Yeryüzü bugüne kadar bir çok ölümcül hastalıkla mücadele etti. Kimine çare buldu, kimine daha hala arıyor.  Günümüz dünyasında uyandığımız

Yeryüzü bugüne kadar bir çok ölümcül hastalıkla mücadele etti. Kimine çare buldu, kimine daha hala arıyor. 
Günümüz dünyasında uyandığımız her gün yeni bir hastalıkla tanıştırılıyoruz. 
Birgün kuş gribinden ölmekten korkarken, bir anda domuz gribi peydah oluyor. Sonra haberlerde Ebola ile nasıl mücadele edilir haberlerini izliyoruz. 
Ve şimdilerde dünya gündemine oturan Corona virüsü ile karşı karşıyayız. 

Tarih boyunca salgın hastalıklar dünya hayatını hep olumsuz etkiledi. Birçok insan bu salgın hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirdi. 
Toplu ölümlerin ve büyük acıların yaşanmasına neden olan hastalıkları kısaca hatırlayalım. 
İşte dünya tarihinde bugüne kadar en çok can almış hastalıklar. 

AİDS: 1081 yılında karşımıza çıkan AIDS halen tedavisi bulunamayan bir hastalık. Bugüne kadar 25 milyondan fazla  kişinin ölümüne sebep oldu. 

İspanyol Gribi: 1918 ve 1919 yılları arasında dünyayı kavurdu. 18 ay içinde o dönem dünyada yaşayan nüfusun yarısı nüfusun yüzde 5'ine denk gelen 100 milyon kişi bu salgın yüzünden hayatını kaybetti. 

VEBA: İnsanlık tarihinin en ölümcül hastalıklarından biridir. Antik çağlar'dan itibaren tanınmış bir hastalıktır. Lakabı "Kara ölüm'dür. Bu hastalık fare ve pire ışıklarıyla bulaşıyor. Dünyanın ilk kimyasal silahı olarak bile kullanılmış ve düşman ülkeye vebalı fareler salınmıştır. 250 milyondan fazla kişinin ölümüne neden olmuştur.

Çocuk Felci: Bir virüs salgını sonucu insanlara bulaşan bu hastalık önce sinir sistemini çökertiyor felç veya ölümle sonuçlanıyor. 1016'da ABD'de en büyük çocuk felci salgını meydana çıktı. New-York  City'de başlayan salgın, bir yıl içinde toplam 27.000 kişinin sakat kalmasına, 6.000 kişinin de ölmesine neden oldu. 

Kolera: İlk olarak 1991 yılında görülen kolera hastalığından dolayı 12 bin kişi hayatını kaybetti. 
Vibrio Cholerae isimli bakterinin neden olduğu bağırsak enfeksiyonuna bağlı, akut ve şiddetli ishal ile seyreden bir hastalıktır. 

Çiçek hastalığı: 
Çiçek hastalığı oldukça tehlikeli, bulaşıcı ve ölümcül olabilen bir enfeksiyon hastalığıdır. Çiçek hastalığının spesifik bir tedavisi yoktur. Bu hastalıktan korunmanın tek yolu aşıdır. 

Domuz Gribi: 2009 yılında yayılmaya başlayan salgın şu ana kadar 284 bin kişinin ölümüne neden olmuştur. 

Ve günümüzün korkulu rüyası, Corona virüsü. Çin'in Hubey eyaletinin Vuhan kentinde ortaya çıkan Corona virüsü, bugüne kadar dünyada 16 bin 500'den fazla kişide görüldü. Çin genelinde 304 kişinin ölümüne neden olan ve 16.740 kişiye bulaşan virüs deprem korkumuzun bile önüne geçti. 

Peki şimdi gelelim işin komplo teori kısmına. Virüs nedeniyle bir çok insanın yaşamını yitirmesi ister istemez akıllara şu soruyu getiriyor. 
Giderek artan dünya nüfusu azaltılmaya mı çalışılıyor? 

