Son yıllarda dron teknolojisinin hızla gelişmesi, askeri operasyonların ve güvenlik tehditlerinin dinamiklerini kökten değiştirmiştir. Dronlar, düşman unsurlar tarafından keşif, lojistik destek, elektronik saldırılar ve doğrudan saldırılar için kullanılabilen etkili bir silah haline gelmiştir. Bu durum, özellikle özel birliklerin sahada karşılaştığı riskleri artırmış ve yeni savunma stratejileri geliştirilmesini zorunlu kılmıştır.
Dron tehditlerini etkisiz hale getirmek için sadece fiziksel savunma yöntemleri yeterli değildir; taktiksel planlama, elektronik harp, ileri teknoloji çözümleri ve sürekli eğitim gibi çok yönlü önlemler gerekmektedir. Bu yazıda, dron saldırılarına karşı özel birliklerin alabileceği taktik, askeri, stratejik ve elektronik tedbirler detaylı bir şekilde ele alınacaktır. 3 hafta boyunca yazılarımda sizlere bana özelden çok sorulan Dron ve Dron kullanım teknikleri hakkında bilgiler içeren yazılar yazacağım.
Günümüz savaşlarına bambaşka bir atraksiyon ve cazibe kazandıran Dronlar, insansız hava aracı (İHA) olarak bilinen, bir pilotun doğrudan içinde bulunmadığı, uzaktan kontrol edilebilen veya otonom bir şekilde hareket eden hava araçlarıdır. İlk olarak askeri amaçlarla geliştirilmiş olsalar da, günümüzde sivil, ticari ve endüstriyel alanlarda da yaygın şekilde kullanılmaktadır. Ancak bu teknoloji son 3 yıldır devam eden Ukrayna-Rusya savaşında akıllara durgunluk veren yeniliklerle tarafların birbirlerine zarar verdirmeleri yönünde hepimizi hayretler içinde bırakmaya devam etmektedir. Drone teknolojisi, artık hem askeri hem de sivil alanda geleceğin en önemli araçlarından biri olarak ezber bozmaya devam edecektir. Ben en çok kutlama ve törenlerdeki seri halde havada şekiller çizen binlerce otonom dronun yaptığı görsel şovları izlemeyi tercih ediyorum ama askeri amaçla kullanılan ve maalesef kurban seçilen askerin son gördüğü olması ise en korkuncu. FPV (First-Person View) dronlar ve bomba atan dronlar, hassas saldırılar yapabilme yetenekleri sayesinde ön plana çıkıyor; özellikle FPV’ler gibi hobi amaçlı kullanılan dronlar, patlayıcılarla donatılarak düşük maliyetle hedeflere/askeri birimlere yüksek hassasiyetle saldırabiliyor. Maalesef ekranlarda sürekli bu saldırı tekniği ile etkisiz hale getirilen Rus ve Ukrayna öncü ve özel kuvvetler personelinin son bakış ve hallerini görmekteyiz. Rusya ve Ukrayna savaşı ile gündeme gelen bu saldırı tekniği gelecekte olası bir çatışma ve operasyonda Türk Silahlı Kuvvetlerinin en seçkin birliklerini çok ciddi tehdit edecek yeni bir saldırı doktrini haline gelmiştir. Boyutları, kullanım amaçları, hareket mekanizma ve çalışma modlarına göre piyasada neredeyse artık her ebat, şekil, boyda bulmak mümkün. Yani uzun lafın kısası savunma sanayi alanında kim dron üretirse iyi kar eder. Peki derinlere dalalım bakalım.
1. Drone Türleri (Sınıflandırma) boyutlarına göre;
Nano Drone: Gözetleme ve keşif için kullanılan küçük, avuç içine sığabilen dronlardır.
Mini Drone: Hobi amaçlı veya kapalı alan keşifleri için uygundur.
Orta Boy Drone: Haritalama ve tarım için geliştirilmiştir.
Büyük Drone: Askeri, lojistik ve kargo taşımacılığı gibi ağır işler için tasarlanmıştır.
2. Kullanım Alanına Göre
Askeri Drone: Keşif, saldırı, istihbarat ve lojistik görevlerde kullanılır.
Sivil Drone: Hobi, fotoğrafçılık, tarım ve teslimat gibi amaçlarla kullanılır.
Endüstriyel Drone: İnşaat, enerji, madencilik ve haritalama gibi teknik işlerde kullanılır.
3. Hareket Mekanizmasına Göre
Sabit Kanatlı Drone: Uçak benzeri kanat yapısına sahiptir, uzun menzilli görevlerde kullanılır.
