İşsizlik, çok can sıkıcı, can acıtıcı bir terim.Her anlamda.Hala bu devirde işsiz konumda olan o kadar çok insan var ki.Daha da kötüsü  senelerce okumuş, okulu bittikten sonra bile işsiz kalan binlerce öğrencilerin olması.Kimi iş verenler;çalışan işçi sayısının fazla oluşundan, kimi, çalıştırdığı elemanına maaş olarak yetememekten veya siyasi görüş olarak ayrı düştükleri için işçi almıyorlar malesef.Son söylediğim örnek üzücü ama bizzat başıma geldi.Halbuki görüş göreceli bir kavramdır. Önemli olan işine saygısı, çabası ve emeğidir.Bir de işsizlik sorununun daha da komiği var. 'Biz deneyimli çalışan arıyoruz.’ Yeni mezun olmuş bir öğrenci, işe girmeden, çalışmadan nasıl tecrübe kazanabilir acaba? O kadar çok sinirleniyorum ki bu düşünceye. Halbuki öğrenciler birer parlayan yıldızdır, tabi müsaade edilirse. Algıları açık öğrenmeye meğillidirler.Aslında işe alımlar deneme süreçleri ile (1 hafta) ilerlese, kimin algısı açık, kim bizim işi layığı ile yapabiliyor.Şeklinde olsa belki de işsiz kalan sayımızda bir azalma görülür.

Naçizane fikrim Türkiye, artık sıradan mezunlar yetiştiren üniversite açmayı bir kenara bırakıp, asıl teşviki teknik okulların açılmasına verilmeli ve iş insanlarını üniversite kurmak yerine, kaliteli, donanımlı teknik ve mesleki yüksekokul haline dönüştürülmeli. Aksi takdirde marketlerin kasalarında, işletme mezunlarını, muhasebe servisinde defter yazma görevinde iktisat veya maliye mezunu çalıştıran, grafik tasarım veya başka bir bölüm okuyanları ise AVM’ler  de satış danışmanı olarak görmemiz kaçınılmaz sonumuz olacak. Evet ülkemizde birden çok sorunumuz mevcut.Ama başlarında malesef işsizlik geliyor. O yüzden önce işsizlik sorununa odaklanmalı, bu sorunu ortadan kaldırmalıdır. İşte o zaman suç oranları da fark edilir derecede düşecektir. Çünkü sabahtan akşama kadar çalışan adam, sokaklara dökülmeyecek ve zararlı eylemlerde bulunmayacaktır. Yeni mezun olmuş işsiz binlerce öğrenci, eve ekmek götürecek ebeveynlerin hala iş bulamama sorununu bir an önce  ortadan kaldırmalıyız.