İstanbul

Yönetmenliğini Selçuk Aydemir'in üstlendiği, senaryosunu Sümeyye Karaaslan'ın kaleme aldığı dizinin çekimleri devam ediyor.

Dizi, ölümle burun buruna geldikten sonra büyük bir değişim yaşayan ve ölünce kendisini yıkayacak birini aramaya başlayan gassalin maceralarını konu ediniyor.

"Atatürk II" filmi 24 Mayıs'a kadar seyirciyle buluşacak "Atatürk II" filmi 24 Mayıs'a kadar seyirciyle buluşacak

Yönetmenliğini Selçuk Aydemir'in üstlendiği yapımın senaryosunu ise Sümeyye Karaaslan kaleme aldı.

"Abartılan toplumsal davranışlara tarafsız bir açıdan ışık tutuyor"

Aydemir, diziye ilişkin yaptığı açıklamada, çekimlerin çok keyifli geçtiğini belirterek, "Bir yandan da çok ilginç ve değişik bir deneyim bizim için. Bu kadar gerçekçi bir dünyanın içerisinde komedi yapmak bizim için çok yeni. Ahmet Kural bu konuda kendini denemeyi çok istiyordu. Biraz da onun cesaretiyle bu projeye dahil olduk." dedi.

Hayatın en uç noktalarında da komedi unsurlarının olabileceğine dikkati çeken Aydemir, hikayenin abartılan toplumsal davranışlara tarafsız bir açıdan ışık tuttuğunu söyledi.

Aydemir, senaryonun kendisini çok etkilediğini vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Ahmet Kural'la çalışmak büyük bir konfor. Çalışkanlığı, iş ahlakı vs. bunları geçtim, sürekli arayan bir insan. Bir cümleyi kırk farklı şekilde çalışıyor. O çocukça heyecanı devam ettiriyor olması, herkese sıçrıyor. Fark o zaman ortaya çıkıyor. Sadece 'iş' gözüyle bakmaması, o çocuk heyecanının devam ediyor olması lazım. Ahmet o oyunculardan biri. Bu projede çalışmayı çok fazla istediğim yeni oyuncularla da çalışma fırsatı buldum. Benim için biraz workshop gibi de geçiyor."

"Kültürümüzü farklı coğrafyalara yayabilmek için tabii platformu çok önemli"

Oyuncu Ahmet Kural da diziseverleri farklı bir komedinin beklediğini kaydederek, "Bu fani dünyada, o kara komik olayların dışındaki dünyada da değişik manevi yönden tespitleri var. Gerçekten her cümlesi anlamlı. Bir şeye gülerken 'Ne gülüyorum ben bu duruma?' diye düşünüyorsunuz. Bu durum çok var dizide." şeklinde konuştu.

Kural, hayat ve ölümün bütün insanlığı ilgilendiren bir konu olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

"Selçuk Aydemir, bugüne kadar hep bizim toprağımızın hikayesini anlattı. Bu iş de öyle. Hem bizim kültürümüze hem farklı coğrafyalara ait bir konu. O yüzden biraz da işin bu kısmını gösterelim dedik. Yaşamak ve ölmek arasındaki o ince çizgiyi gösteriyoruz. Bizim kültürümüzü farklı coğrafyalara yayabilmek için tabii platformu çok önemli bir görev üstleniyor. O yüzden de oyuncu olarak şanslıyız ki bu hikayeyi diğer insanlar da izleyebilecek. Çünkü evrensel bir konu. Gülecekler ve gülerken de düşünecekler."

"Güzel bir iş yapıyoruz, umarım karşılığını alırız"

Oyuncu Muharrem Türkseven ise dizide "Ahmet" karakterini canlandırdığına değinerek, "Ahmet karakterinin hayata başkaldıran özellikleri var. 'Sadece kadın temizlik yapamaz erkek de yapabilir, sadece kadın çocuk bakamaz erkek de bakabilir' diyor. Şöyle bir cümlesi var: 'Çocukların en güzel zamanlarında yanlarında olmayı kadınlara kaptırmışız'. Ben de sosyal yaşantımda biraz böyleyimdir." şeklinde konuştu.

Daha önce denenmemiş bir işe imza attıklarının altını çizen Türkseven, sözlerini şöyle tamamladı:

"Gerçekten bazı setlere koşarak gidersin. Bu set benim koşarak geldiğim bir set oldu. Seyirciler muhakkak bu işi izlesin. Çünkü çok değişik bir iş oldu. İçinde komedi, mizah, kara mizah var. Dramatik yapısı çok güçlü. Seyirci her izlediğinde başka bir şey hissedecekmiş gibi geliyor. Bu anlamsa senaristimiz Sümeyye Hanım'ın eline sağlık. Güzel bir iş çekiyoruz. Güzel bir iş yapıyoruz, umarım karşılığını alırız."

Gelecek aylarda tabii platformunda izleyiciyle buluşması beklenen dizinin konusu şöyle:

"Kimi zaman kimsesiz insanların cenazesini yıkayan Baki, onlar gibi olmamak için çabalamaya başlar. Hayatı boyunca uzak kaldığı şeylerle yüzleşir: Sosyalleşmeyi, evlenmeyi, toplum içine karışmayı deneyimler. Fakat 30’lu yaşlarına kadar bilinçli uzak durduğu şeyler onun için gerçekten de anlamsızdır. Instagram için sürekli fotoğraf çekilen gençler, sırf adet yerini bulsun diye yapılan evlilikler, arkadaş çevresinde söylenen pembe yalanlar onun için saçmadır. Kendisini yıkayacak birilerini bulma telaşı ile giriştiği bu yolda toplumu objektif bir gözle inceleme imkanı bulur. Bu yolculuğun sonunda ise geçmişinde yaşadığı büyük travmalarla yüzleşerek, yaşadığı kaygının temelinde ölüm korkusunun olduğunu keşfedecektir."

Kaynak: AA