RÖPORTAJ: ASLI M. SARI

Bu yolda çok güzel dostlarım oldu. İşte onlardan biri: Bu hafta röportaj konuğum oyuncu, moda tasarımcısı Serkan Çolak.  Serkan Çolak, ilk olarak TRT de yayınlanan Payitaht Abdülhamit dizisinde Panait karakteriyle izleyenlerin karşısına çıktı. Akabinde Malazgirt 1071 sinema filminde Danişment Gazi’yi canlandırdı.

TRT Belgeselde yayınlanan Savaşın Efsaneleri’nde Kanuni Sultan Süleyman'ı oynadı.

Festival Filmi Terazi’de Mikail Hoca karakterini canlandırdı.

Kıbrıs'ta çekilen başrolünü oynadığı Yudi Yedi Konuk Cinleri ile oyunculuk yelpazesinin içine korku filmi ekledi. 30 Eylül’de vizyonda.

Halen çekimleri Macaristan’da devam eden uluslararası bir dizide oynuyor. Müzikle ilgileniyor, gitar ve saz çalıyor. 

Yaklaşık 30 yıldır moda sektöründe. Birçok kadının en mutlu günlerinde en özel günlerinde kendilerini daha iyi hissetmeleri için durmaksızın tasarım kıyafetler üretip baş tacı kadınlarımızı giydirip mutluluklarına mutluluk ekledim Aslı Hanım diyor. Böyle on parmakta on marifet bir dostu sayfalarımda konuk etmekten onur duyuyorum. Sayın Serkan Çolak ile röportajımız sizlerle.

Serkan Çolak kimdir? Bir günü nasıl geçer?

1980 Malatya doğumluyum. Her günüm bir birbirinin aynı gibi gözükse de var olan projeler, senaryo çalışmaları, hâlihazırda moda tasarımcılığı yapmaya devam ediyorum kadınların daha iyi giyinebilmeleri için tasarımlar yapıyorum.

Sinema ve diziye nasıl ve ne zaman başladınız?

ÜNLÜ YÖNETMEN VE OYUN KOÇLARINDAN EĞİTİM ALDIM

Oyunculuk hayalimdi. Ancak bu hayalimi 2012 yılında tanıştığım bir oyuncunun beni doğru yönlendirmesiyle oyunculuk adına birçok ünlü yönetmen ve oyun koçlarından eğitim alarak ilk adımı atmış oldum.

Rol aldığınız oyunlardan ve dizilerden bahseder misiniz biraz?

TRT de yayınlanan Payitaht Abdülhamit dizisinde Panait karakteriyle izleyenlerin Karşısına çıktım. Malazgirt 1071 sinema filminde Danişment Gaziyi canlandırdım. TRT Belgeselde yayınlanan Savaşın Efsanelerinde Kanuni Sultan Süleyman'ı oynamaktan büyük gurur duydum. Festival Filmi Terazi de Mikail Hoca  karakterini canlandırdım. Kıbrıs'ta çekilen başrolünü oynadığım Yudi Yedi Konuk Cinleri ile oyunculuk yelpazemin içine korku filmi ekledim. Halen çekimleri Macaristan’da devam eden uluslararası bir dizide oynuyorum.

Başka sanat dallarıyla ilginiz ne düzeyde? Sanatta sizi besleyen şeyler neler?

Müzikle ilgileniyorum gitar ve saz çalıyorum. Birçok senaryomu çalışırken aralarda gitar ve saz çalarak çıkan melodileri ruhuma işletip konuları daha iyi kavramamı sağlıyor.

Şu an ki sinema ve dizi kalitesi bakımından nasıl buluyorsunuz ülkemizi?

ÖRF, ADET, GELENEK VE GÖRENEKLERİMİZE TERS

Dizilerde çok fazla çarpık ilişkiler var sanki bunu normalleştiriyorlar. Hâlbuki bizim

örf, adet, gelenek ve göreneklerimize ters. Yetişmekte olan yeni nesile yanlış tanıtıyorlar.

Magazinsel gibi görünen sinema ve dizi türleri çıktı ortaya. Açıkçası anlaşılması zor oyunlar basit hissiz. Bunlar için ne dersiniz?

Dediğim gibi; sırf para kazanmak için çarpık ilişkiler, gerçeği yansıtmayan konular toplumu hissizleştirip duygusuzlaştırıyor. Tabii bu tüm yapımlar için geçerli değil. İçlerinde işini layıkıyla yapanlar da mevcut.

Peki, siz neler izlersiniz, neler dinlersiniz, kimleri okuyorsunuz, ne tür filmlerden hoşlanırsınız?

Kaliteli tüm yapımları izlemeye çalışıyorum. Dönem filmleri birinci önceliğim tabii ki. Komedi, aksiyon, polisiye tüm filmleri izlemeye çalışıyorum. Her yapımdan kendime çıkaracağım bir pay bulabiliyorum. Psikoloji kitaplarını ve eğitici kitaplar, dünya tarihini anlatan kitapları okumaktan zevk alıyorum.

Türkiye’de sinema ve dizi eleştirisi hakkında ne düşünüyorsunuz?

ELEŞTİRİLERİ YAPANLAR BAZEN DÖNÜP KENDİLERİNE BAKMALI

Her konuda olduğu gibi sinemada da bilirkişilerden çok bildiğini zanneden kişilerin yorumları ve sesleri çıkıyor. Evet, tüm bu yapımlar izleyici için yapılıyor. Herkese her şeyi beğendiremezsiniz ama eleştirileri yapanlar bazen dönüp kendilerine bakmalı.

