Haber: Damla Oya Erman
Günümüzde yapay zeka hemen hemen her alanda karşımıza çıkıyor. Dünya genelinde birçok şirket bu teknolojiyi sistemlerine entegre ederken, geliştiriciler yeni kullanım alanları arayışındalar, hem olumlu hem de olumsuz amaçlarla.
Bazı uzmanlar, yapay zekanın insanlığın sonunu getirebileceğini savunuyorlar, diğerleri ise onun insanlığı kurtarabileceğini düşünüyorlar.
Ancak dijital çağın öncülerinden biri, sadece zamanın göstereceğini söylüyor
Paul McEnroe, elli yıl önce IBM'de Universal Product Code (UPC) olarak bilinen barkodu ve bunları okuyan tarayıcıyı geliştiren ekipte öncü bir rol oynadı. Barkod, süpermarketlerde ve perakende mağazalarda satılan hemen her üründe kullanılan bir teknoloji ve dünya genelinde ekonomik refahın ve günlük yaşam kalitesinin artmasına katkıda bulundu.
McEnroe'ya, yapay zekanın insanlığın sonunu getirebileceği veya uzun vadede insanlığa fayda sağlayabileceği konusundaki görüşünü sorduk. O da sadece zamanın ne göstereceğini bilebileceğimizi söyledi.
McEnroe, barkod projesinin başında çalışmadan önce 1960'larda IBM araştırma laboratuvarında çalışıyordu. Şirketin o dönemde "ayakkabı kutusu" olarak adlandırdığı küçük bir bilgisayar üzerinde çalıştıklarını hatırlıyor. Bu bilgisayar, konuşma tanıma ve satranç oynamayı öğrenmeye çalıştıkları bir deney idi.
McEnroe, günümüz bilgisayarlarının ne kadar güçlü olduğuna dikkat çekiyor ve milyonlarca, milyarlarca hatta trilyonlarca talimatı kısa bir süre içinde işleyebildiklerini belirtiyor. Bu nedenle, bugünkü yapay zekanın oldukça etkili olacağını düşünüyor.
Ancak McEnroe, yapay zekanın insanları aldatmak için deepfake'ler oluşturmak için kullanılmasından kaygı duyduğunu ve bu durumu "ciddi bir sorun" olarak nitelendirdiğini söylüyor.
McEnroe, bu ayın başlarında yayınlanan "The Barcode: How a Team Created One of the World's Most Ubiquitous Technologies" adlı kitabında, UPC'nin geliştirilme sürecini detaylı bir şekilde anlatıyor. Kitap, Silicon Valley Press'te ve kitap satılan her yerde bulunabilir.