Saat geceye birkaç dakika var. Yine geldin aklıma! Adeta üzülmek, kahrolmak için şehrin hüzne boğulmasını bekliyor gibiyim. Gece dile gelse en çok bana kızardı. Olmaman benim için en doğrusu sanıyordum. Sen yanımdayken!

Şu ara sadece durup durup gözlerim doluyor. Çok tuhafmış, insan ellerini tutan ellerin kıymetini; avuçlarından kaymadan anlayamıyormuş. 

Acıya kurulmuş, saatlerim. Yelkovan akrebe, akrep yelkovana tutuklu. Transtayım seni severken, başka bir işim yok sanki sadece seni sevmeliymiş gibiyim.

Geçmiyor. İnan geçmiyor! Gülünce kaybolan gözlerine mi özlemim? Sinirlenince terleyen ellerine mi? Yoksa sevince sıcacık olan kalbine mi? 

İnan bilmiyorum. Tek bildiğim; Dayanamadığım. Özeti ise özledim! Ne hale geldiğim; bende bile soru işareti. Merak edip soramadığın; deli gibi özlediğin oldu mu hiç? Kıskançlıktan delirip, tek bir cümle kuramadığın oldu mu peki? 

Gel ve bir şey yap! Aklım sussa, kalbim bağırıyor. Nereye ve kime gidersen git! Gelme hiç istersen. Aklıma bu kadar çok geldikten sonra; nereye gidersen git! Kaybolacaksın yine bende. Olsun diyorum ya: Beklerim yine de aptal gibi! Zaten seni sevmek başlı başına aptallık değil miydi? 

Herkesin gitmek için geldiği bu yerde; sen biraz erken gitmedin mi? Her giden bir şey götürecek. Gidişler boğazımda düğümler biriktirecek. Bir çaresizliğin kıyısında ve güneşi biraz olsun görebilmenin umuduyla savrulup gidecek. Hayallerim, beni sende perçinleyecek.

Acı çekiyorum. Hani yaşamıyor olsan; “Kader” derdim de değil! Dizide ne de güzel söylemişti. “Buradasın. Dokunamıyorum. Çok saçma.” Aslına bakılırsa her şeyi özetlemiş. Başlı başına saçmalık tüm bu yaşananlar. 

Kangren olan bir kol gibiydin bende. Kesip atmasam ölecektim. Kaybetmekten korktuğum kolum muydu? Yoksa insanların gözünde eksik görünecek olmam mı? Onların bakışları bu kadar önemli olmamalıydı. Onlar yaşamıyordu benle ve benim içimdeki senle.

Bencillik ediyordum sanki. O kangren parçayı atmalıydım. Artık kurtulmalı ve kalanımı kurtarmalıydım. Yoksa ben! Aşk dediğim duygumu, bencilliğimin kılıfı mı seçmiştim? Ne bencillik ama; aşka sıkı sıkıya bağlı. Ne bencillik ki aşkın ruhu olmaktan ileriye gidememiş. Yazık!