Sevgili okurlarım, sürekli memleket meselelerine yoğunlaşmanın insanlığa faydadan çok zarar verdiğine, ruhsal sağlığını bozduğuna inananlarda

Sevgili okurlarım, sürekli memleket meselelerine yoğunlaşmanın insanlığa faydadan çok zarar verdiğine, ruhsal sağlığını bozduğuna inananlardanım. Ara sıra hayatımızı güzelleştirmenin, yüklendiğimiz stresi güzel sanatların huzur veren dallarında boşaltmanın sayısız yararları vardır. Dünya tarihine başarılarıyla damga vuran devlet ve bilim adamlarının yaşamları mercek altına alındığında güzel sanatlardan beslendikleri görülür.
Verilecek örnekte, insanlığın imrenerek ve gurur duyarak sözünü ettiği Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve Fizikçi Albert Einstein en başlarda yer alır. Geçmiş yüzyılın tartışmasız mümtaz kişiliği olan Ulu Önderimiz ATATÜRK’ ün tüm başarılarının altında “Sanatsız kalan bir milletin hayat damarlarından biri kopmuştur” değişi yatar.
1921 yılında modern fizik ve Nobel Ödülüne layık görülen Albert Einstein ise, tarihe modern fiziğin babası olarak geçmiştir. Gelin görün ki, tarihe altın harflerle ismini yazdırmış bilim adamının güzel sanatlara olan tutkusu, insanlık yararına büyük değişimlere imza atmasına vesile olmuştur.
O nedenledir ki; müzik/ Resim ve benzeri sanat kollarından beslenenler, geçici de olsa sıkıntılarından uzaklaşıyor ve daha akılcı mücadele etme imkanı yakalayabiliyorlar.
Yazımın sonuna aldığım Linkler tıklandığında dilerim bizlerin yaşında olanlar benim yaşadığım duyguyu yaşayıp nostalji yapma imkanı bulurken, bu çağın güzel sanatlara tutkun gençleri ise ülke yararına etkin hizmetler verirler..
Aşağıdaki resimlere baktığımda, kardeşim olan Nur Moray’ın, 1970’li yıllarda Kadıköy ticaret lisesinde okurken, Milliyet gazetesinin her yıl düzenlediği liseler arası müzik yarışmalarında kendine ait bestelerle iki kez arka arkaya Türkiye birinciliği aldığı günleri anımsadım. Sonraki yıllarda bir yandan esas mesleği olan muhasebeciliği başarıyla sürdürürken, bir yandan da müzik yaşamına, önce Barış Manço ile birlikte kurduğu Kurtalan Ekspres gurubunda devam etmiş, daha sonraları Edip AKBAYRAM, Mavi Işıklar, Kaygısızlar , Erol Evgin gibi önemli müzik gruplarıyla çalışmış , bestelerini plaklaştırarak müzik adına kalıcı başarılara imza atmıştır.

* * *

Konu, ölene kadar onsuz yaşayamayacağım ‘müzik’ olunca, biraz da naçizane kendimden bahsetmemi bağışlayın lütfen. Öğle anlaşılıyor ki müziğe olan tutkumuz aileden genlere işlemiş. Kuleli Askeri Lisesinde ve Kara Harp Okulunda müzikten beslenerek yaşantımı renklendirdiğimi söylemeliyim.
Askeri okul yıllarında, Moda’da bulunan dört katlı cumbalı evimizin bodrum katı bu güne damgasını vuran müzik tutkunlarının prova yapması için özel hazırlanmıştı.
Kuleli Askeri Lisesinden evci iznine çıktığım günler bende aynı kadroya Tumba, Bongo, Darbuka gibi perküsyon aletleriyle eşlik ederdim..
Kıtaya çıkışım ve başarılarımın kaynağı olan müzik tutkum:
Zor şartlarda ülkemin her yöresinde başarıyla görev yapan bir asker olarak kardeşim Nur Moray gibi profesyonelce müzik yapma şansımın olmadığı malumunuzdur. Ancak işimden artan zamanımı o çok sevdiğim, dinlerken ve icra ederken huzur bulduğum müzikten beslenmemek, beni insanlıktan çıkarabilirdi diye düşünüyorum.
Daha sonraları insanların huşu içinde dinlediği romantik ve kulağa hoş gelen şarkıları uzun yıllar kışlalarda, Ordu evlerinde, tatil beldelerinin çeşitli eğlence mekanlarında istek üzerine zevkle mırıldandım. Sevenlerce alkışlandığım sürece ruhuma iyi ve kulağa hoş gelen müzikleri dinlemekle birlikte, amatörce icra etmeyi de sürdüreceğim.
Çünkü, insanları birleştirmenin, kötülüklerden uzaklaştırmanın güzel sanatlarla bütünleşmekten geçtiğinin bilincindeyim.
Barış Manço & Kurtalan Ekspres
yazıyı tıklar mısınız?
45’lik plak :Nur Moray: Gerçek Sevgi
https://www.youtube.com/watch?v=94Jdfm88Y9k
yazıyı tıklar mısınız?