Naçizane aforizma bu yazım; '' ELEŞTİRİ' ye ve YORUM'a maruz kalacak içeriktedir, özgürce eleştirebilirsiniz, yorumlayabilirsiniz.

Atasözümüz diyor ki; '' Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar '

Kovsunlar.

10.cu köyden seslenmeye yine devam ederim.

Gelelim konumuza;

Facebook, ınstagram sosyal medya paylaşımlarımızda boy boy fotoğraflarımızı koyarız.

Halil İbrahim sofrası hazırlarız ‘’ yediklerimizi ‘’ gösteririz.

Kadeh kadeh ’’ şerefe ’’ edip içtiklerimizin havasını atarız.

Kravatlı, takım elbiseli, tişört, şort, mini, ip askılı giydiklerimizi ’’ teşhir ’’ ederiz.

Güneşlendiğimizi, denize girdiğimizi, hangi tatil yerinde isek ’’ konum ’’ göndeririz.

‘’ Şarkılar söyleriz ‘’.

Ne yapıyoruz anbean tik tok ’’ canlı yayın ’’ paylaşırız.

Ama bizleri yangın felaketinden kurtaran 1714 yılında yangın tulumbasını yapan ‘’ GERÇEK DAVUT’’ adını alarak Müslüman olan bir Fransız Mühendisi ve tulumbacıları tanımayız.

Canları pahasına yangını söndürmeye çalışan ve ölen itfaiyecilere gani gani rahmet dilemeyiz hiç bir dua okumayız, minnet duymayız.

Yazık çok yazık ve de çok üzücü. Ama çok geç sayılmayız.

Yangın tulumbasını yapan Gerçek Davut’un ve itfaiye erlerinin ruhlarına bir ’’ el - Fatiha ’’ okuyalım.

Yaşayanlara sağlıklı ömürler dileyelim. Ve sonsuz minnet duyalım.

Not: Fotoğraf googleden alıntıdır { İBB İstanbul İtfaiyesi }