Beşiktaş’ın içinde bulunduğu hali size şöyle özetleyeyim; Beşiktaş’ı artık, Beşiktaş semtinde bile tutanların sayısı belirgin şekilde azaldı…

Hadi canım sende! Desen de inan bana camianın içinde bulunduğu durum tam olarak bu. Israrla ve defaten izah etmeme rağmen, bir türlü anlatamadığım, belki anlatsam da anlaşılmayan konuyu bir kere daha anlatacağım. Bıkmadan, usanmadan, yine ve yeniden anlatacağım… Beşiktaş’ın en büyük problemi, romantik Beşiktaş yöneticileri ve aynı romantiklikte ki Beşiktaş taraftarıdır.

Evet zor farkındayım ancak artık Metin-Ali-Feyyaz dönemi, o döneme ait masum futbol, o dönemin revaçta olan yönetim modelinin günümüzde hiçbir hükmü yok. Kabul etmeniz zor farkındayım ama artık sizi başarıya taşıyan, yeni taraftarlar kazandıran, sponsorların tercih ettiği kulüp olmanızın tek yolu SPORTİF BAŞARI. Adına başarı dediğimiz bu kavramında ülke futbolundaki dinamikleri biraz farklı! Bu cümle ya da kelime özellikle futbolun romantiklerini ekseriyetle irrite ettiğini biliyorum ancak, gerçek olan bu. Beşiktaş’ı “Sevinmek için sevmeyen” son nesil biziz artık bunu anlamalısın. 15 yaşındaki çocuk, kabul etsen de etmesen de Beşiktaş’ı sevinmek için seviyor. Başarılı olsun istiyor. Golcüsünün resmini posterini odasına asmak, telefon ve tabletlerine duvar kâğıdı yapmak istiyor. O yüzden Beşiktaş'ın hem mevcut yönetiminin hem de bundan sonraki yönetimlerinin artık bu gerçeği kabul etmesi ve yönetim modellerini de buna göre şekillendirmesi lazım. Yönetime gelecek olan her kimse, camiaya yeni TAŞ yapılar değil, yeni KUPALAR ve ŞAMPİYONLUKLAR vaadi ile gelmeli.

Gelelim dün akşama…

Aslında dün akşam ile alakalı çok da fazla söze gerek yok. Öyle uzun uzadıya yorumlara girmenin manası da yok. Son 8 maç, 1 galibiyet. Birilerinin hocaya burasının Beşiktaş olduğunu hatırlatması, gülen yüzün, hoş sohbetin, sempatik cümlelerin de bir yere kadar kabul gördüğünü anlatması lazım. Beşiktaş'ın hocası, haftalardır galip gelemeyen Göztepe karşısında maçın son çeyreğinde oyuna Tayyip Talha’yı alarak 5’li savunmaya dönüyor ve maçı tutmayı istiyorsa, gidip Norveç'te huzurla balığını tutabilir. Evet, sorun hocada değil, 9 hoca değişti de ne oldu? Hocaya sabretmeliyiz! Fakat bu kadar da göz göre yapılmaz ki! Beşiktaş'ın başında şu an yerli bir hoca olsa ve son 8 maçta 1 galibiyet alsa, Romantik ve aynı zamanda Sistematik Beşiktaşlılar hocayı paramparça ediyordu. Biz yine sakin kalıp hocaya ülkeyi, camiayı tanıtmaya devam edelim. Ancak sabır da bir yere kadar…