Döner Kanatlı Drone (Multikopter): Daha kısa mesafelerde esnek ve hassas görevler için uygundur.
Hibrit Drone: Sabit ve döner kanat özelliklerini birleştirir.
4. Çalışma Moduna Göre
Uzaktan Kontrollü Drone: İnsan operatör tarafından yönetilir.
Otonom Drone: Programlanmış rotada veya yapay zekâ ile kendi başına çalışır.
Aslında Drone sahibi olmak, savunma tezgâhından hoşuna gideni almakla bu iş yürümez. Aldığın Drone’nu nerede, hangi amaçla ve nasıl kullanacağını da bilmek gerekir. Nerelerde kullanacağımıza bir göz atalım beraber,
En çok tercih edilen askeri amaçlı kullanımdır. Savaş alanında taktik durumu gözlemlemek ve bilgi toplamak için kullanılır. MQ-9 Reaper (ABD) bu alandaki iyi örneklerden biridir. Askeri ve istihbarı operasyonlarda stratejik avantaj sağlaması bu alanda en çok tercih edilme nedenlerinden biridir. Silah veya mühimmat taşıyarak hedeflere saldırı yapabilir. (Türkiye’nin Bayraktar TB2 ve Akıncı İHA'ları) Sınır güvenliği, kalabalık kontrolü ve kritik tesislerin korunmasında, hava devriyesi ile erken uyarı sistemlerinin entegrasyonu ve Lazer hedefleme sistemleri ile hassas saldırılar için kullanılır.
Elektronik Harp alanında Türkiye’nin Suriye’de Esad’ın devrilmesinde Suriye iletişim ve radar sistemlerini bozmada KORAL E/H (Elektronik Harp) sistemini ve E/H Dronları kullandığı rivayet edilmektedir.
Sadece askerler için değil sivil alanda Fotoğrafçılık ve Film Çekimi-Hava görüntüleme için-Paket teslimatı ve e-ticaret dağıtımları-Tarım Alanında Ürün sağlığı izleme, sulama ve ilaçlama-Arama ve Kurtarma- Endüstriyel ve Teknik Kullanım-Haritalama ve Arazi Ölçümü-GPS destekli hassas haritalama-Enerji ve Altyapı Denetimi-Rüzgar türbinleri, güneş panelleri veya enerji hatlarının incelenmesi-Madencilik-Rezervlerin haritalanması ve patlatma operasyonlarının planlanması- Doğal afetlerde kayıp kişileri bulmak için termal kameralarla donatılmış dronların kullanımı sivil alandaki kullanımlar için iyi örneklerdir.
İnsan hayatını riske atmadan görevlerin yerine getirilmesi, geleneksel yöntemlere göre düşük maliyetli operasyon, hedefe hızlı ulaşma ve manevra kabiliyeti, düşman radarlarına yakalanma riskinin azalması gibi imkanlar Dronların en büyük avantajlarıdır.
Bizi ilgilendiren diğer bir konu ise Dron saldırılarına karşı neler yapılması gerektiğinin bilinmesidir. Dron saldırılarına karşı özel birlik personelinin alabileceği taktik, askeri, stratejik ve elektronik tedbirler, modern tehditleri etkisiz hale getirmek için entegre bir yaklaşım gerektirir. İşte bu kapsamda uygulanabilecek tedbirler:
1. Taktik Tedbirler
Hızlı Durum Farkındalığı: Personel, sürekli olarak dron tehditlerine karşı gözetleme ve keşif faaliyetleri yapmalı. Gözlem kuleleri, termal kameralar, ve radar sistemleri kullanılmalı.
Konum Gizliliği: Açık alanlardan kaçınılmalı ve kamuflaj teknikleri geliştirilerek birliğin görünürlüğü azaltılmalı.
Hızlı Tepki Ekipleri: Dron saldırılarına hızlı yanıt verebilecek mobil birimler oluşturulmalı. Bu ekipler, anti-dron silahları veya jammerlarla donatılmalı.
Sığınak ve Korunma Alanları: Personel için özel olarak tasarlanmış anti-drone koruma bölgeleri (örneğin, çelik ya da özel malzemelerle güçlendirilmiş barınaklar) oluşturulmalı.
2. Askeri Tedbirler
Anti-Dron Sistemleri: Birlikler, taşınabilir ya da sabit anti-dron sistemleriyle donatılmalı. Bu sistemler, radar, lazer, veya füze sistemlerini içerebilir.
