İSTANBUL - Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Kurulu'nun üçün toplantısı, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum'un başkanlığında gerçekleşti. Bakan Kurum, “Marmara hepimizin diyerek toplamda bir aylık temizleme çalışması sonucunda 11 bin metreküp mülsilajı toplayarak bertaraf ettik” dedi.


 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla oluşturulan Marmara Denizi Eylem Planı Koordinasyon Kurulu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum başkanlığında Cumhurbaşkanlığı Dolmabahçe Ofisi'nde üçüncü kez toplandı.


 

Toplantıya, Çevre ve Şehircilik Bakan Yardımcısı Mehmet Emin Birpınar, İçişleri Bakan Yardımcısı İsmail Çataklı, Sağlık Bakanı Yardımcısı Prof. Dr. Sabahattin Aydın, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Hasan Büyükdere, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Türk Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Seyir, Hidrografi ve Oşinografi Daire Başkanı Deniz Albay Hakan Kuşlaroğlu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz, Bursa Valisi Yakup Canbolat, Balıkesir Valisi Hasan Şıldak, Tekirdağ Valisi Aziz Yıldırım, Yalova Valisi Muammer Erol, Çanakkale Valisi İlhami Aktaş, Türkiye Bilimler Akademisi Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Şeker, TÜBİTAK-MAM Başkanı Vekili Ahmet Yozgatlıgil, İTÜ Su Bilimleri Fakültesi Dekanı Melek İşinibilir Okyar, Marmara Belediyeler Birliği ve Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Çanakkale Belediye Başkanı Ülgür Gökhan ile ilgili kurum temsilcileri katıldı.


 

Marmara Denizi Stratejik Planı'nda 18 stratejik hedef, 43 ana faaliyet, 130 alt faaliyet belirlediklerini açıklayan Kurum, Marmara Denizi'nin özel çevre koruma bölgesi olarak ilan edilmesi için çalışmalarını tamamladıklarını dile getirdi.


 

“DOĞAYA ZARAR VEREN TEK BİR LİTRE SUYA DAHA TAHAMMÜLÜMÜZ YOK”


 

Bakan Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın onayıyla yakın zamanda bu tarihi kararın milletle paylaşılacağını belirterek, "Yine üniversitelerimizle birlikte Noktasal Kaynaklı Kirliliğin Tespiti Projesini yapacağımızı ifade etmiştik ve 445 tesisi yerinde inceledik ve gerek iyileştirilmesi gerek bakım onarımı gerek azot, fosfor giderim revizyonu noktasında yapılması gerekenleri ortaya çıkardık. Bu da önemli bir çalışmaydı. Önemli bir veriydi ki bundan sonra atacağımız adımlar da aslında bu veriler ışığında olacaktı. Bu çalışma bütün Marmara'da 445 arıtma tesisinde bitirildi. Bundan sonraki süreçte aslına bakarsanız doğaya zarar veren tek bir litre suya daha tahammülümüz yok. Anlayışımız bu ve çalışmalarımızı bu çerçevede sürecimizi yürüteceğiz" diye konuştu.


 

“1 MİLYON 200 BİN VATANDAŞ ATIK SUYU YENİDEN KULLANABİLECEK”


 

Hedefin, havzada arıtılan atık suların yüzde 46'dan 2024'e kadar yüzde 100'e ulaştırmak, yüzde 3,2 olan arıtılmış atık suyun yeniden kullanım oranının da 2023 yılında yüzde 5’e çıkarmak olduğunu dile getiren Bakan Kurum, bu sayede Marmara Bölgesi'nde her 1 milyon 200 bin vatandaşın atık suyunun yeniden kullanılabileceğini ifade etti.


 

Gebze Teknik Üniversitesi ve Gaziantep OSB ile ortaklaşa yürütülen proje kapsamında tekstil boyahanelerinde oluşan atık sularda renk ve tuz giderimi sağlayan bir prototip geliştirdiklerine dikkari çeken Kurum, bu projeyle tekstil sektöründe su kullanım miktarının azalabildiğini ve arıtılmış atık suların yeniden kullanılmasını sağlayabildiğini anlattı.


