Kültür ve Turizm Bakanlığı belgeli 530 oteli, yaklaşık 200 bin yatağı ve 64 kilometrelik sahiliyle Türkiye'nin en büyük turizm destinasyonu olan Antalya'nın Manavgat ilçesinde, 2015 yılından bu yana yapılan yatırımlarla 16 bini örtü altı olmak üzere 20 bin dekarlık alanda tropikal meyve üretimi yapılıyor. 2014 yılında 21 dönümlük serada deneme amacıyla başlanan muz üretimi, bugün 15 bin dekarlık kapalı alanda gerçekleştiriliyor. Muzun yanı sıra ilçede kapalı alanda 'ejder meyvesi' olarak bilinen pitaya, mango gibi bitkilerle açık alanda avokado yetiştiriciliği yapılıyor. İlçede büyük yatırımcılar bu ürünlerin yanı sıra çok çeşitli tropikal üretimler için deneme üretimi yapıyor.

'GELİRDE YÜZDE 462,5 ORANINDA ARTIŞ VAR'

MATSO Başkanı Ahmet Boztaş, ilçenin Side gibi dünyanın en bilinir turizm markalarından birine sahip olduğunu belirterek, "Türkiye'nin en önemli turizm destinasyonlarından biri olan Manavgat, kadim sektör tarımda da son yıllarda büyük bir ivme kazanmaktadır. Son 5 yıldaki gelirlere baktığımızda, tarım sektöründeki gelirde yüzde 462,5 oranında bir artış var. MATSO'ya üye olan iş insanlarına baktığımızda da son 5 yılda yüzde 71 tarım sektörüne olan yatırımlarda artış var" dedi.

'TROPİKAL MEYVE ÜRETİMİ 20 BİN DEKARA ULAŞMAK ÜZERE'

İlçede tarım sektöründeki bu artışın özellikle örtü altı tropikal meyvelerde kendisini gösterdiğini belirten Başkan Boztaş, "Manavgat'ta 2014 yılında muz üretimi sadece 21 dönümken, bugün 2020 yılı sonu itibarıyla devam eden projeler de sonlandığı zaman yaklaşık 15 bin dönüme ulaşacak. Ejder meyvesi olarak bilinen pitayanın, ilçemizde 1 yıl önce sadece 15 dönüm kapalı alanda üretimi yapılıyordu. Şu anda Manavgat'ta ejder meyvesi üretimi yeni projelerle yaklaşık bin dönüme ulaştı. İlçemizde bunların yanı sıra çok ciddi anlamda avokado yatırımları, mango yatırımları devam ediyor. Bölgemizde tropikal meyve üretimi 20 bin dekara ulaşmak üzere. Bu ürünlerden muz ve pitaya örtü altında ama avokado örtü altında değil. Yeni yeni deneme üretimi yapılan 'şadok' diye bir meyve var. Yani üretim alanları her geçen gün artıyor. Bu anlamda baktığımız zaman, yapılan yeni yatırımların da devreye alınmasıyla 5 yıl içerisinde Manavgat tropikal meyve üretiminin başkenti olacak" diye konuştu.

'TALEBE CEVAP VEREMİYORUZ'

Manavgat'ta yetiştirilen avokado ve pitayanın AB ülkelerine ve özellikle Rusya'ya ihraç edildiğini anlatan Başkan Boztaş, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Pitayada çok fazla talep var ama bu talebe cevap veremiyoruz. Bu durumu gören iş insanları özellikle tropikal meyve üretimi için yatırım yapıyor. AB ve Rusya bu ürünleri özellikle pitayayı Uzakdoğu ülkelerinden alıyor. Örneğin Vietnam'dan AB ülkelerine ve Rusya'ya bu ürünler ya uçakla ya da gemiyle gönderiliyor. Uçakla olan sevkiyatlar çok pahalı, gemiyle olanlarda ise sevkiyat süresi çok uzun ve meyve deforme oluyor. Dolayısıyla Türkiye'den gönderilecek olan ürünler birkaç gün içerisinde AB ülkeleri ve Rusya'da market raflarında yerini alarak, tüketiciye taze taze sunulabiliyor."

'KİLOGRAM FİYATINI 60 LİRADAN SATTIK'

Manavgat'ta 'ejder meyvesi' olarak bilinen pitaya üretimi yapan Bünyamin Güler de asıl mesleğinin mali müşavirlik olduğunu ancak tarımsal üretimi her zaman önemli gördüğünü belirtti. Yaptıkları araştırmalar sonucu Manavgat'ta ejder meyvesi yetiştirilebileceğini gördüğünü kaydeden Güler, narenciye bahçesini bozarak sera yatırımı yaptığını anlattı. Ejder meyvesinin mayısın sonunda, haziranın başında diken gözlerinde tomurcuk açmaya başladığını, 15 gün içinde çiçeğe dönüşüp yaklaşık 1 ay sonra da meyve haline geldiğini söyleyen Güler, "Ejder meyvesi toplamda 40- 45 günde bu hale geliyor. Katma değeri yüksek bir ürün hem yurt içi hem de yurt dışı pazarında güzel bir meyve. En son sattığımız ürünlerin kilogram fiyatını 60 liradan sattık. İleriki yıllarda hedeflerimiz ihracatta büyümek. Bölgedeki üretici arkadaşlarla birlikte bir kooperatif veya birlik kurup ürünlerimizi en iyi şekilde pazarlamak istiyoruz. Gelecek yıllarda hem ithalatın önüne geçmek hem de ihracatta daha fazla döviz kazandırmak istiyoruz. Ejder meyvesinin AB ülkelerine ihracatı konusunda ilgili görüşmelerimizi de yapıyoruz. Kapasitemizi belirleyerek ürünlerimizi ihraç etmeye başlayacağız" dedi.

AB ülkeleri ve Rusya'nın bu ürün için en önemli pazar olduğunu anlatan Güler, "Mevcut durumda bu ülkeler bu ürünü Vietnam başta olmak üzere Güneydoğu Asya ülkelerinden alıyor. Ülkeler arasında mesafeler çok fazla olduğu için ulaşım sorunu yaşanıyor. Halbuki biz buradan her an ürün gönderebiliriz" diye konuştu.

'HERKESİN YETİŞTİRMESİNİ TAVSİYE EDERİZ'

Avokado bahçesinde çalışan Arif Erdoğan da “Genel olarak getirisi yüksek bir meyve, iklim olarak da çok uygun. Toprak olsun, hava şartları olsun çok uygun. Herkesin yetiştirmesini tavsiye ederiz. Bahçede 6- 7 çeşit olmak üzere toplamda 450 avokado ağacımız var. Pazar problemi yok, zaten talep çok fazla” dedi.