektedir.
İlk olarak tarçının, bir yemekten sonra kişinin kan dolaşımına giren glikoz miktarını azalttığı gösterilmiştir. Bunu, sindirim sisteminde karbonhidratların parçalanmasını sağlayan çok sayıda sindirim enzimine müdahale edip parçalanmayı yavaşlatarak yapar.
İkinci olarak tarçındaki bir bileşik, insülini taklit ederek hücreler üzerinde etkili olabilmektedir. Bu, insülinin kendisinden çok daha yavaş davranmasına rağmen, hücreler tarafından glikoz alımını büyük ölçüde iyileştirir.
Birçok çalışma, tarçının anti-diyabetik etkilerini doğrulamıştır ve açlık kan şekeri seviyelerini %10-29 azaltabildiğini göstermiştir. Etkili doz tipik olarak günde 1–6 gram veya günde yaklaşık 0.5-2 çay kaşığı tarçındır.