Welinton’un Beşktaş’a trasferi kesinleşitğini öğrendiğim ilk gün şu yorumu yapmıştım, “32 yaşında bir adamdan kendisini daha ne kadar geliştirmesini bekliyorsunuz? Welinton Beşiktaş için ancak iyi bir yedek olur…” Ancak o sezon as oynayan Welinton, yanındaki oyuncuların 2, bazen de 3 kişilik oynaması sebebi ile çok sırıtmamıştı. Ancak takip eden sezon ve devamında Welinton sahadaysa, Beşiktaş 10 kişi oynamak zorunda kaldı. Antalya deplasmanında da buna benzer bir senaryo vardı aslında. Saiss, Dünya kupasında bile bu kadar zorlanmamıştır! Özellikle ilk 45 dakika Antalya’nın tüm ataklarında başrol Wright değil, Welinton oldu. Welinton’un ne kadar kötü bir stoper olduğu, Beşiktaş’ın yediği golde iyiden iyiye ayyuka çıktı! Futbola yeni başlayan ve savunmada oynayan bir çocuğa öğretilen ilk kuraldır, “Rakip oyuncu arkadan değil, önden savunulur” futbolun bu altın kuralını dahi yapamayan bir adamın, 3 senedir bu takımdan para kazanması inanılır gibi değil…

Önce Trabzon, şimdi de Antalya. Beşiktaş’ta 7’den 70’e herkes, Maxim özelinde olumlu hisler ve dahi olumlu görüşler belirtmekte. Beklentide sorun yok. Makul ve mantıklı. Ancak Maxim’in içinde olduğu her dizilimde, Beşiktaş orta sahası pamuk helvaya dönüyor. Rakip, Beşiktaş orta sahasını o kadar kolay ve seri katediyor, o kadar rahat pas yapıyor ki, halı sahada dahi böyle bir rahatlık tanınmaz rakip oyuncu grubuna! Demek ki Salih, mevcut Beşiktaş kadrosunda bulunmaz hint kumaşıymış oysa. Orta alan bu kadar geçirgen olursa, Aboubakar bu kadar toptan uzak bırakılırsa, Cenk ise ne bedenen ne de ruhen sahada olmazsa, Beşiktaş için ilk 45 dakikanın 1 – 0 geride tamamlanması mucize gibi!

2.devre her ne kadar orta alana Berkay takviyesi beklesek de, Şenol Güneş yine bambaşka bir açıdan baktı. Hoca, Redmond’u merkeze atıp, Cenk’i forvete çekip hücum hattını çiftledi. Redmond’tan boşalan alana ise, Onur-Rosier tandemi ile çare bulmaya gayret etti. Gayret etti diyorum, çünkü Beşiktaş 70.dakikaya kadar yine pek de üretemedi. Hoca’nın 70’de yaptığı Tayfur hamlesi, Beşiktaş için can suyu olsun istendi, öyle de oldu… Bireysel olarak çok büyük farklılıklar göze çarpmasa da, Tayfur’un girişiyle saha içinde takımın hareketliliği bir nebze de olsa artmış oldu.

Kısacası, kısıtlı kadroyu verimli kullanmak isteyen Şenol Güneş, kısıtlamaların gölgesinde çözüm üretmekte yine maharetini gösterdi! Maç içinde yaptığı değişiklikler ve saha içi rotasyon ile Beşiktaş maçın 3’te 2’sinde kötü oynadığı Antalya deplasmanından BÜYÜK TAKIM REFKLESİ ve KAZANMAYI BİLEN HOCASI ile 3 puanı olarak döndü. Her ne kadar TFF başkanı Büyükekşi kendi deyimi ile depremden 4 gün sonra “LİGİN KADERİNİ NASIL BELİRLEYECEĞİNE BAKACAĞIZ” dediği ancak Galatasaray’ın çıkarlarına uygun bir karara imza atsa da, Beşiktaş 6 Mayıs 2023 itibari ile Büyükekşi’nin Galatasaray’ının 2 puan gerisinde zirveye ilk pençeyi attı.