Okumayı sevmeyen bir milletiz. İzlemeyi sevmiyorlar da demek doğru mu? sizce?

Okumayı sevmediğimiz gibi her şeyi çabuk elde etmek isteyen bir milletiz. Filmleri, kitapları tamamını okuyup seyredip konuya vakıf olmak yerine sonuna gelip bilgi sahibi olmak istiyoruz. Kısacası üretenden çok tüketen bir toplum olduk.

Birlikte oynamaktan en çok keyif aldığınız isimler kimlerdir?

Herkesin kendine has bir keyfi vardır ama ben en çok; Bülent İnal, Gürkan Uygun, Caren Kurtaran, Cengiz Coşkun, Ali Düşenkalkar, Haluk Piyes ile oynamaktan keyif aldım.

Şu an içinde yer aldığınız projelerinizden geniş kapsamı ile bahseder misiniz?

Macaristan’da çekimleri devam eden projede yaptığım sözleşme gereği detay veremiyorum. Ama uluslararası harika bir proje olduğu kesin.

Toplumumuzda oyuncu olmanın getirdiği bir sorumluluk var mıdır?

Kesinlikle vardır. Yeni nesil çok çabuk filmdeki karakterlerin Etkisi altında kalabiliyorlar. Bundan dolayı daha eğitici ve gerçekçi projelerin yapılmasında fayda görüyorum.

Sanat hayatınızın sonuna geldiğinizde neleri gerçekleştirmiş olmak istersiniz?

Bir rahmetli Kemal Sunal, Cüneyt Arkın gibi benden sonra da oynatılacak filmlerimden izleyenlerin hem öğrenmelerini hem de zevk almalarını isterim.

İleriye dönük kariyer hedefi planlarınız nelerdir?

Bir Türk oyuncu olarak uluslararası yapımlarda daha çok yer almak ve Oscar ödülü alıp bu gururla ülkeme gelmek.

Sizce başarının sırrı nedir? Emek mi? Şans mı?

Kesinlikle emek ama bazen insanın şansa da ihtiyacı oluyor.

Şuan gösterimde olan oyununuz ve aktif olan projeleriniz nelerdir?

Başrol olarak oynadığım, Yudi Yedi Konuk Cinleri adlı filmim tüm Türkiye’de 30 Eylül’de vizyona girecek. 

Netfilix, Amazon, Disney Plus vs. Gibi dijital platformlar sinema ve dizi sektörünü nasıl etkiliyor?

Yeni neslin %80’i dijital platformlarda sinema ve diziyi izliyor. Açıkçası; dijital platformlar artı bir Pazar oluşturuyor film sektörü için. 

Sizce sinema kültürü dünyadaki sinemacılığın neresinde ve ne durumdayız?

Açıkçası; yurtdışındaki dizi projesini gördükten sonra, sinema ve dizi konusunda bayağı eksiklerimizin olduğunu fark ettim. Doğal olarak bu da çekim kalitesine yansıyor.

Oyunculuk nasıl bir meslek biraz bahsedebilir misiniz?

Benim için oyunculuk muhteşem bir meslek. Bu mesleği layıkıyla yapabilmek için çok araştırmak, sürekli eğitim halinde olmak ve kendini en üst seviyede donanımlı olmak için çok emek vermek gerek.

Hayatı, hayatları, hikâyeleri oynamak nasıl bir duygudur sizce?

Farklı farklı karakterlere hayat vermek izleyicilere güzel şeyler yansıtmak anlatılmaz bir duygu. Oynadığın karakterler ile birebir özdeşleşmek, o karakterin duygusunu yaşamak bazen kahkaha bazen hüzün bazen sevinç bazen de acı kayıp. Bu duyguların tamamı da benim için kelimelerle anlatmak çok zor. 

Modacılık yönünüzde var hatta bunu sinema ile birlikte birleştirme hayaliniz var. Modacı yönünüzden de bahsedelim mi?

YAKLAŞIK 30 YILDIR MODA SEKTÖRÜNDEYİM

Yaklaşık 30 yıldır moda sektöründeyim. Birçok kadının en mutlu günlerinde en özel günlerinde kendilerini daha iyi hissetmeleri için durmaksızın tasarım kıyafetler üretip baş tacı kadınlarımızı giydirip mutluluklarına mutluluk ekledim. Bu gerçek doğal mutluluğu bir film projesinde de ekranlarda izleyicilerimize göstererek mutluluğumuza dâhil etmek gibi bir hayalim var. Hiçbir zaman bu hayalimden vazgeçmeyeceğim, inşallah bir gün gerçekleşecek. 

Biz sizi nerelerden takip edip izleyebiliriz?

Projelerimin detaylarını, bilgilerini İnstagram hesabım olan @serkancolakofficial‘dan takip ederek bilgi sahibi olabilirler. 

Başarı basamaklarını azimle bir bir çıkan beyefendiden; okuyucularımız ve başarmak isteyen gençlerimiz bazı tüyolar duymak ister. Son olarak neler söylemek isterdiniz?

EMEKSİZ EKMEK OLMAZ

Eğitim ailede başlar diyorum ve burada gençler yerine ailelerine seslenmek istiyorum. Yeni nesil gençlerimiz muhteşem bir zekâya sahipler. Aileleri onları doğru eğitimlere yönlendirerek ve ne olursa olsun her daim yanlarında olarak destek olabilirler. Gençlere gelecek olursak; emeksiz ekmek olmaz. Emek vermeden hiçbir şeye sahip olamazsınız. Kesinlikle doğru eğitim şart. 

Editör: TE Bilisim