Ülkemizde gazetelerin dağıtımı epeyce zor bir iştir. Gerek maddi bakımdan gerekse manevi bakımdan çok meşakkatli bir çalışma gerektiren hizmettir. Hem araç hem insan gücü gerekir. İlk gazeteler eskiden abone usulü ile dağıtılırmış. Daha sonra her gazete müvezzi denilen satıcılar aracılığı ile koltuk altında taşınarak satılmaya başlanmış. 1960’lara doğru birkaç gazete birleşerek GAMEDA’YI kuruyor. Tabi bu şirketin yaygın bayi sistemi olmadığı için örgütlenmesi 1970’leri buluyor. Önceleri şahıs firmalarından oluşan ana bayilikler oluşturuluyor. Onların altında da tali bayiler oluşuyor. Böylece gazeteler son satıcı noktalarına kadar gidip okuyucunun eline ulaşıyor.

Bütün bu olayları iki satırda anlatmak kolay. Ama gazeteler insanların eline ulaşana kadar çalışan basın emekçileri ne badirelerden geçiyor bunu ilerleyen yazılarımızda kısmen de olsa anlatacağız.

1960’ların ortalarında Hürriyet Gazetesi HÜR DAĞITIM’I kuruyor. Gazeteler Anadolu da ki büyük merkezlere, örneğin İzmir, Adana, Samsun gibi yerlere uçakla gidiyor. Oralardan ileriye de kara yolu ile devam ediyor. Bu aradaki mesafeye yol boyu deniyor. Yol üzerindeki il ve ilçelere de geçerken günlük gazeteler bırakılıp dönüşte iadeler alınıyor. Haliyle bu büyük merkezlerde gazetelerin büroları ve iletişim merkezleri oluşuyor. 1973’te Abdullah Akosman ve Çetin Şanlı birleşerek bu iki dev şirkete rakip mütevazı bütçeyle REK-DAĞ DAĞITIM’I kuruyorlar. 1990’lara geldiğimizde bu dağıtım şirketlerine ilaveten YAYSAT, BİRLEŞİK BASIN DAĞITIM, BİR YAY, DOST DAĞITIM ve DOĞAN DAĞITIM gibi dağıtım şirketleri kuruluyor. GAMEDA ve HÜR DAĞITIM’IN kapanmasından sonra hiç biri uzun ömürlü olmuyor. Bunların arasında REK-DAĞ DAĞITIM kısıtlı imkânlarla ve elindeki birkaç gazete ile yoluna devam ediyor. Daha sonraları TURKUVAZ DAĞITIM kuruluyor. Günümüzde istikrarlı bir şekilde yoluna devam eden tek şirket bu kalıyor.

Gelecek yazılarımda gazete ve mecmua dağıtımındaki yarım asırlık bu insan mücadelesini aklımın yettiği ve kalemimin yazdığı kadar elimden geldiğince işlemeye ve olayların perde arkasını anlatmaya çalışacağım. Yazılı basın da ne mücadeleler verildiğini göreceksiniz. Bu gün dijital ortamda her türü habere çok kolay ulaşılıyor. Eski ile yeni arasındaki bu değişimin ne kadar büyük olduğunu anlayacaksınız.