7 Günde Yağların Yüzde 40’ına Veda

GÜZELLİĞİN SIRLARI YENİDEN YAZILIYOR

Tüm dünyayı derinden etkileyen, yaşamsal alanlarımızı sosyal mesafe ve hijyen kuralları ile sınırlayan Pandemi süreci devam ederken, bir yandan hayatın pek çok alanında yeni uygulamalar başlıyor. Yeniden normalleşme sürecinin etkilediği sektörlerden biri de güzellik ve sağlık sektörü. Özellikle evde kalmanın yaygınlaştığı ve bu dönemde alınan fazla kilolardan kısa sürede kurtulma isteği, güzellik enstitüsünü de harekete geçirdi.

Şimdi hedef, sadece 7 günde daha az temas ile fazla yağlardan kurtulmak...

Bouquet Beauty Lab Güzellik Danışmanı Buket Aydın, içinde pek çok uygulamayı barındıran merkezinde, yeniden fit ve sağlıklı görünümünüzü kazanmak için şimdiden harekete geçmemiz gerektiğini belirtiyor. “Şimdi evde kaldığımız zamanları telafi etme ve teknolojinin tüm nimetlerinden faydalanma zamanı. Artık kişiselleştirilmiş ve son dönemin etkin bölgesel incelme protokollerinden birini kullanıyoruz; Eximia HR 77 Platinum... Sadece 7 günde vücutta yüzde 40 oranında yağ azalımı sağlayan FDA onaylı yüksek teknolojiye sahip Eximia HR 77 Platinum uygulaması dört farklı yaklaşımın birleşiminden oluşuyor. Cildi ölü hücrelerden arındıran Mikrodermabrasyon, yağ hücreleri üzerinde etkili Lazerporasyon, lenf akışını hızlandıran EndoRadyoMag ve doku gençleştiren RadyoLift... Bu kompakt uygulama sayesinde vücudun sorunlu bölgelerindeki yağ hücrelerinin küçültülerek vücudun sıkılaşmasını sağlamak, kalçaları biçimlendirmek, daha formda kollara, daha sıkı ve kaslı bacaklara kavuşmak mümkün. Etkinliği klinik çalışmalarla kanıtlanmış bu uygulama, sadece 7 gün gibi kısa bir sürede üstelik yattığınız yerden yağ hücrelerinizin küçülmesini sağlıyor. Bu da diyetle ve sporla mümkün olmayan sonuçlar elde edilmesine olanak veriyor. Bir yandan Covid sonrası süreçte insanlar ölçülerini, daha yoğun yağ yakımını daha az temas ve daha hızlı bir sürede ideal düzene taşımak istiyorlar. Artık yüksek teknolojili ürünler ile daha hızlı sonuçlar almak mümkün” diyor.

TÜRKİYE TÜTÜN SORUNUNU ÇÖZMÜYOR, ARTTIRIYOR!

Son günlerde, “sarmalık kıyılmış tütün, makaron, yetki belgesiz satış” tartışmaları, sıkça ülke gündemini işgal etmektedir. Tütün kontrol uzmanları dışında, konuyla ilgili tüm taraflar “daha fazla üretim, daha fazla gelir” hedefli savlarını paylaşmaktadır. Sağlığa Evet Derneği olarak, tütün kontrolü yükümlülükleri dikkate alınmadan sürdürülen tartışmaların tütün tüketimi ve ilişkili hastalıkların artmasına neden olacağı endişesini taşımaktayız.

Tütün tüketimi rekor kırıyor, vergi geliri sağlıyor ama öldürüyor

Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, Türkiye’de 2011 yılından beri artan tütün tüketimi 2019’da rekor kırdığını belirterek, “İç piyasada 2019 yılında 119.747.102.254 adet bandrollü sigara satışı yapılmıştır. Yasa dışı ticarete konu olan tahmini 5 milyar adet kaçak sigara ile 20 milyar adetten az olmamak üzere sarmalık kıyılmış tütünden mamul sigaraları eklediğimizde 2019 yılında Türkiye’de tüketilen sigara miktarının toplamda 145-150 milyar adede ulaştığı hesaplanmaktadır. 2019 yılında tütün mamullerinden 50,3 Milyar TL ÖTV geliri elde edilmiştir. 2020 bütçe hedefi 64,8 Milyar TL olup, 2020 yılının ilk 5 ayında 22,1 Milyar TL tahsilat gerçekleştirilmiştir. Sigarada nispi ÖTV %67 iken, sarmalık kıyılmış tütünde %40 olarak belirlenmiştir.” dedi.

