Filistin İslami Direniş Hareketi Hamas'ın askeri kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, bu sabah İsrail'e yönelik "Aksa Tufanı" isimli kapsamlı saldırı başlattığını tüm dünyaya duyurdu. İsrail-Filistin hattında yaşanan çatışmalara karşı Türkiye dahil dünyadan tepkiler gecikmedi.

Hamas askeri kanadının bu sabah gerçekleştiği çatışmanın şiddetine bakıldığında bu hazırlığın birkaç günde yapılmadığını söyleyebiliriz. Altı gün savaşlarının 50. yıldönümünde Hamas ile İsrail arasında çatışmaların başlaması tesadüf değil. Şiddetin arttığı, can kaybının yükseldiği vahşet görüntülerinin servis edildiği ortamın gerçekleşmeden önceki hazırlığına dair İsrail ve ABD istihbarat birimlerinin habersiz olmasının mümkün olmadığının altını çizmek istiyorum. Bu da bize uzun yıllardır planlanan projelerin hayata geçirilmeye başlandığını gösteriyor. Olayın bu açıdan arka planını görmek hiç de zor değil.

Büyük İsrail ve BOP Projesi

Büyük Orta Doğu, 21'inci yüzyılın ilk on yılında, özellikle müslüman dünyasından İran, Türkiye, Afganistan ve Pakistan ile çeşitli ülkeleri kapsayan, Amerika Birleşik Devletleri'nde George W. Bush yönetimi tarafından ortaya atılan siyasi terim ve Amerika’nın gizli olmayan bir projesi…

Birçok ABD liderinin Büyük İsrail ve BOP projelerine yönelik adımlar attığına tarihsel süreçte tanık olduk. En yakını  göreve başladığı 20 Ocak 2017' den bu yana Büyük İsrail istikametinde kritik adımlar atan ABD Başkanı Trump olmuştu. Yüzyılın utancı sayılacak Ortadoğu projesinde İsrail'in 1967'de işgal, 1981'de ilhak ettiği 'bereketli bölge' Golan Tepeleri'ni İsrail adına tescillemek için harekete geçti. Türkiye ve Rusya başta olmak üzere çok sayıda ülke karara tepki göstermişti.

Trump’tan görevi devralan ABD Başkanı Biden’ın Ortadoğu politikasında değişime gittiğini hatta bölgedeki ülkelerin dengelerini koruması amacıyla elini Ortadoğu’dan çektiği yorumlarını yapmıştık. Biden‘ın Ortadoğu ile ilgili planlarında yanıldığımızı şu son yaşanan kaos durumundan anlayabiliriz. ABD’nin 2024 seçimlerine doğru yaklaşırken Ortadoğu’da herhangi bir girişim yapmadan gidebileceğini düşünemezdik sanırım. İsrail-Filistin çatışmasında bu sebeple şaşırılacak bir durum yok. ABD senelerdir yürütmek istediği planın fitilini yaktı ve proje gerçekleşiyor.

Yeni Dünya Düzeni’ne açılan kapı Bop Projesi

Son zamanlarda çoğunlukla vurgulanan Yeni Dünya Düzeni’ne geçişin kapısı Bop Projesi’dir. Öyle ki bu projenin sonu Biden’ın geçmiş zamanlarda üzerinde sıklıkla durduğu “Armageddon” denilen kıyamet savaşı senaryolarına kadar uzanır.

Kudüs’ün İsrail’in başkenti ilan edilmesi BOP projesinin aslında Büyük İsrail Projesi olduğu gerçeğini bizlere göstermiştir. Hatta Kudüs’ün başkent ilan edilmesinden sonra İsrail şeriatlarında geçen “Vaat Edilmiş Toprakları” sınırına katmıştır. İlk girişimi ise  İsrail için stratejik önem taşıyan, aynı zamanda da petrol yatakları bulunan Golan tepelerini işgal etmek olmuştur. Ardından ve ardından ABD Başkanı Donald Trump, Mart 2019’da İsrail'in Golan Tepeleri üzerindeki egemenliğini tanıdığını ilan eden bildirgeyi imzalamıştır. Böylelikle Büyük İsrail projesinin adımları atılmış oldu.

İsrail-Filistin çatışmasındaki maceranın sonu bu alana doğru kayacaktır.

Şu an için İsrail’in elinde Filistin’e ve tüm dünya ülkelerine karşı kendisini savunması açısından büyük bir koz var. Hamas askeri kanadının işgalini ve sivillerin ölümüne kadar ileri gitmesini “savaş” olarak nitelendirdi ve  savunmasının gerekçesini bu yönde kullanacaktır.

Savaş Suriye’ye sıçrayabilir!

Kendisi küçük, önemi büyük olan Golan Tepeleri Suriye'nin güneybatısında yer alan, uluslararası politikada yüzölçümünü çok aşan bir öneme sahip. Bugün uluslararası platformda İsrail işgali altındaki Suriye toprağı sayılan Golan Tepeleri'nde inşa edilen 30'u aşkın Yahudi yerleşiminde tahminen 20 bin yerleşimci yaşıyor.

Golan Tepeleri'nin en yüksek noktasından Suriye'nin güneyi ve 60 kilometre kadar mesafedeki başkent Şam çok rahat gözlemlenebiliyor.

Bu coğrafya Suriye ile yeni bir savaş durumunda ideal bir tampon bölge oluşturuyor.

Savaşın büyümesi ve Suriye Lübnan gibi ülkelere sıçraması durumunda İsrail’in elindeki büyük avantaja dikkat çekmek isterim. Ayrıca sadece bu değil İsrail Cumhurbaşkanı Hamas'ın saldırılarından İran'ı sorumlu tuttu. Hedefe İran’ı da eklemiş oldu.

Böylesi bir durum felaket senaryosu ötesinde, planlanan projenin görünen yüzüdür. Bu sebeple çatışmaya genel olarak bu alandan bakmakta fayda var.