ANKARA, (DHA)- SİNOP E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda 3 bin 500 metrekare alana sahip tekstil atölyesinde hükümlülerin imal ettiği ürünler, Türkiye'nin dört bir yanında satışa sunuluyor. Burada kalfalık, çıraklık ve ustalık belgeleri alan hükümlüler, meslek sahibi oluyor.
Hükümlülerin istihdama yönelik meslek edindirilmesi ve mevcut mesleklerinin geliştirilmesi amacıyla faaliyet gösteren Adalet Bakanlığı Ceza İnfaz Kurumları ile Tutukevleri İşyurtları Kurumu, ülke genelindeki birçok hükümlüye meslek öğretiyor. Sinop E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu'nda hükümlüler için hazır giyim sektöründe meslek eğitimi verilen tekstil atölyesi faaliyet gösteriyor. Kurumun kapalı bölümdeki bin metrekare alanda öz kaynaklarla oluşturulan atölyede hükümlüler tarafından mont, pantolon ve gömlek, açık bölümünde ise kamu-özel sektör iş birliğiyle kurulan 2 bin 500 metrekare alanda da gömlek üretimi yapılıyor.
HÜKÜMLÜLERİN YENİDEN TOPLUMA KAZANDIRILMALARI AMAÇLANIYOR
Büyüklüğü, üretim kapasitesi, teknik alt yapısı bakımından işyurtları bünyesindeki en büyük hazır giyim atölyelerinden biri olan atölyede, her yıl yüzlerce hükümlü ve tutukluya tekstil üretiminin kalıp, kesim, dikim, ilik açım, düğme dikim, ütü, katlama, ambalajlama gibi birçok aşamasında mesleki eğitim veriliyor. İmal edilen tekstil ürünleri ise Türkiye'nin dört bir yanında satışa çıkarılarak ekonomiye katkı sağlanıyor hem de nitelikli ara eleman olarak yetiştirilen hükümlüler meslek sahibi oluyor.
'TEMİZ BİR SAYFA AÇMALARINI TAVSİYE EDİYORUZ'
Sinop E Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürü Abdulhamit Denizci, kurumda hükümlü ve tutuklulara yönelik farklı iş kollarında eğitimler verildiğini ve üretim yapıldığını söyledi. Amaçlarının hükümlülerin toplum ile bütünleşip suçtan uzak durarak dışarıdaki yaşamlarını kolayca sürdürmeleri olduğunu belirten Denizci, "Hükümlüyü çağırıp dinliyoruz, yoksa bir mesleğe yönlendiriyoruz. Hatta hangi mesleği öğrenmek istediğini, kendisini ceza infaz kurumunda nasıl geliştirmek istediğini soruyoruz. Burada öğrendiği meslek ve sanatı sürdürerek, kendi işlerini kuran veya başka iş yerlerinde öğrendiği meslek dalında çalışan bir çok hükümlümüz var" dedi. Hükümlülerin ceza infaz kurumundan çıktıktan sonra bu şekilde topluma daha kolay adapte olduklarını vurgulayan Denizci, "Diyoruz ki; geldin, geçmişi unut. Temiz bir sayfa aç Bugünü güzel bir şekilde sana yaşatalım ki yarına umut olsun. Bu sloganla onların istihdamını sağlıyor ve tahliye ediyoruz" diye konuştu.
'KENDİME ATÖLYE AÇMAYI DÜŞÜNÜYORUM'
Tekstil atölyesinde çalışan hükümlülerden R.K., böyle bir imkanı sundukları için Adalet Bakanlığı'na teşekkür etti. Ceza infaz kurumunda meslek öğrendiğini, bunun da kendisine büyük katkı kattığını belirten R.K., şunları söyledi:
"Dışarıda çalışmak nedir bilmiyordum. Ama burada disiplinli çalışmanın ne olduğunu anladım. Dışarı çıktığımda, hayatımı bu şekilde idame ettireceğim. Sabretmeyi öğrendim. Çalışmak eskiden bana zevk vermezdi. İşyurtları meslek edinmemi sağladı. Belki işyurtları ile karşılaşmasaydım, dışarıya çıktığımda tekrar suç işleyebilirdim. Ama şimdi öyle bir düşüncem yok. Dışarı çıktığımda mesleğim var ve bunu sürdürebilirim. Hatta aklımda planlar var. Kendime atölye açmayı düşünüyorum. Ailemiz, meslek öğrendiğimiz için gurur duyuyor. İlk geldiğim dönem ile şu anı kıyasladığım zaman, kendimi çok farklı bir yerde görüyorum. Burada işi çok iyi öğrendim, bu işin ustası oldum, ustalık belgesini de aldım. Benden sonra gelenlere de öğretebiliyorum. Allah izin verirse, ceza infaz kurumunda öğrendiğim mesleği dışarıda icra edip burada tanıdığım, tahliye olacak arkadaşlara ekmek kapısı açmak istiyorum. Bu konuda Adalet Bakanlığı'na, işyurtlarına, bütün emeği geçenlere devletimize, milletimize, herkese çok teşekkür ediyorum."
'ŞU ANDA İKİNCİ ÜNİVERSİTE OKUYORUM'
Hükümlülerden B.G. de ceza infaz kurumunda verilen eğitim ve desteklerle üniversite bitirdiğini söyledi. Buradaki yaşantısının kendisi hayatı için bir dönüm noktası olduğunu ifade eden B.G, "İlkokul mezunuydum. Burada ortaokul ve liseden sonra bir üniversitede turizm bölümünü dışarıdan bitirdim, şu anda da ikinci üniversite olarak ilahiyat okuyorum. Burada eğitim konusunda hiçbir engel yok. Birçok belge aldım, sosyal aktivitelere katılıyorum. Adalet Bakanlığı İşyurtları, bana çok şey kattı. Ayaklarım üzerinde durabilmeyi, toplumda sağlam bir birey olabilmeyi, ceza infaz kurumundan çıktığım zaman alnım açık bir yere girip rahatlıkla çalışabilmeyi öğretti. Yeni gelen arkadaşlarımıza elimden geldiği kadar bu işi öğretmeye çalışıyorum. Onların o geçmişi yaşamamaları için, bir meslek sahibi olmaları için elimden geleni yapıyorum" diye konuştu.
'BAŞARILI OLDUĞUMUZA İNANIYORUZ'
Tekstil atölyesinde çalışarak hem üretim yapıp ekonomiye destek olduklarını hem de meslek edindiklerini belirten U.Ç. ise "Burada çalışıyoruz. Devletimize, milletimize katkıda bulunmaya çalışıyoruz. Bize gelen bütün malzemeler, işyurtlarında üretiliyor. Diğer cezaevlerinde bizim gibi kader mahkumu arkadaşlarımız orada çalışarak, bizim gibi uğraşarak işyurtlarının, Adalet Bakanlığı'nın katkısıyla üretiyor. Öğrendik, şimdi yeni gelen arkadaşlarımıza aynı desteği vermeye, öğretmeye çalışıyoruz. Başarılı olduğumuza inanıyoruz. Adalet Bakanımız sağ olsun" ifadelerini kullandı.