Tütünün öldürdüğü 70 yıldır biliniyor

Tütünün yerlisinin de yabancısının da kullanıcısının yarısını öldürdüğüne dikkat çeken Dağlı, “Sosyal devlet anlayışı vatandaşı hastalıklardan koruyarak, vergi toplamayı, istihdam sağlamayı gerektirir. Tütün tüketimi arttıkça, gelir de artar gibi görünse de tütün kullanımının yol açtığı, enfeksiyon, kanser, kalp-damar hastalıkları, felç, KOAH gibi hastalıkların tedavisi vergi gelirinin çok üzerinde maliyet gerektirmektedir. “ dedi. 

DOĞRU SAÇ EKİMİ HAKKINDA HERŞEY

Saç ekimi konusunda fark yaratan bir hekim olarak tanınan Doktor Ali Dursun Kan, saç ekimi konusunda merak edilenleri siz değerli okuyucular için anlattı. Kan, saç ekimi operasyonlarının mutlaka uzman plastik cerrahi ve dermatoloji uzmanları tarafından hastane ortamında yapılması gerektiğinin altını çizdi

Saç ekiminde hangi yöntemler bulunuyor?

Saç ekimi fut ve fue olmak üzere iki yöntemle yapılır. Fut dönor saçlı bölgede saçlı deri şerit şeklinde cerrahi olarak çıkarılır. Saç kökleri bu şeritli dokudan tek tek ayrılarak alıcı bölgeye ekilir. İkinci yöntem olan fue yönteminde saç kökleri dönor alanda mikro motor yardımıyla punch denilen uçlarla tek tek alınarak aynı şekilde alıcı bölgeye tek tek ekilmesi işlemidir.

Peki hangi yöntem daha sağlıklıdır?

Her iki yöntemde başarı ve sağlık yönünde eşdeğerdedir. İki yöntemin avantajı ve dezavantajları vardır. Cerrahi gerektirmemesi, daha az ekiple çalışması ve dönor alanda skar olmaması nedeniyle günümüzde saç ekiminin tamamına yakını artık fue yöntemiyle yapılmaktadır.

İlk seferde başarılı oluyor mu?

Doğru hasta, doğru planlama ve doğru teknik işlemle, hastaların % 95’inde başarılı sonuçlar alınır.

Açık ve koyu saçlar arasında bir fark var mı?

Hayır, saç renginin saç ekiminde aralarında bir fark yoktur. Ancak kalın telli saçlarda saç hacmi daha geniş olduğundan estetik sonuçlar ince telli olanlara göre daha iyi sonuç alınır.

İstenilen sonucu ne zaman alıyor?

Saç ekimden ortalama 1 yıl kadar sonra daha sağlıklı sonuç alınır.

Operasyon ne kadar sürüyor?

Saç ekimi kök alma, kanal açma ve yerleştirme olmak üzere 3 aşamalı bir işlemdir. Dolayısıyla işlem greft sayısına bağlı olarak değişmekle birlikte ortalama 7-8 saat sürer. Saç ekimi lokal anestezi altında yapılır.

Operasyon sonraki dönem nasıldır?

Ameliyat sonrası hastaya ağızdan kullanmak üzere antibiyotik ve ağrı kesici verilir. Bunlar genelde ağrısı için yeterli olur. Hasta geceyi ağrısız geçirir. Operasyondan sonraki ilk gün hasta kliniğe çağrılır. Dönor alan pansumanı çıkarılır. Alıcı alandaki greft kontrolü yapılır. Hastaya 10 gün boyunca her gün yapacağı yıkama hakkında bilgilendirilir. 10. Günün sonunda hasta normal hayatına devam eder.

Saç ekimi yalnız erkeklere mi yapılıyor?

