Ne olursan ol, gel diyemem, asgari seviyede de olsa insan olmanın gerekliliklerine hâkim ve yaşantına, uygulamalarına, tavır, davranış ve hareketlerine uyarlamış isen gel, memnuniyet duyarız.

Akılcı ve vicdani, bilim, kültür, medeniyet kapsamında, birlik ve beraberce her sorunun üstesinden gelinebilir mottosu ve inancında, eminliğindeyiz, hemfikir isek gel, memnuniyet duyarız.

Kimin yakını, kimin adamı, kimin taraftarı, kimin yandaşı olduğunun zerrece değeri yoktur. Kadın, erkek, genç, yaşlı, doğulu, batılı, esmer, kumral, sarışın, beyaz tenli gibi tanımlamalarda bu manada birkaç saniye düşünmek de zaman ve enerji israfıdır, yarenliği, sözü sohbeti, şakayı çok severiz de, komik olmayalım, gel, memnuniyet duyarız.

Seçtiğin meslek ve yaptığın işinde çokça ehemmiyetli bir etkisi olmaz. Bedenen ya da beyin gücünü kullanarak üretiyorsan, tüm insan ilişkilerinde ön yargısız insan kimliğinle öne çıkıp insanı insan olarak görüp kucaklıyorsan, emek ve üretimi önemsiyorsan gel, memnuniyet duyarız.

İstediğin partiye üye olabilirsin, çalışmalarına da katılabilirsin, dernek, vakıf çalışmalarının içinde olup üye ya da yönetici vasfınla aktif faaliyetler içerisinde de olabilirsin, gel, memnuniyet duyarız.

Din, inanç konusunda tek söz edemem, sorgulama ya da irdeleme yapmam insani değil. Akılcı ve etik koşullarda neye inanıp ne şekilde ibadet yaparsan yap, baskı, vahşet, akıldışılık yok ise sadece kendi tercihin der saygı duyarız, gel, memnuniyet duyarız.

Uzun, kısa, şişman, zayıf, güzel, yakışıklı, alımlı, albenili gibi somut tanımlamaların tamamıyla dışındayız, hatta zengin, fakir, kariyerli, makam mevki sahibi olman ya da beden gücünle emek vererek çalışanlardansın, önemsiz bir detay, gel, memnuniyet duyarız.

Atatürkçü, Kemalist, Mustafa Kemal’ci, başöğretmen, başkomutan, kahraman, Gazi Mustafa Kemal Atatürk dehalığına inanmış isen, tanımlamalarda ki farklılık ayrıştırma sebebimiz değil, olamazda, gel, memnuniyet duyarız.
Atatürkçüyüz, bilim, sanat yanlısı, ezberlerden uzak, üreterek ve çalışarak, yaptığımız işi en iyi, en güzel yapma gayretinde olan bireyler, fertleriz, her birimizin yaşadıkları, deneyimleri, tecrübeleri de farklı farklı olacaktır ve doğaldır. Atatürkçüler olarak doğal olduğuna inandığımız çok önemli bir tespitimiz ve gerçeğimiz de var. Yüz yıl öncesinin darmadağın olmuş bir vatan ve perperişan haldeki insanlar, halktan, Türk milletini yoktan bir araya getiren, o günlerin menfi koşullarını ve yokluğunu önemsemeden Türk olma şuurunu kendisine ve ordusuna, halkına siper eden Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hayranı, taraftarı, yoldaşı, ışık tuttuğu yolda ilkeleri ve doğrularıyla yürümeye kararlı insanlarız, gel memnuniyet duyarız.

İyi, güzel, doğru olan her şeyi Atatürk mü yaptı? Diye aklından geçiriyorsan, üzücü bir durumdur. Gazi Mustafa Kemal Atatürk Osmanlının son yıllarında subay vasfıyla cepheden cepheye savaşlara katılmış, birlikleri ve orduları yönetmiş bir komutandır. Osmanlının son yıllarındaki gidişat katmerli yıkılış hallerinden kendisi ve Türk Milletinin istiklali için ant içmiş birbirinden akıllı ve değerli silah arkadaşlarıyla ve bu uğurda canlarını vermiş askerimiz, neferlerimizle, eziyet ve yokluk yaşamış halkımız, ecdadımızla birlikte çaba göstermiş, uğraş vermiş, mücadele etmişlerdir ve günümüzün, 100. Yılını kutladığımız Cumhuriyetimizi kurmuşlardır. Uzun uzadıya yazmadan, takıntılı olduğun bir mesele kalmadıysa gel, gel ki, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ışığıyla ATATÜRKÇÜYÜZ şemsiyesi altında güçlerimizi birleştirelim. Atatürkçüyüz diyerek her insanımızı cumhuriyetimizin ikinci yüz yılına bilim, sanat, kültür çalışmalarında da, tarım, sanayi ve teknoloji çalışmalarında da en başlarda yürütelim.

ATATÜRKÇÜYÜZ Demek siyasi ve politik bir sınıflandırma, tanım değildir, her Türk için yaşam biçimi, yaşamın kendisidir.

29 Ekim 2023 tarihinde Cumhuriyetimizin 100.yılını büyük bir coşkuyla kutlayacak ve sonrasında müreffeh ülkeler seviyesine ulaşmak için geçmek için, fark atmak için var gücümüzle çalışacağız. Cumhuriyetimizin 2.yüzyılı bittiğinde, kutlamaları yapanlar arasında bizler olmayacağız, ekseriyetle olmayacağız. Ne mutlu ne büyük övünç kaynağıdır ki neslimiz “ATATÜRKÇÜYÜZ” inancı ve iradesiyle eksik bıraktığımız, yarım yamalak bıraktığımız bu yolculuğu tamamlayacaklar inancıyla bu dünyaya veda edeceğiz.