Ender Çalışkan Kimdir?

Ender Çalışkan: Ender Çalışkan söz yazarı, besteci, şarkıcı ve müzisyen kimliği yanında hayvansever, doğa dostu, doğa aşığı ve sıkı bir babadır.


Bizlere kendinizden bahseder misiniz?

Ender Çalışkan: Hayatım boyunca sadece müzik yaptım, çok küçük yaşlarda başlayan ve halen süren sahne yaşamım, müzikal besteciliği, İBŞT’de oyun müzikleri, konserler... şu anda da kendi müzik okulumun başında kendim de derslere girerek günün ayakta geçen tüm zamanlarını müzikle iç içe geçiriyorum.

Müziğe ilginiz ne zaman ve nasıl başladı?

Ender Çalışkan: İlk okula Almanya’nın Mannheim şehrinde başladım, 7 yaşındayken sınıf öğretmenimin ritim duygumu keşfetmesi ile başladı. Ardından Petra Grella’dan 3 yıl süreyle piyano dersleri aldım ve buraya kadar geldik.

Yeni single çalışmanız hayırlı olsun. Projenin oluşumunu anlatır mısınız?

Ender Çalışkan: Aslında yedi şarkılık bir albüm çalışması olacaktı ancak sabırsızlığmdan sebep bu çok kıymetli şarkıları tek tek servis etmeyi tercih ettim, 2022 yılı içinde toplam yedi Sezen Aksu şarkısını sizlerle buluşturacağım. Dört şarkımızın kaydı tamam, şu ana kadar üç şarkının klibi de çekildi, çalışmaya devam ediyoruz. Bu yıl çok güzel şeyler olacak...

Bir Sezen Aksu Klasiği olan Rüya isimli şarkıyı seslendirdiniz. Türkiyenin müzikte ikonu olan Sezen Aksu şarkısı yorumlamak nasıl bir duygu?

Ender Çalışkan: Öncelikle Sezen Aksu ismini ne zaman telaffuz etsem içimin titrediğini söylemek isterim, hayatımın her anına mucizevi şekilde dokunmuş bir sanatçı o, her ayrılığımda, her aşık olduğumda, her efkarımda ve her sevincimde kendimi onda buldum.

Konserlerine bakın lütfen... hiçbir gücün bir araya getiremeyeceği insanlar Sezen Aksu konserlerinde bir araya gelirler, bunun adını bilmiyorum ama sadece Sezen Aksu deyince galiba her şeyi açıklıyor.

İş böyle olunca Sezen Aksu şarkısı okurken stüdyo, canlı kayıtlar, okumalar ve nihayetinde mix mastering çalışmasına kadar çalışma arkadaşlarımı çok yordum, bu emanetin sorumluluğu çok ağırdı.

Ayrıca bu şarkı sadece Sezen Hanım’ın değil, ezber bozan aranjör rahmetli Uzay Heparı’nın da emanetiydi, bu yüzden çok titiz davranmamız gerektiği bilinciyle çalıştık, umarım RÜYA hepinize bir kez daha ulaşır.

Müzik dışında ekran önünde olmak istediniz mi? Oyunculuk içinde uygun bir görüntünüz var.

Ender Çalışkan: Hayır, şu ana kadar oyunculuk teklifi aldığım iki proje oldu ama oyunculuk sadece fiziki görüntüden ibaret değil, çok emek var oralarda. Hem oyuncu arkadaşlarıma saygımdan ve haddimi bildiğimden böyle şeylere asla kalkışmam.

Otokontrollü müsünüz, yoksa hatalar yapar mısınız?

Ender Çalışkan: Aşırı otokontrollü olduğumu net bir şekilde söyleyebilirim hatta abartılı otokontrol nedeniyle çok zaman çevrem tarafından da eğlence konusu olurum ancak insanız sonuçta ve elbette hata yaptığım oluyor. Soru içime doğmuş gibi birkaç gün önce bu konuyu düşündüm. Yaptığım hataların büyük çoğunluğu dış faktörlerden kaynaklanıyor, bir arkadaşım, o an içinde bulunduğum ama bana ait olmayan ortam ve hızlı gelişen olaylar... bu faktörler beni zaman zaman hataya götürebiliyor.

Size yapılan ne gibi yanlışı affetmezsiniz?

Ender Çalışkan: Tanıyabileceğiniz en kin tutmaz insan ben olabilirim, ancak yalan konusu çok fena, yalan söyleyen insanlara bir daha hayatımda yer veremiyorum.

En beğendiğiniz sesler kimler? Kimleri severek dinliyorsunuz?

Ender Çalışkan: Aaaaah, o kadar çok var ki, Türkiye sanatçı zengini bir ülke. Fettah Can, İlyas Yalçıntaş, Bahadır Sağlam son dönem en sevdiğim erkek sanatçılardan. Kadın sanatçılardan Simge Sağın, Derya Uluğ ve Melek Mosso. Bir de son yıllarda yakından takip ettiğim yeni nesil şarkıcılardan Egemen Akkol, çok güzel işler üretiyor.

Türkiye’de pop müzik kalitesi sizce hangi seviyede? Güzelleşiyor mu? Yoksa samimi 90 lar havası mı aranıyor?

Ender Çalışkan: Bunun değerlendirmesini yapmak haddimi aşmak olur ancak çok üretim yarış yaratır, rekabeti arttırır, iyi işler kadar kulaklarımızı kapatacağımz kötü işler de çıkar nitekim bir sürü gürültü duyuyoruz ama gün sonuna baktığımızda Türkiye’de müzik hep güzel olanlarla anılır ve her zaman artıdadır.

Türk pop müziği tabiki her geçen gün gelişiyor, güzelleşiyor ancak 90’ları yaşadığım için mi bana öyle geliyor bilmem; o yıllar her bakımdan daha samimiydi sanki.

Editör: TE Bilisim