Saç ekimi evet çoğunluk erkeklere yapılmaktadır. Ancak kadınların yaklaşık % 10 görülen saç dökülmesi nedeniyle kadınlara da saç ekim yapılmaktadır.

Kadınlar bu işlem yapılırsa saçlarını kazımaları gerekir mi?

Hayır, kazımalarına gerek yok. Bu hastalara saç arası ekim kolaylıkla yapılmaktadır.

Söylemek istediğiniz son bir şey var mı?

Saç ekiminde diğer ameliyatlar gibi bir cerrahi işlemdir. Bu nedenle bu konuda uzman plastik cerrahi ve dermatoloji uzmanları tarafında hastane ortamında yapılmalıdır.

VERTİGOYA KARŞI 10 KRİTİK KURAL

Dünyam sanki tersine döndü… Çevremdeki tüm nesneler hareket ediyor… Yer ayağımın altından kayıyor gibi… Midem bulanıyor, gözlerim istemsiz hareket ediyor, kulağımda dolgunluk ve basınç hissediyorum… Sanki işitmem azaldı…

Bu yakınmalar her 100 kişiden 3’ünde gelişen baş dönmesi, tıbbi adıyla vertigonun en sık yol açtığı sorunlardan bazıları. Basit ve sadece birkaç saniye süren kısa süreli atak şeklinde de gelişebiliyor, saatlerce, hatta günlerce devam ederek günlük yaşamında ciddi sorunlar oluşturabilecek kadar ağır da yaşanabiliyor. Öyle ki hastalar her an başları dönecek kaygısıyla sokağa çıkamıyor, hatta evde tek başına kalmaktan bile korkuyorlar. Genellikle kulak kristallerinin yerinden oynaması sonucu oluşsa da, aslında pek çok etken vertigoya neden olabiliyor. Yaz aylarında çalışma temposunun hafiflemesi ve tatiller nedeniyle psikolojik olarak rahatlamamız sayesinde vertigo görülme sıklığı azalıyor. Ancak yine de dikkatli olmakta fayda var, çünkü yaz aylarına özgü bazı faktörler vertigoyu tetikleyebiliyor. Acıbadem Fulya Hastanesi Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Feyzi Elez vertigoya karşı alınması gereken önlemleri anlattı, önemli uyarılarda bulundu.

Bu saatlerde güneş altında kalmayın

Aşırı sıcaklar iç kulak sıvılarını azaltarak vertigoyu tetikleyebiliyor. Bu nedenle özellikle güneş ışınlarının yeryüzüne en dik geldiği 10:00-16:00 saatleri arasında mümkünse dışarıya çıkmayın.

Bol bol su için

Bol su içmek iç kulaktaki sıvı dengesi açısından önemli. Susamayı beklemeden bol bol su içmeyi asla ihmal etmeyin.

Deniz ve havuz aktivitelerine dikkat!

Suda yapılan ters hareketler kulak sağlığımızı olumsuz etkileyebiliyor. Örneğin suya hızla atlamak ve taklalar atmak gibi hareketler her ne kadar keyifli olsalar da, kulak kristallerinin dökülmesine bağlı gelişen vertigoya zemin hazırlayabiliyorlar. Yine yaz aylarında sıkça tercih edilen tekne gezileri de altta yatan iç kulak hastalığını tetikleyebiliyor. Dikkat edilmesi gereken başka nokta da, dalışlar. Atmosferik basıncın artması migren hastalığını tetikleyerek migrenöz vertigo denilen menier hastalığına benzer vertigoya neden olabiliyor.

D vitamini çok önemli

Yapılan çalışmalar D vitamini eksikliği ile vertigo arasında ilişki olduğunu ortaya koyuyor. Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Feyzi Elez kulak kristalleri kalsiyum içerdiği için bu elementin emilimine yardım eden D vitamini eksikliğinde kırılganlığın arttığı uyarısında bulunarak, “Yaz ayları D vitamini seviyesinin en yüksek olduğu aylar. D vitamini desteği sağlamak için günün uygun saatlerinde güneşten faydalanın. İsterseniz D vitamini takviyesi de alabilirsiniz. Özellikle kalsiyum içeren gıdalardan yaralanmayı da ihmal etmeyin” diyor.

