Galatasaray, UEFA Avrupa Ligi son 32 Play Off turunda 3-2’nin rövanşında Sparta Prag’a konuk oldu.

Tur konusunda favori olan ve aslında 70. dakikaya kadar maçı kafa kafaya götüren sarı-kırmızılı ekip 4-1 kaybederek Avrupa’ya veda etti. Peki nasıl oldu bu iş, hatalar nerede? Hemen başlayalım bek konusundan. Sağ bekte; sakatlıktan yeni dönmüş ve takımla tek antrenmana çıkmış Kaan Ayhan, sol bekte ise orta sahadan devşirilileli daha 3-4 maç olmuş Berkan Kutlu başladı. Ben aslında Barış Alper’in sağ bekte başlamasını ve ileride Zaha’nın olmasını bekliyordum çünkü Prag önde basan, geniş alan bırakan bir ekip ve Zaha bu tip takımlara karşı başarılı. Ancak hoca kondisyon anlamında eksik ve yorgun Kaan Ayhan’ı tercih etti, aslında bana göre bu hamle hatalar listesine eklenebilir. Preciado’nun Berkan’a kurduğu üstünlük ilk maçta pek göze batmamış olacak ki bu maçta Berkan 90 dakika sahada kaldı ve o bölgeden 2 gol yedi Galatasaray. ‘Hoca bu beksizlikte daha ne yapsın?’ konusuna birazdan geleceğim ama öncelikle Berkan’ın da 90 dakika sahada durmaması gerekiyordu. Barış’tan hücumda yararlanmak yerine sağ beke alıp, ikinci yarı sola çekip sağ beke Kaan’ı alabilirdiniz, hücumda da Zaha veya Tete olurdu. Neyse gelelim asıl olaya, bu konuştuklarımızın hepsi neyden kaynaklanıyor; ‘Bek yokluğu.’ Bakmayın öyle dediğime, varlık içinde yokluk bu. Sol bek var ama Avrupa listesinde yok, sağ bek var ama sakat geldiği için yok, para var ama harcayan yok, fıkra gibi… Burada da en büyük eksi tabii ki de yönetime yazar. Angelino’nun gideceği neredeyse ekim - kasımdan beri belliydi, Rıdvan ile temaslar kasımdan itibaren başladı, sol bek nasıl yetiştirilemedi Avrupa’ya? Hadi Sacha Boey’nin gidişi piyango oldu, Afrika Kupası’nda oynayan adamdan başka bek mi kalmadı, Dubois için 500 bin euro vermek çok mu zordu hem de maaşını siz karşılıyorken? Başakşehir bırakmadı vs buralar farklı konu, adamlara bir tane bek alacak para verseniz iş zaten biterdi. Maça dönersek 70’te Kaan Ayhan’ın kırmızısından sonra zaten maç koptu, 3 olmuş 4 olmuş önemi yok zaten orada olay bitmişti. Hocanın 60’ta yaptığı Oliveira ve Zaha hamleleri ise yerindeydi. Bu sene Avrupa macerası bu şekilde sona erdi, artık sezon sonu sil baştan yepyeni bir sayfa açılır ve Okan hocanın istediği oyuncularla yeni sezonda Avrupa’da başarı kovalanır. Bu sefer öyle bit pazarından mal seçer gibi ‘şu ucuz, bu bonservissiz’ vs değil hoca kimi istiyorsa o alınmalı. Maçla ilgili son kez hakem Anthony Taylor’a da iki çift kelam edip yazıyı bitireyim: Barış Alper’i kurbanlık dana gibi 3 kişi tutup indiriyorlar ses etmiyorsun, ayağına basıyorlar ses etmiyorsun, düşüyorlar ses etmiyorsun. Maç içerisinde takdir haklarını Sparta Prag’dan yana kullanıyorsun, Galatasaray’a gelince negatif takılıyorsun. Yıllarca en beğendiğim hakemlerden biriydin, maça atandığında ise çok sevinmiştim. Maalesef sen de herkes gibiymişsin Anthonycim…

...