Komplo Teorisi 1: 2020 yılına girmemiz ile birlikte dünya nüfusu 7.78 milyara ulaştı. Gittikçe kalabalıklaşan dünya nüfusu düşürülmek mi isteniyor? 
Ya da Çin nüfusunu azaltmak mı istiyor. 
Şu ana kadar hayatını kaybeden hastalıklı insanların ortalaması 40 yaş üstü. Bir çok yerde de korona virüslerin 40 yaş üstü insanlar için tehlikeli olduğu dile getiriliyor. 40 yaş üstünü Çinlilerin birer kambur olarak gördüğü aşikar. Ve ne tesadüftür ki, bu virüs yaşlıları etksi altına alıyor ve bir kısmınıda öldürüyor. Genç nüfus bağışıklığı güçlü olduğundan hızla atlatıyor. 

Komplo Teorisi 2: 2018 ABD yapımı ünlü Marvel filmi Venom'un 16. dakikasında bir sahne var. Çinli bir kadın Çin'in pazar yerine geliyor ve yılan yiyor. Ardından etrafındaki insanları öldürüyor. Bu kadının bir de yakasında yazan "Corinne" yazısı dikkat çekiyor. Ve 2018 yılında gösterime giren filmde geçen bir kurgu şu an gerçeğe dönüşmüş durumda. 

Komplo Teorisi 3: 1993 yılına ait Simpsons sahnesi ise şöyle. Çin'de bir kargo şirketinin çalışanları kolileri paketliyor. Tam kolinin ağzını kapatacakken çalışanlardan biri kolinin içine öksürüyor ve grip mikrobu kolinin içinde kargo alıcılarına taşınmış oluyor ve ülkede hızla yayılıyor. Şu an bu çizgi film sahnesi de gerçeğe dönüşmüş durumda. 

Komplo Teorisi 4: Wuhan'da 2018 yılında halkın türlü eylemlerine rağmen kurulan Wuhan Ulusal Biyogüvenlik Laboratuvarı, tam 44 milyon dolara mal oldu. Halk çok tepki gösterdi çünkü tehlikeli visürsler üzerinde çalışan bu kurumdan, virüs yayılma ihtimali vardı. Nitekim Sars mikrobu önce labaratuvardan sızdığı için yayılmıştı. Aynı risk yine vardı. 
Hayvanlardan insanlara geçen virüsler üzerinde çalışan bu labaratuvar kurulduktan hemen sonra, 40.000 kişilik bir toplantı düzenlendi ve bu organizasyonun ardından 8 kişide Corona virüsü tespit edildi. Sağlık çalışanlarına gizlilik sözleşmeleri imzalatıldı. Çin hükümetine duyulan ise, tesbihte hata olmasın, zemin değil çukur seviyesine indi. 

Komplo Teorisi 5: Dünyaya hastalık yayarak tüm insanlığı yok etme amacıyla oynanan bir similatör oyun. Üstelik bu oyun Çin'den başlıyor. 
Oyunda ki amaç, hastalık yayıp dünyayı yok etmek. 
Corona virüsünün ortaya çıkmasıyla birlikte masaüstü ve mobil olaraj hizmet veren Plague Inc, oyunu akıllarda soru işareti oluşmasına neden oluyor. 700 milyon kişinin oynadığı oyun, hastalık yayarak dünyayı yok etmek amacında. 

Oyun Çin'den başlıyor. 
Plague'ye başladığınızda oyunu anlayabilmeniz için bir öğretici açılıyor.Öğretici sizden hastalığı yaymanız için bir ülke seçmenizi istiyor. Ve genelde ilk seçilen ülke Çin oluyor. Oyuna başlandığında virüs hızla insanlara bulaşıyor. 

Bunun gibi daha bir çok Komplo Teorisi her geçen gün biraz daha artıyor. 
Tüm bunlar gerçek olabilir mi? Yoksa sadece kulaktan dolma bilgilerle üretilen  Komplo teorilerimi bilemiyoruz. Bekleyip göreceğiz. 
Ancak şu an için ilgilenmemiz gereken asıl mesele ülkemizin virüse karşı alması gereken önlemler. Bu virüsün Fransa, Amerika, Singapur, Tayland, Güney Kore, Rusya gibi pek çok ülkeyi de etkisi altına aldığını düşünürsek, ciddi ciddi önlem almak gerekiyor. Neyse ki ülkemizde bu vakaya henüz rastlanmadı. Bu yüzden şimdilik rahatız. 

...