Uzun süre araç kullanmayın

Aşırı yorgunluk ve araç kullanma stresi de iç kulak hastalıklarını tetikleyebiliyor. Uzun süre hareketli görüntüleri takip etmek denge sistemini zorluyor, konsantrasyonu bozuyor. Bu nedenle mola vermeden uzun süre araç kullanmayın, sık aralıklarla dinlenin. Vertigonun yanı sıra araç tutma öykünüz varsa, özellikle araç ve deniz seyahatinde yanınızda mutlaka ilaç bulundurun.

Stresi kontrol altında tutun

Vertigoya karşı stres yönetimini sağlamanız da çok önemli. Stres faktörü özellikle iç kulaktaki damarlar üzerinde etkili oluyor. Strese bağlı damarlarda oluşan daralmalar iç kulaktaki sıvı basıncını değiştirerek vertigoya sebep olabiliyor.

Süt, peynir ve yoğurt üçlüsü önemli

Kalsiyum içeriği yüksek süt, peynir ve yoğurt tüketimini arttırın. Yapılan çalışmalara göre; kalsiyum alımı kristal yapısının daha sağlıklı olmasına katkı sağlıyor.

Akşam serinliğinde yürüyün

“Yürüyüş aktivitelerinde bulunun. Çünkü yürüyüş denge rehabilitasyonu açısında önemli”önerisinde bulunan Kulak Burun Boğaz Uzmanı Dr. Feyzi Elez, “Genellikle saatte 4 km hızla sabah ve akşam 30 dakika kadar yapılan yürüyüşün denge sorunlarını çözmede faydası büyüktür” diyor.

Kafeinli içecekleri sınırlandırın

Kafein içeren yiyecek ve içecekleri sınırlı tüketmeye özen gösterin. Kafeinin özellikle iç kulak basıncına olumsuz etki ettiğine dikkat çeken Dr. Feyzi Elez, şu bilgileri veriyor: “Aktif iç kulak hastalığı olanlara, bu süreç içerisinde kahve içimini, haftada 1-2 kez olacak şekilde sınırlandırıyoruz. Ayrıca, denge sistemini doğrudan olumsuz etkilediği için alkollü içeceklerin de sınırlı tüketilmesi çok önemli”

Bu deniz ürünleri çok lezzetli, ancak…

Karides, kalamar, midye gibi derin deniz ürünlerini sınırlı tüketin. Bu ürünler içerdikleri ağır metaller, organik ve inorganik bileşikler nedeniyle aşırı tüketildiklerinde baş dönmesini tetikleyebiliyor.

Pandemi nedeniyle zor günler geçiren sinema sektörüne destek geldi

Pandemi sebebiyle sinema ve dizi setlerinin durması en çok da kültür-sanat emekçilerini vurdu. Türkiye’deki kamera arkası çalışanları ve oyuncular pandemi nedeniyle setlere gidemedi, işlerini yapamadı.

Yeni normalleşmeyle birlikte tüm sektörlerde çarklar yeniden çalışmaya başlarken, sinema ve dizi sektörü de yeniden ‘motor’ dedi. Yeni sezon da hayatımıza girecek olan ‘Kız Kıza’ dizisinin de çekimleri geçtiğimiz gün başlarken, Dr. Buket Kılınç’ın sahibi olduğu ESTETIUM LIFE Ağız ve Diş Polikliniği de Sinema ve Dizi sektörüne kapılarını ardına kadar açtı. ‘Kız Kıza’ dizisinin ilk bölümünün ilk sahnelerine ev sahipliği yapan diş kliniğinin sahibi Dr. Buket Kılınç, ‘‘Salgın dönemi dünya için de ülkemiz için de çok zorlu geçen bir dönem oldu. Sıkıntılı günlerde sıkı sıkı sarıldığımız kültür-sanata yeni normalleşme de de destek olmak istedim. Bu bağlamda da Diş Polikliniğimizin kapılarını sinema ve dizi sektörüne açtım. Yaşasın Sinema, Yaşasın Sanat’’ ifadelerini kullandı.