Değerli okurlarımıza merhaba, bu hafta röportaj konuğum güçlü sesiyle dikkatleri üzerine çeken bir isim sevgili CEVHER Röportaj konuğum oldu. Samimi açıklamalarıyla doğal ve işten tavrıyla ilgimi çok çekti. Müzik hayatından, çocukluk yıllarına, kariyerinden, piyasadaki isimlere bir çok konuyu ele aldık sevgili Cevher ile... 

İşte Röportajımız sizlerle!

Öncelikle nasılsın? Her şey güzel gidiyor mu senin için?

Cevher: Çok şükür tabii ki de her şeyden önce nefes alabiliyoruz Bu bile çok büyük bir lütüf Ama ürettiğim müziğin yerini bulması ayrı bir mutluluk benim için, sahne Ve son proje için Radyo programlarının yoğun olduğu bir süreç geçiriyorum, bu tatlı yorgunluk güç veriyor tabiki

Yeni single çalışman hayır olsun. Projenin oluşumunu anlatır mısın? 

Cevher: “Der Gibi” nin sözü ve müziği bana ait 

Şöyle söyliyim, sevgiyi hak arama yeri zanneden, güç savaşına döndüren yani sevginin içine aslında nifak tohumu ekenler öyle dikkatimi çektiki malum ülkenin heryerinde her gün onlarca ilişkiye insana şahit oluyorum. ilişkiler bencilleşti hem aşkta hem dostluklarda 

İşte ben buna bi feryat ettim, kalemimden böyle bişey çıktı. Sevginin olduğu yerde herşey yeşermeliyken güzelleşmeliyken, bu kötü ve egolu duyguların sevgiyi kirlettiğini düşünüyorum. Kızıyor ve başlıyorum bende “Sana mı kaldı yüreğim” “ Sana senin gibiler lazım” diye…

uzak dursun kötüler, gerçekten sevip kendini tüm samimiyetiyle ortaya koyan emek verenlerden diye düşünüyorum.

Der Gibi’ nin aranjesi Taner Çalık’a ait, hatta ufak denemeler yaptık aranjede, t-rap denemeler

Oldukça modern ve bildiğimiz arabesklerin dışında bir düzenleme oldu

Hele klip, bambaşka bir masal dünyası

Teoman Topçu yönetmenliğinde greenscreen tekniğiyle çekildi, tüm animasyonlar elle çizildi toplamda 2 ay kadar sürdü, çünkü gerçekten bir sinema filmi tadında iş çıkardık

Dünyanın çirkinliklerin uzak, kötü duyguların hakim olmadığı, doğa içinde kuşlu böcekli bir dünya hayal ettik ve beni oraya yerleştirdik, aslında olmak istediğim yere sanalda olsa eriştim Teoman sayesinde

Tarık İster, uğuruna ve enerjisine çok inandığım bir müZisyen arkadaşım, o da farklı bi tarzla slap house versiyonuyla projeye değişik bir renk kattı

Kendi youtube kanalında harika remixler yapan Erkan Kılıç, Der Gibi’yi remixlemiş ve muhteşem olmuş. Sosyal medyada paylaşımlar öyle patladı ki, Erkan’ı buldum ve dedim ki; gel bu versiyonuda projeye dahil edelim ve insanlar tüm dijital platformlardan ulaşabilsin. Son anda birde remix versiyon eklenmiş oldu

Tabi benim dinleyicimin çok sevdiği bir tarzım var ki, akustik hali olmadan bir şarkı eksik kalmış gibi hissediliyor. Onları kırmıcam ve Der Gibi’ yi tıpkı ilk yaptığım geceki gibi çok yalın bir halde birde akustik versiyonuyla sunucam

Youtube size plaket yolladı. Bunun için ne söylemek istersiniz? 

Cevher:  Çok Mutluyum, ben bu kanalı açtığımda sevdiğim şarkıları koymayı düşündüm sadece, iş nereye gider hiç düşünmemiştim, ilk projenin 8 şarkısını koyduktan 2-3 ay kadar sonra inanılmaz izlenmeler almaya başladım ve sayımız gün geçtikçe arttı. 100.000 aboneyi  aştık aslında ama plaket yeni geldi.bu tüm dinleyiciminle birlikte başardığımız birşey, inşallah Milyon plaketinide hep birlikte alıcaz.

Müziğe ilginiz ne zaman ve nasıl başladı? 

Cevher: tabikide çocukluğumda, evde kendi kendime bebeklerimi dizerek konserler verirdim:) hani tuvaletler eko yaparya, kendi kendime inletiyorum oraları, yan binamızda oturan ilkokul öğretim Cemile hanım, beni farketmiş ve 5. Sınıf mezuniyet balosunda sahneye davet ettirmişti. İlk kez mikrofonu o gün tuttum ve başka insanlarla sesimi ilk kez o gün paylaştım. Alkış kıyamet ıslık, o kadar mutlu oldum ve güç buldum ki, müzik tutkum daha da alevlendi. 

Müzik yaşamıma 17 yaşında Türk Müziğiyle başladım, Sonra Kültür Bakanlığı’ nın Türk Halk Müziği korosunda solistlik yaptım. 2000’li yıllarda İstanbul’ a geldim ve ilk iş Üsküdar Musiki Cemiyeti’ ne girdim, sonraki yıllarda İTÜ Batı Müziği solfeji bölümü derken, birbirinden bağımsız birçok müzik türünün eğitimini almış oldum. Fakat; müziğimin oturmaya başladığı yıllara baktığımda tüm bunların harmanında ama teknikten biraz uzak, ruhumdan ne koparsa dilimden o duygunun çıktığı bir yorumcu oldum diyebiliriz

Her tarz müzik söylüyorum, bir kalıba sokmayı sevmiyorum, ama sesimin rengi ve söylerken hissettirdiğim duygu sanırım biraz acılı:)

O yüzden de insanlar benden, hep slow şarkılar duymayı bekliyor. İç dünyamızdaki duygularımızı akıtabildiğimiz, bir aracı oldum diyebilirim. Birlikte dağılıp, birlikte toplanıyoruz işte

Magazin hayatınızda olduğu sürece mi popülerliğiz devam eder? Yeni şarkı yapınca mı? 

