Değerli okurlarımıza merhaba...

Keyifli giden röportajlarımda sizlere her hafta başka bir ünlü ismin bilinmeyenlerini en samimi şekilde göstermeye devam edeceğim. Bana ve köşeme göstermiş olduğunuz ilgiden dolayı teşekkür ederim. 

Öncelikle merhaba nasılsınız? Günlerinizi nasıl değerlendiriyorsunuz? Bana bir gününüzü anlatır mısınız? 

Şule Zeybek: Merhaba, teşekkür ederim, bu süreçte ne kadar iyi olunursa, o kadar iyiyim.. 

Ben bu donem zaten ara ara yaptığım sanatsal faaliyetlerime ağırlık verdim. Çocukluktan beri resim yapmayı severim. Üzerine seramik, üzerine heykel, hatta kapı pencere boyama..  salonum atölyeye döndü.. 

Korona sürecinde yeterince izole olabildiniz mi? Bu süreci nasıl geçirdiniz? 

Şule Zeybek: İlk 4 ay tamamen izole yaşadım. Simdi de çok mecbur kalmadıkça dışarı çıkmıyorum. Önümüzdeki günlerde yine ağır izolasyon olacak gibi. Gerçi aşının bulunduğuna dair güzel haberler geliyor ama, bunun çoğaltılıp yaygınlaştırılması yine bir süreç istiyor.. 

Yemek yapmayı sever misiniz? En çok sevdiğiniz yemek? 

Şule Zeybek: aramızda kalsın; dekorasyon, süsleme hariç rutin ev işlerinin hiç birini sevmem. Yemek yapmak da buna dahil. Zaten pek de bilmem..  Ama yemeyi coook severim. Patlıcanlı olanlar favorimdir. Tabi gönül ister ki bol bol kızartma olsun; olmuyor. Bu arada salgının başlamasıyla birlikte vejetaryen oldum. Önce psikolojik olarak et yiyor olmak rahatsız etti beni. Ardından, fiziksel rahatsızlık hissettim. Ve 5-6 aydır tecrübeme dayanarak soyluyorum ki, çok daha rahatım. Kafa ve bedenen..

Ekranlardaki programları nasıl buluyorsunuz? Hangi tarz programları seviyorsunuz? 

Şule Zeybek: Uzun zamandır fazla televizyon seyretmiyorum. Açtığımda ise, emlak avcıları, dekorasyon programları ve kriminal belgeselleri tercih ediyorum...

Bu sezon ekranlarda olmadın. Şuan var mı yeni projeler? 

Şule Zeybek: evet bir proje var ve değerlendirme aşamasındayız.. Birkaç haftaya sonuçlanır diye düşünüyorum..

Hangi tarz program yapmak hoşuna gidiyor?

Şule Zeybek: Son yaptığım "sule ile vitrindekiler" en sevdiğim programımdı. Tamamen doğal, eğlenceli bir sohbet programı..

Biz öğle kuşağında haberleri senden izlemekten çok zevk alırdık yıllarca neden hep haber programları ile hayatımızda olmadın? 

Şule Zeybek: Çok teşekkür ederim. Ben de yıllarca haberleri hazırlayıp sunmaktan büyük keyif aldım. Neden ayrıldım sorusunu ben şöyle açıklıyorum; Haber benim için büyük bir aşktı.. Ama o aşk, dönüşmeye başlayıp artık yaşanmaz hale gelince, ayrılma isteği uyandırdı.. 

30 kilo kadar verdiniz ve bu sükse oldu. Bu kiloları vermek o evre zor oldu mu? 

Şule Zeybek:  Pek zor olduğunu söyleyemeyeceğim, çünkü tıbbi destek aldım. İkinci çocuğuma hamile kalma sureci biraz sorunlu geçti. Hormonal takviyeler, bir kaç düşük derken hamileliğe kilolu başladım. 2 sene süt verme ile işler iyiden iyiye çığırından çıktı.. E serde zaten iştah var.. Sonra, çocuğumun doktorunun bu ameliyatı olması yine çok ünlü bir kalp cerrahının kendi evladına yaptırması.. "hımm bu magazinsel bir şey değil" düşüncesi uyandırdı bende. Ve ta-ta.. 

Hem televizyon programlarınızda hem günlük yaşantınızda tarzınızı kendiniz mi belirliyorsunuz? Yoksa Styling ile mi çalışıyorsunuz?

Şule Zeybek: Tamamen ben belirliyorum. Sevabı günahı bana ait yani.. Şık görünmeyi severim. Ama o şıklık benim rahatımın önüne asla geçemez.. Stiletto gibi, yürümekte zorlanacağım ayakkabılar giymem. En büyük şıklık konfordur, rahatlıktır..

Modayı takip eder misiniz? Marka düşkün müsünüz? 

Şule Zeybek: Modayı takip etme kaygısı gütmüyorum. Ama bir şey moda olunca sizin de önünüze geliyor. Marka konusunda asla takıntılı değilim ve takıntılı olunmasını "acıklı" buluyorum. Sadece markası için alınmış hiçbir şeyim yoktur. İnternetten alışverişi severim. Beğendiğim bir şeyi uygun fiyatla almak beni mutlu eder..

Hiç es vermeyen, akıcı konuşan televizyoncu olarak beğendiğiniz sunucu var mı? 

Şule Zeybek: Bir isim değil, ama bana göre güzel Türkçe konuşmayı özümsemiş ve bunu doğalı haline getirmiş olan, dinlemeyi, soru sormayı bilen kişiler iyi sunucudur..

Ciddi bir karaktere sahipsiniz. Sizi konuklarınızla da fazla samimi olurken pek görmedik. Ekranlarda hem ciddi hem tatlı biri olmayı başarmak zor olsa gerek. Siz bunu nasıl başarıyorsunuz? 

Şule Zeybek: "Tatlı" kısmı için teşekkür ederim 

Ciddi karakter kısmına gelirsek. 

Ciddi karakterli bir insanım. Ama karakterim o kadar da ciddi degildir.. Ses vurgusu olmadan aradaki farkı hissettirebildim mi bilmiyorum?

Yani yalandan nefret ederim, dürüstlük, doğruluk, sadakat, dostluk gibi kavramlar benim olmazsa olmazımdır..

Ama eğlenceliyimdir, şaka yapmaya ve gülmeye bayılırım. Bu özelliklerimi, haberde göremiyordu seyirci. Programa geçince görmeye başladı.. 

2 çocuk sahibi genç bir annesiniz. Annelikte o ciddiyetinizi sürdürebildiniz mi? Şule Hanım nasıl bir anne?

Şule Zeybek: Sana nasıl ciddi bir görüntü çizdiysem artık..

Annelik dünyanın en zor, ve fakat muhteşem şeyi.. Şimdi buraya yazarken küçük oğluma sordum. "Sence ben eğlenceli bir anne miyim?" diye.. Cevap "fena değilsin, eğlencelisin" oldu.. 4,5dan 5'le sınıfı geçtik gibi