Kıymetli okurlarım, bu haftaki yazımda sizlere son zamanlarda çok sık gündeme gelen ve birçok vatandaşımızın mağdur o

Kıymetli okurlarım, bu haftaki yazımda sizlere son zamanlarda çok sık gündeme gelen ve birçok vatandaşımızın mağdur olduğu, konut satışlarında müteahhitlerin mesuliyeti konusundan bahsedip kısa bilgi vermeye çalışacağım.



Türkiye, uzun yıllar konut satışlarında çok yüksek rakamlara ulaşarak bu sektörde faaliyet gösterenlerin ciddi oranlarda kâr ettiği bir ülke oldu. Kâr oranlarının yüksek olması piyasaya girme noktasında müteahhitlerin iştahını kabarttı. Buna kentsel dönüşüm de eklenince özellikle büyükşehirlerde konut yapımı ve satışı arttı. Yabancıların konut alımıyla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığı kazanmasının önü de açılınca çok büyük projeler hazırlandı. Zaman içinde bu projelerin kimisi tamamlandı, sahiplerine teslim edildi, kimi firmalar maliyetleri karşılayamayıp iflas etti ve projeden konut satın alan kişiler mağdur oldu.



Müteahhitlerin Mesuliyeti



Ülkemizdeki yasal mevzuata göre tüketici statüsündeki kişiler konut alımlarında önemli sayılabilecek haklara sahiptir. Yapılan yasal düzenlemeler ışığında, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un “Ayıplı Mallar ve Hizmetler” başlıklı 8. maddesi ve devamındaki hükme göre; müteahhitlerin konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarda taşınmazın teslim tarihinden itibaren beş yıl boyunca ayıplı maldan dolayı sorumlulukları vardır. Aldığı konutla ilgili sıkıntı yaşayan kişiler eğer sorun müteahhitten kaynaklı ise bunun tazminini 5 yıl içinde müteahhitten talep edebilir. Bu süre ikinci el konut alımlarında ise 3 yıldır.



Müteahhitler, konutları vaat ettikleri şekilde teslime mecburdur. Daha önce internet sitesinde, makette veya reklam broşüründe hangi özelliklerden bahsedilmişse teslim sırasında konutta o sayılan özelliklerin bulunması gereklidir. Şayet bu hususa aykırı bir durum söz konusu ise o zaman ayıplı malın teslimi gündeme gelir. Satın alınan malın (olayımızda bu konuttur) kullanım amacını karşılamayan, tüketicinin makul olarak beklediği faydaları azaltan veya ortadan kaldıran maddi, hukuki veya ekonomik eksiklikler içeren mallar ayıplı olarak kabul edilir. Tüketiciyi bu gibi durumlarda ayıp iddiasında bulunarak kendisine kanun tarafından tanınmış seçimlik haklarını kullanabilir.



Seçimlik haklar nelerdir?



Tüketici, ayıplı mal durumunda;



a) Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönebilir,



b) Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteyebilir,



c) Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteyebilir,



d) İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteyebilir.



Ayıplı konut tesliminde de tüketici vaziyetin icabına göre bu seçimlik haklarından birini tercih edecek ve müteahhit de bunu kabul edecektir. Bu haklardan yalnızca biri kullanılabilir. Kanunun lafzını olayımıza uygularsak; ayıplı konut ile karşılaşan tüketiciler ödedikleri bedelin iadesini içeren sözleşmeyi fesih hakkına sahiptir. Bunu dışında ayıplı konutun iade ve teslim alınarak yerine aynı nitelikte ayıpsız bir konutun verilmesini talep edebilirler. Ayrıca ayıplı konutu o şekilde kabul ederek ayıp oranında satış bedelinden indirim ve iade yapılması isteyebilirler.