Yazıya direkt çözüm önerisi ile başlayayım…
Olmazsa SENEYE BENİ GÖNDERİRSİNİZ! İlk antrenmanı taraftara açın. Dün Sivas deplasmanında -10 derece soğukta, babasının elinden tutup maça giden o çocuklara, deplasmanda kar, fırtına demeden Sivas’a giden binlerce adam gibi adama biraz saygı duyuyorsanız, ilk idmanı taraftara açın.
Açın ki, taraftarla yüzleşsin bu ruhtan yoksun oyuncu grubu. Ama öyle sözde değil, özde açın. Zaten arada tel örgü var. Korkmayın, Beşiktaş taraftarı kendi oyuncusuna hamle yapacak kadar aciz değil. Lâkin, göz teması lazım göz… Göz teması kursunlar bu taraftarla. Acı çeken bu insanlara karşı vicdan muhasebesi yapsınlar biraz. Hocaya da uygun bir dille anlatın. Anlatın ki, o da Beşiktaş bunca zamandır üretemezken, son 270 dakikadır gol dahi atamazken, ilk olarak savunma oyuncusu ya da iyi bir 6 numaradan ziyade, bu takıma hücum oyuncusu alsın. Talep etsin. Bakın bakalım sonra nasıl oynuyorlar ilk iç saha maçında aynı oyuncular. Nasıl da koşuyorlar tapagaz!
Bir de romantikler var tabi…
Geçmişin tozlu sayfalarında kalan kendine romantikler…
Sığınmışlar bir değerler manzumesine, gerçeklikten uzak koşar adım başarı bekleyenler. Oysa gerçekle yüzleşmenin tam da vakti aslında. Beyler! Sizin “Şeref, Hak, Adalet” kavramlarınızın, bu ülke futbolunda hiç bir geçerliliği yok artık! Sizin övündüğünüz ”Şerefli 2.likler” yıllarını, bu nesil şike itirafları ile dolu röportajlardan dinliyorlar. Daha acısı ne biliyor musunuz? O yıllarda sizin yenilen hakkınızı, bu yıllarda kitaplara basıp, bir de Mesut, Mesut satıp para kazanıyorlar o hikâyelerden! Kimse size onurunuzdan, haysiyetinizden ya da şerefinizden ödün verin ya da başarıya giden her yol mübah mottosu ile hareket edin demiyor. Bilakis, masada da, sahada da güçlü olun diyor! Aksi, ilahi KOMEDYA!
Velhasıl, vakit sızlanma değil, icraat vaktidir. Vakit, bu taraftara borç ödeme vaktidir. Vakit, sözleri yerine getirme vaktidir. Beşiktaş taraftarlar bir Hasan Türk ile Menemen sohbetleri yapacak sabıra sahip değildir. Bu taraftarın artık ne sabrı, ne de vakti kalmıştır. Beşiktaş’ın yeni yönetiminin karşılaştığı zorluklar ortadadır. Muhtemelen, 1 hafta 10 gün içinde 1 basın toplantısı ile bu sorunlarla camia da yüzleşecektir. Ancak, bunların olmuş olması, seçim öncesi söylenen “Biz ne sorunlar olduğunu biliyoruz. Hazırlıklıyız, göreceksiniz neler yapacağımızı” sözlerinin tutulmayacağı anlamına gelmez. Taraftarlara, o soğukta babalarının ellerinden tutup maça giden minik yavrulara borcunuz var. Ama bu borç, menajer borcuna, futbolcu maaşına benzemez. Bu borcu parayla ödenemeniz imkânsız… Bu borcu ancak ve ancak başarıyla ödersiniz…
