Türkiye'de futbol transfer dönemi sona erdi.
Anlaşılan o ki verimli topraklarımız olan Türkiye'de futbolcu yetiştiremez olmuşuz. Oyuncuların geneli yurtdışının yıldızları. Fenerbahçe 13 yurt dışından olmak üzere 2 yurt içi transfer gerçekleştirdi.
En dikkat çekici transfer olayı bana göre Cengiz Ünder gibi büyük bir yeteneği kadroya katmak. Bu durum taraftar için büyük bir heyecan kaynağı oldu. Bu heyecanın sebebi yalnızca takıma Cengiz Ünder'in gelmesi değil, transferin aynı zamanda maddi boyutu. İstatistiklere göre en yüksek bonservis ücreti ödenen 10 futbolcudan 5'i Fenerbahçe de. Liderlik koltuğundaysa Cengiz Ünder oturuyor. Kent, Dzeko, Djiku, Umut Nayir ve Szymanski gibi başarılı isimlerin de hakkını yememek lazım. Helaliyle hak olmasını dilerim.
Transferlerle ilgili beklentiler ve umutlar her zaman yüksek. Fenerbahçe, yıldız futbolcuları takıma katma konusunda başarılı bir geçmişe sahip ve bu geleneği devam ettirmek istiyor gibi görünüyor. Ancak her transferin bir riski var ve başarıya ulaşmak için sadece isimler yeterli değil. Takımın uyum sağlaması ve teknik direktör İsmail Kartal'ın bu oyuncuları nasıl bir araya getireceği önemli. Bu, zaman içinde netleşecektir. Şu an takım uyumu ile ilgili bir şeyler söylemek için çok erken.
Tabi gelenler kadar gidenler de önemli yere sahip. Kaleci Altay Bayındır, Arda Güler gibi isimlerin takımdan ayrılması taraftarları hem mutlu etti hem de üzdü. Onlara başarılarla dolu bir kariyere sahip olmalarını ve ülkemizi gururla temsil etmelerini dilerim.
Geçmiş sezonlarda olduğu gibi bu sezon da Trendyol Süper Lig'de mücadele edecek tüm takımlarımıza başarılar diliyorum. Türk futbolunun daha da yükselmesi için tüm futbolculara ve takımlara güzel günler dilerim. Memleketlerinden gelen tüm yabancı topçulara da cennet vatanımızda huzurlu ve başarılı bir futbol sezonu olması temennisiyle.