Kişilik; bana göre hem çok kolay hemde çok zor bir yolculuktur. “Kişi kendinden bilir işi” atasözü boşu boşuna söylenmemiştir. Kişilik; bana göre bebeklikten itibaren yol alan, aile, eğitim ve yetiştirme düzeni içerisinde yapılanıp şekil alan bir döngüdür. Bazı çocuklara çok küçük yaşlarda verilen sorumluluk duygusu onun olgunluğunu öne almaktır. Buna keza bir diğer çocuk vardır ki siz ona sorumluluk veremezsiniz o kendisi söke söke alır.Bir öteki  çocuk ise ne verirseniz verin asla almaz.Kendi bildiğinden şaşmaz. Peki bu üç model çocuğu da anne babalar yetiştiriyor fakat ne yaparsan yap karakterler devreye girdiğinde anne baba devre dışı bırakılıyor. Gelelim sorumluluk verildiğinde alan çocuğa.Yumuşak başlıdır.Aile eşrafını,eşini,dostunu güzellikle çekip çevirerek,sahip çıkıp sorumluluk yükünü tamamen kendine yükler. Bir de bunun tam tersi olan, kaba saba, çok sesli, zoraki, hiddetle ve şiddetle baskın karakterle sorumluluk misyonuyla yöneten çocuklar vardır. Gelelim sorumluluk duygusunu kendinde çok fazla bilen  ve bunu taşımakta kendini mecbur hisseden,vermesen de söke söke  alan çocuğa. Bu çocuklar önce ailede ters giden çarpışık ilişkilerden veya sorumsuz aile büyüklerinden alkolik baba,sorumsuz ya da çaresiz anneden,kavgadan, dövüşten etkilenip ipleri ben ele alayım dediklerinden dolayı malesef ki sorumluluk misyonunu kurtuluş olarak seçen, tamamen kendilerini gönüllü adayı  olarak  üslenirler. Ya üçüncü model çocuğumuz ne verirsen ver asla almazlar.
Sebebi ise asıl anne babadır.Çocuğu görmezden gelip,yokmuş gibi davranıyorlar.
Ya da “sen dur  çocuğum,sen yapamazsın küçüksün  beceremezsin ben yapayım.
Sen onu bilmiyorsun sus konuşma, karışma. Çocuklar karışmaz “dedikçe çocuklar da “bana ne?Ben bilmem, ben yapamam, ben karışmam ya da aman annem babam nasıl olsa yapıyor" diyerek hiç bir şekilde sorumluluk ve el becerisini,beyin gücünü geliştirmeyi istemediğinden bir kenara bırakıp ya oyunla yada yaramazlık yaparak boş boş  zaman geçiyor. Daha sonra da büyüdüğünde hiç bir işe yaramaz varla yok arası yaşam savaşı vermeye  çalışıyorlar. Bundan önce çocuğu devre  dışı bırakan  anne babalargün geldi devran döndü. Çocuk büyüdü ve aile büyükleri devre dışı oldu. Devirdaim yaşandığında  anne babaya, baba da anneye sorar bu çocuk kime çekti? “Kime çekti acaba” demekten kendilerini alı koyamıyorlar. Fakat çok geç kalınmıştır artık. "Yapma kulum bulursun zulüm" tam da bunun için söylenmiş bir ata sözümüzdür.
Sevgiyle kalın
Editör: TE Bilisim