Cevher: bu bir tercih Aslancım magazin insanlara keyif veriyor, kafa dağıtıyor, insanlar sevdikleri bir insanın hayatının detaylarını merak ediyorlar. Bazen örnek alıyorlar, bazen ilham alıyorlar o yüzden bilmek istiyorlar kimdir? Ne yer? Nerelerde gezer? Arkadaşı kim? Sevdiği kim?Benim magazinsel bir tarafım yok, izole yaşıyorum zaten, çünkü zaten hep evciydim ben, işimi bitirip kendi çekirdek dünyama dönüyorum. Sosyal medya hesaplarımdan, paylaşmaya değer bulduğum şeyleri paylaşıyorum zaten.Projelerimi, sahnelerimi, gezip beğendiğim ve kullanıp memnun kaldığım, mutlu olduğum şeyleri paylaşarak bir iletişim kuruyoruz. 

Magazin evet var, etkiside büyük ama çok benlik değil. 

Otokontrollü müsünüz, yoksa hatalar yapar mısınız? 

Cevher: tabi ki hatalarda yapıyorum insanım sonuçta ama otokontrolüm yüksektir.

Herşey kişinin kendi elinde değilki, o sebepten sen kontrolü kaybetmesende, insan faktörünün olduğu yerde ve mantığının karıştığı yerde hatalarda olabilir doğal olarak. 

 Size yapılan ne gibi yanlışı affetmezsiniz?

Cevher: Ben saygısızlığı sevmem, hak yemeyi kabullenemem ama “affetmem” demek çok büyük bir laf, asla affetmem demeyelimde irtibatı keserim.

Hayal kırıklıkları yorar beni en çok, anlamlar ve duygular yüklediğin bir şey ya da insan tarafından yanılmış olmak üzer en çok öyle söyliyim. Ve irtibatı keserim, ben münakaşa etmeyi pek sevmem, 1-2 cümlede anlayabilecek olanla tabiki sorunumu çözmeye uğraşırım ama, o ilk cümlelerde tıkanıklık, anlamaya çalışmada bir sıkıntı varsa ben uzatmam hiç.anlamaya açık olmadığı sürece kimseyle yol alamazsınki, ben hiiç uğraşmam irtibatı keserim:)

En beğendiğiniz sesler kimler? Kimleri severek dinliyorsunuz?

Cevher: Sezen Aksu, kayahan…çocukluğum böyle geçti zaten. Sibel Can, Kamuran Akkor, ibrahim tatlıses harika yorumcular. 

Sıla, derya Uluğ, Soner Sarıkabadayı aklıma gelenler bunlar  şu an

Ve tabi ki Yıldız Tilbe

Tiktok fenomenlerinin şarkıcı olmasına yorumunuz nedir? 

Cevher: herkes şarkı söyleyebilir, yorumlamak ya da güzel bir sese sahip olmak başka bir şey.

Denemeler yapıyor birçok insan, Kim nerede nasıl mutluysa öyle devam etsin. Zaten alıcısını, dünleyicisini bulmasa o da devam etmez üretmeye, elenir gider otamatik olarak

Z kuşağının müzik seçimine yorumunuz nedir? Şarkılar hep cinsellik ve argo sözler içeriyor. 

Cevher: Ben argoluktan pek hoşlanmıyorum. Bu şarkıların hepsi Bana hitap etmiyor, ama yeni jenerasyonda dinlediklerimde var. 

Bu kuşakta herşey farklı, duygular anlamlar zevkler, daha yüzeysel yaşanıyor birçok şey diye düşünüyorum. O şarkılardaki o isyankar, umursamaz sözler iyi geliyor gençlere sanırım ve hepsinden öncesi o müzik, ritm akış bence onları harekete geçiren o müzik türü. 

Bu devrin gençleride, böyle harekete geçirebiliyor hissettikleri demekki

Türkiye’de konser için gittiğiniz ve en beğendiğiniz şehir hangisi oldu? 

Cevher: ülkemin hiçbir yerini ayıramam, her yerde ve gurbette öyle güzel sahneler yaşıyoruz öyle bütünleşiyoruzki, Allah eksikliklerini göstermesin

Ama İzmir bir başkadır mesela, Bursa ateşlidir oldukça, Adana; bağrına basar Antalya; sarar sarmalar 

Tabi yıllardır en çok gittiğim şehirleri daha iyi analiz edebiliyorum ama şükürler olsun ki, benim dinleyicim her yerde çok tutkulu, çok şanslıyım

Yeni projeleriniz neler? Sevenlerinizi neler bekliyor? 

Cevher: benim cover projelerim hep çok sevilmiştir, onlar her zaman olacak hayatımızda

Şarkılar yazıyorum hatta bir tanesini şu an hazırlıyoruz stüdyodayız. Birkaç aya paylaşıcam “YAN” ı, bir düet projem var

Hepsini zamanı geldikçe sunucam

Sosyal medya hesaplarımdan haberdar ediyorum zaten takipçilerimi, onlarda yaptığım her projeye öyle güzel sahip çıkıyorlarki, emekler yer bulunca yorgunluk kalmıyor

Çok teşekkür ederim Aslancığım Röportaj için tüm ekip arkadaşlarına selamlar

Tüm okurlarına saygılar…