Eğitim ve Tatbikatlar: Özel birlik personeline dron saldırılarına karşı eğitim verilmeli ve düzenli tatbikatlar yapılmalı. Özellikle senaryo bazlı tatbikatlar, saldırı anında tepkilerin hızlanmasını sağlar.
Keskin Nişancı Kullanımı: Eğitimli keskin nişancılar, küçük dronları vurabilmek için özel mermi ve silahlarla donatılabilir.
3. Stratejik Tedbirler
Dron Tehdit Analizi: Bölgedeki olası dron tehditleri belirlenmeli, bunlara karşı en uygun savunma stratejileri geliştirilmeli. Özellikle düşmanın kullandığı dronların türü, menzili, ve yük kapasitesi analiz edilmeli.
Havacılık Destekli Güvenlik: Kendi İHA'larınızı ve gözetleme araçlarınızı kullanarak bir hava güvenlik ağı oluşturmalıyız.
Siber Güvenlik: Dron saldırılarında siber saldırılarla yönlendirme veya karıştırma ihtimaline karşı siber savunma tedbirleri alınmalı. Örneğin, birliğin elektronik sistemleri korunmalı ve sinyal bozma sistemleri (jamming) aktif şekilde kullanılmalı.
4. Elektronik Tedbirler
Sinyal Karıştırma (Jamming): Dronların GPS, radyo frekansı veya Wi-Fi sinyallerini bozacak taşınabilir ya da sabit jammer cihazları kullanılmalı.
Drone Dedektörleri: Özel radarlar, akustik algılayıcılar ve frekans analiz cihazları ile dronların tespit edilmesi Özel birimlerimizi olası kayıplardan korur.
Hackleme ve Ele Geçirme: Elektronik harp teknikleri kullanılarak düşman dronları hacklenebilir ya da kontrol altına alınabilir.
Lazer Silahları: Modern lazer sistemleri ile dronlar doğrudan yok edilebilir.
Radyo Frekansı (RF) Analizörleri: Dronların iletişim sinyalleri analiz edilerek yönlendirme yapılabilir.
5. İleri Teknoloji ve Yerel Sistemlerin Kullanımı
Milli Anti-Drone Sistemleri: Türkiye’nin geliştirdiği Aselsan İHASAVAR, METEKSAN Drone Savar ve Roketsan’ın lazer tabanlı anti-drone sistemleri kullanılarak tam korumaya yakın bir koruma sağlanabilir.
Yapay Zeka ve Algoritmalar: Dron tehditlerini otomatik olarak algılayan ve müdahale eden yapay zeka destekli sistemler entegre edilerek savunma katmanı güçlendirilmelidir.
6. Karşı Önlemler
Hedef Şaşırtma: Dronları yanıltmak için elektromanyetik sahte hedefler veya optik yanıltıcılar kullanılabilir.
Elektromanyetik Silahlar: Hedef dronları etkisiz hale getirmek için elektromanyetik darbeler uygulanabilir.
Bu tedbirlerin etkili olabilmesi için sürekli eğitim, modern teknolojiyle entegrasyon ve birliklerin koordineli çalışması esastır. Bu birimlerimize anti drone tedbirleri kapsamında akılı askeri teknolojiye uyumlu hücum yelekleri ve bunun yanı sıra Jamming/EW görevini yerine getirebilecek mobil ve hafif cihazların sağlanması elzemdir.
Bu tehditlere karşı etkili bir savunma geliştirmek, sadece teknolojik yatırımlarla sınırlı değildir; aynı zamanda eğitimli personel, doğru taktikler ve stratejik planlama ile desteklenmelidir. Özel birliklerin bu tür tehditlere karşı hazır olması, sahada üstünlük sağlamanın anahtarıdır.
Taktiksel farkındalık, elektronik harp sistemlerinin etkin kullanımı ve yerli teknolojilere yapılan yatırımlar, dron saldırılarına karşı savunmanın en güçlü bileşenleridir. Ancak unutulmamalıdır ki, bu sistemlerin başarısı, sürekli güncellenen bilgi, sahada edinilen tecrübeler ve hızlı adaptasyon yeteneği ile mümkündür.
Sonuç olarak, dron tehditlerine karşı alınacak çok katmanlı tedbirler, yalnızca birliğin güvenliğini değil, aynı zamanda operasyonel başarının sürdürülebilirliğini de garanti altına alır. Geleceğin savaş sahasında güçlü bir savunma için, teknoloji ve insan faktörünün mükemmel uyumu sağlanmalıdır. Bu anlayışla hareket eden birlikler, her türlü tehdidi bertaraf etme kabiliyetine sahip olacaktır.