Merhaba nasılsınız? Korona sürecini nasıl geçiriyorsunuz?

Neslihan Aslıhan: Merhaba. Korunarak yaşamayı önceliğim haline getirdim. Bedenim kadar beynimi ve düşüncelerimi de koruyorum. Pozitif kalmaya özen göstererek ve çalışarak geçiyor günlerim. Yaşadığımız süreçte yardıma ihtiyacı olanlara gönüllü destek sundum. Çalışmalarımın çoğunu online olarak sürdürüyorum. Artık haftada bir iki gün ofise gitmeye başladım. Bunun dışında domestik yönlerim açığa çıktı.Ayrıca dinlenmeye ve kitap okumaya vakit buldum.

Neslihan Aslıhan kimdir? Sizi tanıyabilir miyiz? 

Neslihan Aslıhan: Psikolojik gelişim hizmetlerini yürüttüğüm bir şirketim var.25 yıllık bir tecrübeyle çalışıyorum. Çalışma alanım cinsel terapi, travma ve psikoterapi ağırlıklı. Cinsiyet ayrımı yapmaksızın ilişki, çatışma, evlilik, boşanma ve pedagojik içerikli çalışıyorum. Bireysel seanslar, grup terapileri ve atölye çalışmaları. Evliyim ve bir oğlum var. Edebiyat, sanat, amatör fotoğrafçılık ve kamera önü ilgi alanlarım. 

Cinsel Terapi çiftlerin çekindikleri bir alan. Size rahat ve çekinmeden nasıl gelebilirler? Bunu nasıl aşmalılar? 

Neslihan Aslıhan: Yanlış ve eksik bilgiyle donanmaktan kaçınılmalı.Herkesin yaşamı biriciktir ve özeldir. Sorunlar aynıdır ama kişiye göre farklı formülasyon oluşturmak uzman iştir. Bizde bir hastalık var; kendi kendinin terapisti olma hastalığı! Bundan vazgeçsinler ve kendilerine, sorunla beraber yaşamak daha mı kolay diye sorsunlar.Cinsel işlev bozuklukları çoğunlukla psikolojik tabanlıdır. Benim onları yargılamayacağımı, cinsel sorunlarından dolayı utandırmayacağımı bilsinler.

Kadın olmak mesleğinizde avantaj mı? Dezavantaj mı neden?

Neslihan Aslıhan: 

Kadınlar kadın olduğum için daha rahatlar. Söz konusu hisler olunca kadın kadına anlaşmaya inanıyorlar.Erkeklerse bir kadın tarafından anlaşıldıklarını görünce terapiye daha katılımcı oluyor. Ben taraf tutmuyorum ve cinsiyet ayrımı yapmadığımı sanırım net gösteriyorum.Bilgi ve tecrübeyi de eklersek bence avantajlıyım.

Bir psikolog olarak yüzlerce kişiye çözüm üretiyorsunuz. Peki sizde meslektaşlarınızdan destek alıyor musunuz? 

Neslihan Aslıhan: Oturduğum koltuğun hakkını verebilmek için zaten lisans, master ve doktora  eğitimim sırasında gördüğüm vakaları süpervizyonluçalıştım. Ayrıca kendi kişisel gelişimim için yıllarca psikodrama ve psikoterapi eğitimi aldım.Şimdi ben meslekteki yeni arkadaşlara destek veriyorum.

Kırmızı Oda dizisinde Binnur Kaya Psikoloğu canlandırıyor. Dizide yaşanılan gerçek hayattan uyarlanmış vakalar var. Peki sizin ilginç vakalarınız oldu mu? 

Neslihan Aslıhan: Olmaz olur mu? İsmini veremeyeceğim bir vakıf başkanı kurumda üst düzey göreve uygun görüldüğü halde bunu tercih etmeyen genç bir adamı yönlendirmişti. Çalışkan ve gelecek vadeden bu adamın kendisi de dahil olmak üzere herkes bu görevi almamakta neden direndiğini merak ediyordu.Değerlendirmelerim bir travma yaşadığı yönündeydi.3. seansta ergenlik döneminde olanları anlatabildi…Penis boyu ile ilgili alay konusu olan günlerden ve aşıkolduğu kızdan nasıl vazgeçtiğinden konuştuk. Cinsel dürtülerini denetleyemediği gibi onları bastıramadığı için boğuşup durduğu ortaya çıktı.Onunla alay edenlere benzeyen insanlarla çalışmak danışanımı tetiklemiş ve kendini hiçbir şeye layık bulmaz olmuştu. Çalışamıyordu çünkü düşüncelerinin ağırlığı dayanılmazdı...Kendini bir onura ve değere layık görmüyordu.Travma ve psikoterapi ağırlıklı çalıştık.Düşüncelerle baş etmeyi artık daha kolay yapabiliyor. Anatomik bilgilendirme ile beden algılaması değişti.Teklif edilen pozisyonu değerlendiremedi ama benzeri bir göreve başladı.”Hocam insanın kendini tanıması bitmiyor galiba keşke erken gelseydim “diyerek mail atmış bana .

Sizce evlilikler neden bitiyor?

Neslihan Aslıhan: İlişkiler erezyona uğradı. Teknoloji ve dejenerasyon kültürün getirdiği baskılanmayı hızlıca bir potada eritti. Bireysel farklılıkları kabul etmek, evliliği beslemek ve bakımını yapmak evlilik yürütebilmek için önemlidir. Evliliğin bilinçlice yapılmaması ve hazır olmadan anne babalığa soyunmak insanları yordu.Yorulan insan anlaşılma umuduyla bireyselliğini yaşamak isteyince evlilikler engel gibi görülmeye başladı.

Pandemi nedeniyle Evlilik Atölyesi projenizi ertelediniz. Atölyeden bahseder misiniz? Atölye digital ortama taşınacak mı?

Neslihan Aslıhan: Evlilik hazırlığında olan ve  evlenmeyi düşünenlerin katılacağı bir grup çalışması.Psikodrama ve drama tekniklerinin kullanıldığı uzmanlık isteyen uygulamalı bir proje. Bu yüzden digital ortama taşınmasını çok mantıklı bulmuyorum.Zaten  katılımcılar yüzyüze çalışmak istiyor.

İnsanların cinsel konularda bilgisi eksik ya da yanlış.Bu konuda bir kitap yazdığınızı biliyoruz ve kitabınızı heyecanla bekliyoruz. Kitaptan bize tüyolar verir misiniz?

Neslihan Aslıhan: Kitabım 5 yıldır üzerinde çalıştığım bir kitap. Benim yürüttüğüm seanslardaki gerçek terapi öyküleri .Hiçbir kurguya yer vermedim. Bu yüzden akışı okuru bazen şaşırtacak bazen de meraklandıracak.İçerik düzeni ise sürpriz olsun. Ama herkes aradığı cevapları bulacak .

Cinsel eğitim kimlere verilmeli?

Neslihan Aslıhan: Herkese! Evlenecek olanlara, ebeveynlere, çocuklara, öğretmenlere, engelli bireylerin ailelerine ve toplumun her kesimine.