 

“11 BİN METREKÜP MÜLSİLAJI TOPLAYARAK BERTARAF ETTİK”


 

Murat Kurum, çalışmanın tamamen milli bir üretim olduğunu ifade ederek, projeyi önce Marmara daha sonra ise tüm ülkede kullanmayı planladıklarını söyledi. Ulusal Deniz İzleme Programı ve MARMOD FAZ II Projesi çalışmalarının aralıksız sürdüğüne değinen Bakan Kurum, "Şu an 207 noktada 200 kilometreyi aşan tarama ile denizin ilk 80 metresinde taramalarımız devam ediyor ve yaz ayları başında 10-25 metre derinlikte görülen silaj tabakaları artık eylül ayında görülmedi. İşte Haziran'daki müsilaj tablosu ve Eylül başı itibariyle baktığınızda herhangi bir müsilaj denizimizde gözlenmiş değil. Tabi çok önemli bir süreç yürüttük. Bütün bölgemizde seferberlik ilan ederek Marmara hepimizin diyerek toplamda bir aylık temizleme çalışması sonucunda 11 bin metreküp mülsilajı toplayarak bertaraf ettik. Bunu sivil toplum örgütlerimizle, belediyelerimizle yaptık. Tüm Türkiye'den belediyelerimizin desteğiyle bu süreci yürüttük ve şimdi denizlerimiz, kıyılarımız tertemiz ve bu manada herhangi bir olumsuzluk tespit etmedik" diye konuştu.


 

“118 MİLYON LİRA İDARİ PARA CEZASI UYGULANDI”


 

Marmara Bölgesi'nde ayrıca 2 bin 910 yüzme suyu numunesi için yapılan analizlerde herhangi bir olumsuzluğun tespit edilmediğini anlatan Kurum, Marmara Denizi'nde kıyısı olan illerde 12 bin 865 kara kökenli kirletici, 75 bin 411 deniz aracı olmak üzere toplam 88 bin 276 denetim gerçekleştiğini ve denetimlerle 834 işletmeye, 99 deniz aracına toplamda 118 milyon lira idari para cezası uygulandığını aktardı.


 

Marmara Denizinde Müsilajın Uzaktan Algılama Projesini başlattıklarını dile getiren Kurum, Bu yıl Marmara ve Susurluk Havzalarında bulunan 7 ide toplam 53 proje kapsamında 128 bin dekar araziyi Modern Sulama Sistemleri ile sulamak için yüzde 50 hibe desteği verdiklerine değinen Kurum, şu anda organik ve iyi tarım uygulamaları yapan bin hektarı 2024 yılında 10 bin hektara çıkaracaklarını vurguladı.


 

AVCILIKLA ELDE EDİLEN SU ÜRÜNLERİNİN DÖKME OLARAK FABRİKALARA NAKLEDİLMESİ YASAKLANDI


 

Marmara Denizi’nden avcılık yoluyla elde edilen su ürünlerinin dökme olarak balık unu ve balık yağı fabrikalarına nakledilmesi yasakladıklarını, Adalar Bölgesi'nde başlattıkları yapay resif projesiyle kaçak ve yasak avcılığı engelleyerek biyoçeşitliliği koruduklarını hatırlatan Kurum, şu ana kadar 50 bin metrekare çıkardıkları hayalet ağları 2024'e kadar 150 bin metrekareye çıkarıp bertaraf etmeyi hedeflediklerini kaydetti.


 

Marmara’da bu tür problemlerin bir daha yaşanmaması için gereken tüm çalışmaları ve iş planlarını tamamlayacaklarını anlatan Kurum, konuşmasını şöyle tamamladı:


 

"Bizim, Marmara hepimizin diyerek başlattığımız bir süreç var. Bugün ortaya koyduğumuz bir stratejik plan var. Bu stratejik planda tüm iller bazında yapılacak işler, işlemler bugün karara bağlanmış durumda. Bundan sonraki süreçte 6 ayda bir periyotlar çerçevesinde bu iş planına uygun bir şekilde gerek belediyelerimizin gerek valiliklerimizin gerek bu noktadaki sanayi kuruluşlarının yaptığı işlerin takibini yapacağız. Bakanlıklar olarak da bu işe her türlü desteği vereceğiz ve gerekli adımları atıyor olacağız."