Öncelikle bilinmeyenlerinizle bizlere kendinizden bahseder misiniz?
1997 yılında İstanbul Ümraniye ‘de doğdum. Aslen Diyarbakır Erganiliyim. Çocukluğumun büyük bir bölümünü Diyarbakır’da geçirdim. Eğitim hayatımın büyük bir bölümünü de yine Diyarbakır’da tamamladım. Daha sonra da İnönü Üniversitesi Devlet Konservatuarı Türk Halk Müziği bölümünden mezun oldum. Şu anda ise Diyarbakır Bismil’de öğretmen olarak hayatıma devam ederken bir yandan da sahne ve single çalışmalarıyla müzikal yaşantımı sürdürüyorum.
Müziğe ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?
Müziğe ilgim çok küçük yaşlarda başladı. Aslında bu konuyla ilgili hatırladığım en eski görüntü babaannemin o zamanlar vitrin dediğimiz dolabından bulduğum bir flütü çalmaya heveslenmem ve kendimce ezgiler çalmaya başlamamdı. O günden bu yana müzikten vazgeçmedim ve hep hayatımın merkezinde oldu ve sanırım yaşamım son bulana kadar da hayatımın merkezinde olmaya devam edecek.
Yeni çalışmanız hayırlı uğurlu olsun, projenin oluşumunu anlatır mısınız?
Öncelikle teşekkür ediyorum hem size, hem de bu süreçte var gücüyle çalışan Müzik Ölmez ailesine... Bu benim 4. single çalışmam. Dön Desem, Göçmen Kızı, Sevin Yar’dan sonra son çalışmamız Ölem Ben’i bir ay önce yayınladık. Bu süreç aslında benim için çok güzel ve özeldi çünkü Orhan Ölmez ile çalışmanın benim için büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Tabi onunla beraber çalışmamıza vesile olan Turgay Ceylaner ve Hamit Aydeniz’in de bu işte katkıları çok büyük. Bu işin en yükünü onların sırtladığını söyleyebilirim. Tüm stüdyo kayıtlarını, aranjesini ve görüntü kayıtlarını yaptılar ve çok güzel bir iş çıkardılar. Buradan da tekrar onlara çok teşekkür ediyorum.
Otokontrolü müsünüz yoksa hatalar yapar mısınız?
Aslında bakarsanız otokontrollü biri olmakla beraber bunu bazen abarttığımı bile düşünüyorum. Bu da bazen hayatı akışına bırakma ve anı yaşama konusunda beni ketliyor diyebilirim ama tabi günün sonunda otokontrollü olmak, olmamaktan daha güvende hissettirdiği için bu durumdan memnunum diyebilirim.
Başarılı bulduğunuz yorumcular kimler kimleri severek dinliyorsunuz?
Halk müziğimizin büyük ustaları Neşet Ertaş, Arif Sağ, Erdal Erzincan gibi isimlere başarılı bulduğum Gülten benli ve Sevcan Orhan’ı da ekleyebilirim. Diğer yandan Türk Pop müziğinin duayeni olan Sezen Aksu’yu da zevkle takip ettiğimi ve dinlediğimi söyleyebilirim. Son zamanların popüler isimlerinden olan Sıla’yı da çok beğeniyorum. Ve tabii ki Orhan Ölmez de şarkısını gururla seslendirdiğim çok severek dinlediğim isimlerden…
Müzikte hızlı tüketim devrindeyiz. Maalesef artık hit şarkı çıkmıyor. Sadece popüler oluyor şarkılar ve tüketimden sonra dinlenmiyor. Bunun nedenleri sizce nedir?
Maalesef sadece müzikte değil hayatın her anında hızlı tüketim devrindeyiz. Bu da üretimin önündeki en büyük engel diyebilirim. Bana göre sebebi sosyal medyada -en başta Instagram olmak üzere- 15 saniyeden oluşan kısa videolarda dönemlik popüler müziklerin kullanılması. Kullanıcılar, bir haftalık süreçlerde bir şarkının hemen ardından başka popüler olmuş şarkılara yöneldiği için maalesef bu anlamda da emekler karşılığını bulamıyor diye düşünüyorum, nedenini de buna bağlıyorum.
Zamanda geriye gidip, hayatınızdaki bir şeyi değiştirebilseydiniz bu ne olurdu?
Zamanda geriye gidebilseydim eğer hiçbir şeyi değiştirmek istemezdim. Çünkü yürüdüğüm yollar beni ben yapan ve büyümemi sağlayan şeyler. O yüzden bu soruya cevabım hiçbir şeyi değiştirmek istemezdim olurdu.
Müzikal anlamda hedefleriniz neler?
Daha yolun başındayım, gerçekleştirmeyi hedeflediğim birçok hayalim var. Müzikal anlamda hedeflerin en başında tüm Türkiye tarafından severek dinlenilen bir sanatçı olabilmek ve Harbiye’de binlerce insanın karşısında şarkı söyleyebilmek.
Size yapılan ne gibi yanlışı affetmezsiniz?
Affetme kelimesi bana çok köşeli büyük bir kelime gibi geliyor. Affedemeyeceğim şudur diyemiyorum ama bana yanlış yapan insanları hayatımdan silme konusunda çok başarılıyım. Bu yüzden affetmeme de gerek kalmıyor
Aşk hayatınız nasıl gidiyor? Kıskanç biri misiniz?
Aşk hayatın konusuna gelince; uzun zamandır çok durağan geçiyor ve uzun süredir hayatımda kimse yok. Belki de doğru zaman değildir benim için…
Kıskançlık konusuna gelince de, bir Koç burcu kadını olduğumu düşünürsek, özel hayatında kıskanç biri olduğumu söyleyebilirim…
Teşekkürler…