Kıymetli okurlarım, bu haftaki yazımda sizlere günlük hayatımızda büyük yardımcımız olan araçlarımızın trafik kaz

Kıymetli okurlarım, bu haftaki yazımda sizlere günlük hayatımızda büyük yardımcımız olan araçlarımızın trafik kazası sonrasında uğradığı değer kaybının tespiti ve tahsili ile ilgili bilgiler vermeye çalışacağım. Özellikle büyükşehirlerde nerdeyse ufak tefek kazası olmayan araç bulmak imkânsız hâle geldi. Hâl böyle olunca da insanlar araçlarındaki değer kayıplarından dolayı mağduriyet ve maddi kayıp yaşamaya başladı.



Ülkemizdeki hukuk mevzuatına göre trafik kazaları taksirli suçlardan sayılmaktadır. Hukuki anlamda taksir, neticenin fail tarafından öngörülebilir olduğu hâlde öngörülememesi veya neticenin öngörüldüğü hâlde istenmemesi hâlidir. Taksir de aynen kasıt gibi bir kusurdur. Taksirli suç, sonucu arzulanmayan suç demektir. Nitekim Türk Ceza Kanunu (TCK) 180. maddede ‘trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma’ suçu düzenlenmiştir.



Kaza Sonrası Değer Kaybı



Her gün gazete sayfalarında ve televizyon ekranlarında birçok trafik kazası haberine rastlıyoruz. İstatistiklere göre ülkemizde meydana gelen trafik kazalarının büyük çoğunluğu maddi hasarlıdır. Bu kazalarda bazen bir taraf, bazen her iki taraf da kusurlu olmaktadır. Kaza sonrası zarara uğrayanların kayıpları sigorta şirketleri tarafından kusur oranında tazmin edilir. Her ne kadar kaza geçiren araç daha sonra tamir edilip yeni gibi yapılsa da artık tramer kayıtlarında hasarlı olarak görüleceği için değer kaybına uğrayacaktır.



Değer Kaybının Tespiti ve Tahsili



Bu şekilde değer kaybı yaşamış olan araç sahipleri, şayet kazada yüzde yüz kusurlu değilse, kusur oranına göre bu değer kaybını kazada kusurlu olan tarafın sigorta şirketinden talep edebilir. Bunun için öncelikle araçtaki değer kaybının uzman bilirkişi tarafından tespit edilmesi gereklidir. Başvuru için kaza tespit tutanağı, ehliyet, ruhsat, sigorta poliçesi ve eksper raporu gibi belgeler talep edilmektedir. Eğer talep edilen rakam sigorta şirketi tarafından ödenirse sorun hallolur. Şayet sigorta şirketi ödemeyi kabul etmezse Sigorta Tahkim Komisyonuna başvurulması gerekir. Sigorta şirketine başvuru kaza gerçekleştikten sonraki 2 sene içerisinde yapılmalıdır. Bu süre için baz alınan tarih, kazanın meydana geldiği tarihtir. Şayet bu yoldan bir netice alınamazsa, aracı değer kaybına uğrayan kişi, Asliye Ticaret Mahkemesinde açacağı dava ile zararın tazminini talep edebilir.



Kaskoya Dâhil Edilebilir



Burada önemli bir nokta, genellikle sigorta şirketlerinin sunduğu standart kasko hizmeti içerisinde araç değer kaybının karşılanması bulunmamakta fakat talep halinde ve ilave prim ödemek suretiyle poliçeye değer kaybı güvencesi dâhil edilebilmektedir. Böyle durumlarda değer kaybı ilgili sigorta şirketince ödenebilmektedir.



Ülkemizde son dönemde yapılan kanuni düzenlemelerden sonra bugün artık herkes aracındaki değer kaybı için sigorta şirketine başvurabiliyor. Özellikle Danıştay tarafından verilen son kararlarla değer kaybı tazminatının kapsamı genişledi. Günümüzde ister ticari olsun ister özel tüm araçlar değer kaybı tazminatı alabilir hâle geldi. Bu hususta hak kaybı yaşamamak için bir avukattan hukuki yardım almak daha uygun olur.